Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Hazreti Muhammed aleyhisselam peygamber olduktan sonra da kavminin azgın kafirleri karşısında hep onu savundu ve korudu. Vefat ederken: “Eğer Kureyş kadınları, Ebû Talib ölümden korktuğu için Müslüman oldu demeyecek olsalardı, Muhammed’i tasdik ederdim” demiştir.
Ortamı mazeret edinenler ortama teslim olur. Ve, ortama rağmen kalb, vicdan ve fıtratlarının sesini dinleyenlere, ortam teslim olur. Bu gerçeğin manidar bir örneğini ise, Musa aleyhisselam kıssasında bulur insan. Musa aleyhisselamın bir yanda azgın Firavun ve kavminin küfrüne, öte yanda bezgin Benî İsrail’in düştüğü şirk haline karşı sergilediği ubudiyet ve risalet, herkesin mâlûmudur. İşin en çarpıcı yanı ise şudur: İşte bu Musa aleyhisselam, her türlü haricî etkiden uzak olarak gizli ve temiz bir laboratuvar ortamında değil; tam aksine, kendisini ilah bilen ve insanların da öyle bildiği Firavun’un sarayında yetişmiş durumdadır. Henüz bir bebek iken Nil’e bırakılan Musa, çocukluk yıllarını küfrün, inkârın ve de sefahetin tam da merkezinde yaşamıştır. Asiye’nin ısrarıyla Firavun’un evlat edindiği bir çocuk olarak, bir bakıma, ‘Firavun’un kucağında büyümüş’tür. Onun sözlerini duymuş, onun hayat tarzını görmüş, onun felsefesiyle yüzyüze olmuştur. Fakat, Firavun sarayında yetişen Musa, Firavun zihniyetiyle yetişen Musa olmamıştır. Kendini rab tanıyan birinin dizi dibinde büyümüş, ama Rabbini tanımıştır. Dahası rab’lik iddia eden Firavun’u da Rabbine çağırmıştır.
Reklam
Hani Lut da kavmine şöyle demişti: “Sizden önce âlemlerden hiç kimsenin yapmadığı bir hayâsız-çirkinliği mi yapıyorsunuz? Gerçekten siz kadınları bırakıp şehvetle erkeklere yaklaşıyorsunuz! Doğrusu siz, ölçüyü aşan (azgın) bir topluluksunuz” (ve azabı hak ediyorsunuz!..) Kavminin, her seferinde cevabı: “Onları memleketinizden çıkarın. Belli ki, bunlar kendilerini ahlâka, kanuna, sağlığa aykırı çirkin fiillerden uzak tutarak temizliğe riayet eden insanlar" demelerinden ibaretti. Bunun üzerine Biz, (Hz. Lut’un) karısı dışında onu ve ailesini kurtardık; o (karısı) ise (helake uğrayanlar arasında) geride kalanlardandı. (Çünkü o, fuhşiyatı yapanları hoş karşılardı.) Araf Suresi 81-83
Lütfen üşenmeden okuyalım biz kendimizi düzeltmezsek helakımız elimizdendir
Bu makalemin konusu, üzerinde Kur’an bütünlüğünde dikkatle düşündüğümüzde, bizleri çok ciddi bir şekilde uyaran ve çok önemli dersler almamızı sağlayan İsra suresi 16. ayet olacak. Ayeti iki farklı tercümeden yazalım ki, ayetin nasıl farklı tercüme edilip, aslında ne anlatmak istediği kısmen nasıl gizlendiği, daha açık anlaşılabilsin. “BİZ BİR
74 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.