Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
...Köyde romana benzeyen bir vaka cereyan ediyordu. Orada bir genç dul kadın evlenmek üzereydi. Nişanlısı Hasan adında Erzurum’dan gelmiş bir gençti. Çiftlikte çalışıyordu. Ben, bu dul kadını çok hayrete değer bir şahsiyet diye düşünüyordum. Anlaşıldığına göre, ev yakan, erkeklerin kalbini parçalayan bir kadındı. Bir yıl önce bir adamı
Türkler insanın kötülüğü içindedir derler
Payana, insan şeklinde bir şey yaptı. Bu varlığa ruh bulmak için göklere kalktı, ancak kalkmadan önce tüysüz bir köpek yarattı ki insanı korusun. Az sonra Erlik göründü ve köpeğe yaklaşıp şöyle dedi: - Sen bu insanı bana verirsen, ben de sana altın tüyler veririm. Köpek Erlik'in sözüne kandı ve insanı onun eline verdi. Erlik de insanın neresi varsa her tarafına tükürdü. Az sonra Payana insana ruh vermek için geldi. Erlik de hemen oradan uzaklaştı. Payana baktı ki, insan baştan aşağıya kadar tükrük içinde kalmış ve kirlenmiştir. Ne yaptıysa insanı temizleyemedi. O zaman da Payana, insanın tersini yüzüne çevirdi. Böylece insanın içi tükürüklü ve kirlenmiş oldu. O nedenle kadim Türkler insanın kötülüğü içindedir derler
Reklam
oysa insan ölünce uyumuyor, hatta çoğu durumda, ölmeden önce uyanıp gözlerini can simidi gibi açıyordu. dolayısıyla rahat uyumak gibi bir şey söz konusu değildi. özellikle de uyuyacak bir şey kalmamışsa. ama ne de olsa, toprağın iki metre altıyla üstündeki durum hayli farklıydı. aşağısı gerçekti: kurtlar, böcekler ve bol bol et. toprağın üstüyse hayal. (...)
Sayfa 197 - Doğan KitapKitabı okuyor
sahaf kadini oldum. sahafta kitaplari ve plaklari karistirirken biri ile tesadufen tanisip çok güzel bir sohbetin icinde bulmak isterdim kendimi. az önce bunu dusledim ama gerceklesmedi ve evime donecegim, aldigim kitaplardan birini okumaya baslayacagim, benden önce okumus kisinin altını cizdigi satırları.
·
Puan vermedi
Köle
Herkese merhabalar Benim Sevgili dostlarım. Konusu ve anlatımıyla inanılmaz derecede hoşuma giden bir eser ile geldim. Okuduğumu çok mutlu oldum onu öncelikle belirtmek istiyorum. Cem Hocamın kalemi ile bu sayede tanışmış oldum. Şimdi Kitabın içeriğini soracaksınız hatta onu sorduğunuzu duyar gibiyim. Kölelik kavramını az çok hepimizin de
Köle
KöleCem Çelik · Elpis Yayınları · 20222 okunma
Profesyonel yalancı olan bir arkadaşım az önce "kanka yalan konuşmayalım ya kendimi kötü hissediyorum" dedi. Benim bebeğim değişti ve gelişti djxkxmxm
Reklam
Yıkılmış yuvasının enkazından az önce çıkmış her insan gibi burnumdan soluyordum.
~ Az önce seni özlediğimi farkettim.. Biliyorum bunu sana defalarca söylemişliğim var, bu defa çok daha başka inan bana.. Fotoğrafına baktım biraz, orada gülümsüyorsun, sanki canlanıp sarılacaksın boynuma.. "Ben hiç gider miyim deli?" Der gibi bakıyorsun. Hatalarımdan ders çıkardım. Ağladım. Ama sen yoksun. ~
Az önce Kürtçe bir cümle okudum. Türkçesi şöyleydi: "Kimseye söyleme! Bu şehirde senden sonra kimseyi sevmeyeceğim."
•Gizem
•Gizem
Evet Alicim, iki kapıdan geçtik. Bu üçüncüsü... İlki 'Bab-ı Hümayun'du. Sur-u Sultani'nin üzerindeki kapı. O kapı Acem usulüne göre yapılmış, yani İran tarzı, ikincisi az önce geçtiğimiz 'Bab-üs Selam', o da Frenk usulüne göre yapılmış. yani Avrupa tarzı. Önümüzdeki ise 'Bab-üs Saade. Bu kapı da Türk tarzına göre yapılmış. Yani bu üç kapı bize, sarayın, dönemin belli başlı üç uygarlığının, Acem, Avrupa ve Türk mimari kültürünün birleşmesinden oluştuğunu söylüyor. Ama aynı zamanda Osmanlı İmparatorluğu'nun, bünyesinde bütün kültürleri kapsayan büyük bir dünya devleti olduğunu da anlatıyor. Gördüğün her oda, her salon, her bahçe, her ağaç, her çeşme bir anlam taşır. Dini anlamlar, politik anlamlar, sosyal anlamlar. Bu binaların her köşesi çoğu acılarla dolu yüzlerce anıyı saklar, korkunç olaylardan oluşan yüzlerce hikâye anlatır."
Sayfa 380
Reklam
Sumerliler bundan 6000 yıl önce Dicle ve Fırat nehirlerinin arasında bulunan Mezopotamya'nın güneyine gelip yerleşmişlerdir. Orada büyük bir uygarlık kurarak en az 2000 yıl varlıklarını korumuşlardır. Uygarlıklarının en önemli olayı dillerine göre yazı icat etmeleri, okullar kurarak, kil üzerine yazarak bu yazıyı geliştirip her istediklerini yazabilmeleridir.
Doruğa ulaşmasına çok az kalmıştı, tatmin neredeyse oradaydı ve o tatminin muhteşemliği içinde boğulmaya hazırdı. Clay incileri daha da derine itmeye başladığında Julia onun adını sayıklamaya başladı. Sonra, sadece birkaç saniye içinde, o puslu köşenin ucunda acı ve- rici bir şekilde sallanırken, kolyeyi çekerek içinden çıkardı. İnciler vücudunu
Sayfa 46
Richard 1942 Haziranında, doktorasın almadan ve evlenmeden hemen önce, dikkat çekici düzeyde serinkanlıkla yanıt vermişti: "Gelecekteki yaşamımı geçmişte farklı koşullar altında verdiğim bir sözden dolayı bağlayacak kadar salak değilim.. Arline'la, onu sevdiğim için evlenmek istiyorum, bu da ona bakmak istediğim anlamına gelir. Bütün olan biten bu.... Ama dünyada başka arzularım ve hedeflerim de var. Bunlardan biri de fiziğe olabildiğince katkıda bulunmak. Bu,bence, Arline'a olan sevgimden de daha önemli. Dolayısıyla, evleniyor olmamın yaşamdaki esas işime görebildiğim (tahmin ettiğim) kadarıyla çok az ya da hiç müdahale etmeyecek olması özellikle bir şanstır. Her ikisini de yapabileceğimden hayli eminim. (Evlenecek olmanın verdiği mutluluğun ve karımın cesaretlendirmesi ile yakınlığının girişimlerimde yardımcı olma olasılığı da var, ama geçmişte sevgim fiziğimi pek etkilemedi ve gelecekte de fazla bir katkısı olacağını sanmiyorum.) Hem esas işimi sürdürebileceğime hem de sevdiğim birisine bakmanın lüksünü yaşayabileceğime inandığımdan, yakında evlenmeye niyetliyim."
"Kanaman var," dedi annem. Kazağının koluyla babamın yüzünü sildi. "Aman Tanrim, Teddy." Joey nin tüm bedenini bu sözlerle kaskatı kesilmişti. "Kör müsün sen?" diye kükredi. Onlara dogru dönüp saçlarımı yüzümden nazikçe çekti ve beni işaret etti. "Onun kanaması var," diye hırladı yüzümü göstererek. "Shannon'ın. Senin kızının!" "Shannon," diye feryat etti annem dehşet içinde kıvranırken. "Ah,bebeğim. Yüzün.." Artık nasıl göründügüm umurumda degildi. Önemi yoktu. Çünkü annem az önce tüm dünyamı başıma yıkmıştı. Ona gitmişti. O bizi dövmüştü. Bizi korkutmustu. Bize işkence etmişti. Annem onun yanina gitmişti. Onu seçmişti. Öz annemiz bizi terk etmişti.
Sayfa 717Kitabı okudu
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.