Hilafet babek meselesine yoğunlaşamadı...sebeplerinden birisi de Memun o yıllarda Kur'an'ın mahluk olup olmadığı meselesiyle ilgileniyordu ve Bağdat hararetli kelami tartışmalara gömülmüştü.
Günümüzde İran topraklarının Azerbaycan sınırında yer alan Babek'in Bezz kalesi Babek'in anısını yaşatmak isteyen bölgedeki insanlar tarafından ziyaret edilmektedir.
...isyanın lideri yüzünün çirkinliği belli olup karizması sarsılmasın ve aynı zamansa esrarengizliğini muhafaza etsin diye yüzünü devamlı örttüğü için mukanna olarak adlandırıldığından fırkaya da mukannaiyye ismi verilmiştir.
İranlılar kisralarını "Allah'ın yeryüzündeki gölgesi" olarak görürlerdi. Bu etkinin bir benzeri olarak Abbası halifelerinin Zıllıllahi fi arzıhi( Allah'ın yeryüzündeki gölgesi) şeklindeki sıfatlarla manevi unvanları arttı.
Hz. Peygamber azatlı kölesi Zeyd b. Harise'yi ve Üsame b. Zeyd'i ordularına komutan yapmış ve onların köle asıllı olmalarından dolayı yapılan itirazlara sert cevaplar vermişti.
M-488-489 İran'da Sasani imparatorlarından Kubat döneminde ortaya çıkan Mazdek isimli bir şahıs tarihte ilk defa sosyalist fikirleri ortaya attığı belirtilen kimsedir.
Dört halife döneminden sonraki yıllarda Emevilerin takip ettikleri ırkçı Arapçılık siyaseti, İran bölgesinden olup da yeni dine giren fakat soyundan dolayı hor görülen Mevali denilen bu insanlarda kine dönüştü.
Karmatîler; ilk laik sosyalist devlet!
Bahreyn'de Dar-ül Hicre'yi kurarak laik sosyalist bir cumhuriyet kurmuşlardır. Altı kişi yönteci, altı kişi vezir idi. Komünal bir yaşam kurmuşlardı. Sosyal güvenlik vardı, vergi yoktu.
Halkın buğdayı devlet tarafından bedava öğütülüyordu. Fakirlerin evi devlet tarafından tamir ediliyordu. Mallar ortaklaşa kullanıyordu. Yemekler müşterek yeniyordu.
Nizamülmülk'ün verdiği bilgiye göre onlarda kimsenin hanımını başkasından kıskanmaması gerekiyordu. Anne, kız kardeş ve kızın mubah olduğunu, mal ve bütün kadınların mubah olduğunu açıklıyorlardı.
Sayfa 157Kitabı okudu
Başımıza taş yağacak!!!
Ebu Tahir 930 yılında kimseye hissettirmeden adamlarıyla Mekke'ye geldi. Terviye günü ortaya çıkarak Kabe'nin etrafındaki herkesi katletti, malları gaspetti, bu katliamdan Kabe örtüsünün altına sığınanlar bile kurtulamadı. Kabe'nin örtüsünü parçalattı. Hacerül Esved'i yerinden söktürdü. Adamları, " Nerde ebabil kuşları, nerede çamurdan kuşlar, hani Kâbe emin olacaktı." Diye bağırdılar. Adamları, " Tanrınız göktedir, Yeryüzüne ev yapmaz. Hadi onun evini yağma edin ve yıkın." diyorlardı. Sonra Mekkeli kadın ve çocukları esir ve köle yaptılar.
Ebu Tahir daha ileri giderek Âha'ya gelince Tevrat, İncil ve Kur'an-ı sokağa fırlatarak üstlerini kirleterek, " insanları üç kişi serseme çevirmiştir. Çoban (Musa), Tabib (İsa), deveci(Muhammed). Kinim diğerlerinden daha hilekar olan üç kağıtçı ve daha göz bağcı olan deveciyedir." demişti.
Hacerül Esved' 22 yıl kadar Karmatîlerin elinde kaldı.
Sayfa 155Kitabı okudu
Anarşist Hareketler;Karmatî, Mazdek, Zerdüşt
Karmetîlerin Babek'in devamı olduğunu tarihçiler kaydetmektedir. ibn Kesir, Karmatîlerin, Mazdek ve Zerdüşt fikirleri taşıdıklarını ve Bâbek' mensup olduklarından dolayı kendilerine Hurremî veya Bâbekî denildiğini ve komunal hayat yaşadıklarını, Babekiye gibi mal ve kadın ortaklığı fikrini savunduklarını söyler.
Sayfa 153Kitabı okudu
Şiilerin Ömer ismi alerjisi!
İranlı unsurların, ülkelerini fetheden Hz Ömer'e karşı öfkeleri onun ölümünden sonra da devam etti. Hz Ömer'in ismini çocuklarına vermeyerek bu tepkilerini en basit bir şekilde ortaya koydular. Şu anda bile Hz Ömer'i öldüren Ebu Lû'lü'nün türbesi ziyaret edilmektedir.
Sayfa 46Kitabı okudu
Anarşizm ileri düzeyi
Toplumsal yapılarda pek görülmeyen bir şekilde misafirlerine kadınlarını ikram ediyorlar ve eş değişiminde bulunuyorlardı. Bunu ilk komün hayatı veya komünizmin ilk şekli denebilir.
Sayfa 34Kitabı okudu
İslami anarşist/ sosyalist grup; Mazdek
Mazdekizm akımının olan Mazdek, insanlar arası düşmanlıklar sebep olan mal ve kadının toplumun ortak malı olması gerektiğini savunuyordu....
Mazdek ve taraftarları, insanlar için nihai hedefin lezzet ve zevk olduğunu, bundan dolayı yeme, içme ve kadınlar konusunda zorba yöntemlerle ortak kullanım gerekteğini savunmuşlar ve bunu uygulamaya başlamışlardır.
Bu mağlubiyet onları tepkisel olarak eski kültür ve edebiyatlarına sarılmaya yöneltti. Bu yönelmedeki esas amil bir kısım Arap yazarların belirttikleri gibi “Arap yönetimi yerine Fars ve Mecusi bir idare kurmak”! olabileceği gibi kanaatimizce Arapçılık furyasına karşı gelişmiş olan bir Farsçılık gayreti de olabilir.
İran halkının İslam'a karşı ilk ve bir bakıma oldukça uzun süren tepkisinin derin bir küçümseme ve bastırılmış bir içerleme olduğu söylenebilir.