Şiirlere, şarkılara, tablolara ve mitolojiye konu olan badem ağacı…
🍂Mitolojide, bir aşk hikayesi badem ağacı. Demophon’u bekleyen, ancak umutsuzluğuna yenik düşen Phyllis’in bir kış günü intiharından sonra bedeninin badem ağacına dönüştürülmesi… Demophon’un, sonunda döndüğünde, Phyllis yerine, onu çiçekleriyle karşılayan badem ağacını bulması.
Baharın bitişi midir, bir tek kalan tek tükenmek, Intiharın itişi midir, hep yalan "sözdük" denmek. Bir veda ve bir titreme gidenden geriye kalan, Dört duvanın yitişi midir, "azalan közdük" denmek.
Gözlerinde eski bir baharın sesi var
Gece bitimlerinin ışıyan sevinci var
Çırpınan bir özlemin acıları yok bugün
Yönelen bir duyarlılığın kıskanç direnişi var
Hiç bitmez sanılan bir karakış üstüne
Baharın bir günde habersiz gelişi var
Kuruyan toprakları sarması yağmurların
Durgunluğun rüzgârları kesin bekleyişi var
Duruşunda dinmez sevinçlerin izi var
Bakışında yalnızlığın eksiksiz bitişi var
Bizi bekler duruşu var yolların
Uzak mavi denizlerin bize seslenişi var
Gözlerinde eski bir baharın sesi var
Gece bitimlerinin ışıyan sevinci var
Çırpınan bir özlemin acıları yok bugün
Yönelen bir duyarlılığın kıskanç direnişi var
Hiç bitmez sanılan bir karakış üstüne
Baharın bir günde habersiz gelişi var
Kuruyan toprakları sarması yağmurların
Durgunluğun rüzgârları kesin bekleyişi var
Duruşunda dinmez sevinçlerin izi var
Bakışında yalnızlığın eksiksiz bitişi var
Bizi bekler duruşu var yolların
Uzak mavi denizlerin bize seslenişi var
‘’ Baharın bitişi, doğanın sessiz sedasız değişimine tanıklık ettiğimiz bir süreçtir. Çiçekler solmaya, yapraklar dökülmeye başlar ve baharın cıvıltılı coşkusu yerini yazın sakin ve dingin atmosferine bırakır. Kuşlar melodilerini yavaş yavaş değiştirir, serin rüzgarlar sıcak esintilere dönüşür. Toprak, güneşin altında hafifçe kavrulurken, yazın yaklaştığını müjdeleyen bir hazırlık süreci başlar. İşte baharın bitişi, yazın gelişine yaklaşırken doğanın sessiz ve dingin bir dönüşümüdür. Bu geçiş, doğanın sonsuz döngüsünün bir parçasıdır ve her mevsim kendi özel büyüsünü ve güzelliklerini sunar. ’’
Bir de kaybetmekten korkuyorsun
Bu kaçıncı kaybetme korkun; her an kaybederken dünyayı. Kalbin ayrılıklarla doluyken. Hayatın kendisi baştan sona ayrılıkken. Hâlâ içinde bir ayrılık korkusu. Neden? İşte böyle nefsim. İşte böyle.
Bir, iki,
yirmi iki, yetmiş iki,