"Sextus'tan şefkatli olmayı ve bir evin aile reisi tarafından yönetilme örneğini; doğaya uygun yaşama fikrini, yapmacıksız asaleti, arkadaşlara sezgiyle yaklaşmayı, sıradan ve boş düşünceleri olan insanlara sabretmeyi, herkesle daha uyumlu olmayı, böyle bir muhabbetin dalkavukluktan daha yüce olduğunu, bu kişilerin şahsıma çok büyük saygı duyarak benimle zaman geçireceğini; bir şeyi doğrudan aktarabilmeyi ve yöntemde mahir olmayı ve bu yüzden de kaçınılmaz olan ilkeleri yaşama göre düzenlenmeyi; öfkenin ya da başka bir duygunun herhangi bir şekilde açığa çıkmasına izin vermemeyi, buna karşın tutkudan azade özgürlüğü en büyük insani hassasiyetle bağdaştırmayı; abartmadan övmeyi ve böbürlenmeksizin sağlam bir eğitimden geçmeyi öğrendim."
Sayfa 3 - kültür yayınlarıKitabı okudu
#Bunu değiştireceğiz!
Dünyanın birçok yerinde olduğu gibi burada da kadınlar eğlencenin "mezesi", erkekler ise günahtan azade, Tanrı'nın "sureti" gibiler.
Sayfa 109 - İletişim YayınlarıKitabı okudu
Reklam
" Bazen de bir sabah gözlerimizi, karanlıkta gönlümüze göre yeniden tasarlanmış bir dünyaya açmak için çılgınca bir istek duyarız; her şeyin yepyeni biçim ve renklere büründüğü, değişip dönüşebilen, sırlarla dolu, geçmişe dair hemen hemen hiçbir iz taşımayan, her tür bilinçli yükümlülükten ve pişmanlıktan azade, sevinçli anıların hüzünlendirip mutlu anıların acı vermediği bir dünya. "
Sayfa 152 - Kültür YayınlarıKitabı okudu
Dürüst ve adil olan azade değildir kötünün ettiklerinden. Pirüpak olana bulaşmamış değildir mücrimin pisliği. Evet, suçlu mağdurun kurbanıdır çoğunlukla.
Yoğun ve bilinçli bir içsel hayatı olan hiç kimse, zihinsel acı ve ıstıraptan azade olmayı umut edemez. Şeylerin son­suza dek iyi gitmesi arzusunun yerine gelmeyişinden duyu­lan keder ve çaresizlik, hayatımız boyunca bizi bırakmayan kalıcı duygulardır. Fakat bu duygular bize dışarıdan daya­tılmaz; esas kaynağı şu ya da bu kötü kişilerin kötücül ey­lemleri değildir. Bu tür duyguları koşullanduran şey, varlı­ğımızın ta kendisidir; daha doğrusu, varoluşumuzda bize eşlik eden bin türlü müşfik ve hayrat ipliğin bir arada do­kunmuş halini yansıtırlar.
Cesur olmak,pervasız veya endişeden tamamen azade olmak değil,korksanız bile doğru olanı yapmaya cüret etme meselesidir.
Reklam
"Tutkulu yaşam sevgimizden, Ümitten ve korkudan azade olunca Kısaca şükranlarımızı sunarız Aklımıza gelen ilk tanrıya. Şükür ki sonsuza dek yaşamaz kimse, Asla dirilmez ölüler, En çılgın nehirler bile Bir yerlerde ulaşır salimen denize..."
Sayfa 499
...arkasında beliren uzun boylu bir molla Azade'yi omuzlarından tutup gideceği yöne doğru çevirdi ve işaret parmağını ders verircesine sallayarak " Asla geri geri gitme kızım, asla! İran yeteri kadar geri gitti. Sizler bu ülkeyi ileri giderek kurtaracaksınız" dedi.
Birey, Toplumsal Cinsiyet açısından Tarafsız Değildir.
Ücretli işçi ile köle arasındaki fark, işçinin, ken­di çalışma kapasitesini kullanmaları için başkalarına izin vermek üzere "özgürce" bir sözleşmeye girmesiydi. Kölenin tersine, üc­retli işçi kendisinin ve kapasitelerinin sahibiydi; çok küçük ölçekli de olsa bir mülk sahibiydi. Macpherson'a göre, bu yalnızca bir hile değil talihsiz bir gerçektir."Piyasa toplumunda birey, kendi kendisinin mal sahibi olarak 'insan'dır. Başka türlü olmasını ne kadar isterse istesin, insanlığı, başkalarıyla kişisel çıkara dayalı söz­leşme ilişkileri dışındaki her ilişkiden azade olmasına dayanır. (Macpherson 1962:275)
Sayfa 48 - Metis Yayınları
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.