"kendin ol!", "hayatını yaşa!", "farklı ol!"
"harca, harca, harca!.." ne kadar da kapitalist söylemelerin cümleleri değil mi?
Reklamlarda bize dayatılan güzel öğütlerin altından yatan iğrenç gerçektir; beş kuruş daha fazla kazanmak için kendini yırtan babaların, o beş kuruşunu; olmayan aşka, dostuluğa, 'hayatını yaşamaya!' harcayan sefil, 'modern ve çağdaş!' çocuklarıyız...
Bedenimizi, 'güzelliğini göstermek!' adı altında sunan ve kadını şevk aracı görmeyi kabul etmeyen feministleriz.
Erkek olma olgusunu filmlerde 'üç r!' ile dayatan, erkeği istediği her şeyi alabilen olarak gösteren, sevdiği için önüne geleni dövebilen erkeği; istediğini alabilmesinin yanlış olduğunu, şiddete karşı olunmasını söyleyen tezatlarız.
Reyting adına kadına şiddet uygulayan ve haberlerde kadına yapılan şiddeti eleştiren, 'üç r'li erkeğine kurban giden kadınlar için milyonlarca "#" atan ama ertesi gün onu unutup başka kadınlar için yeni "#"ler atan bir toplumuz.
Biz erkeği 'üç r'li görmeyen, kadını şevk aracı olarak kullanmayan, hayatını yaşayan, akılalmaz derecede modern ve çağdaş bir toplumuz. Biz hiçbir şeyin sorumlusu değiliz! Hepsini o 'gerikafalı!' insanlar yapıyor. Biz modern ve çağdaşız! Eleştiriyoruz ya bir gün boyunca o bize yeter!..