Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Yasin YALÇIN

Yasin YALÇIN
@bahtlimecnun
Hakkımızda sadece 255 karakterlik bir şeyler mi söyleyebiliyoruz? Bu çok yetersiz...
Efendiler, halka sordum: Bir İslam devleti olan İran ve Afganistan, Halifenin herhangi bir yetkisini tanır mı? Tanıyabilir mi? Haklı olarak tanıyamaz. Çünkü böyle bir yetki devletinin istiklalini milletinin hakimiyetini ortadan kaldırır. Millete şunu da hatırlattım ki, kendimizi dünyanın hakimi zannetmek yanlışı, artık devam etmemelidir. Dünyanın durumunu ve dünyadaki gerçek yerimizi tanımamaktaki yanlışlıkla, gafillere uymakla milletimizi sürüklediğimiz felaketler yetişir! Bile bile aynı faciayı devam ettiremeyiz.
Sayfa 509 - Alfa YayınlarıKitabı okuyor
Reklam
Efendiler, bilirsiniz ki, Meclis'te bu anlattığım dönemde en çok olumsuz ve karamsar rol oynayanlar, vaktiyle, Türk Milletinin kendi kendine bağımsızlığını elde edemeyeceği görüşünü ileri sürmüş olan kimselerdi. Şunun bunun mandasını istemekte direnenlerdi. Onun için görüşlerime şunları da ekledim ve dedim ki: "Efendiler, maddi ve özellikle manevi çöküş korku ile... güçsüzlükle başlar... Güçsüz ve korkak insanlar, herhangi bir felaket karşısında, milletin de uyuşukluğa düşmesine ve çekingen bir duruma gelmesine yol açarlar. Güçsüzlük ve kararsızlıkta o kadar ileri giderler ki, adeta kendi kendilerine hakaret ederler. Derler ki, biz adam değiliz ve olamayız. Kendi kendimize adam olmamıza imkan yoktur. Biz kayıtsız ve şartsız olarak varlığımızı bir yabancıya teslim edelim. Balkan Savaşı'ndan sonra milletin ve özellikle ordunun başında bulunanlar da başka türlü, fakat yine aynı zihniyeti benimsemişlerdi."
Sayfa 452 - Alfa YayınlarıKitabı okuyor
Türkiye işte bu yoldaki yanlış düşüncelere, yanlış zihniyetlere sahip olanlar yüzünden, her asır, her gün, her saat biraz daha gerilemiş, biraz daha çökmüştür. Bu çöküş, yalnız maddi alanda olsaydı, hiçbir önemi yoktu. Ne yazık ki, çöküş ahlaki ve manevi değerleri de içine almış görünüyor. Hiç şüphe yok ki, bu büyük memleketi bu koca milleti dağılıp yok olmanın uçurumuna sürükleyen başlıca sebep bu olmuştur.
Sayfa 451 - Alfa YayınlarıKitabı okuyor

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Efendiler, Meclis'te ordu aleyhine de bir hareket yaratılmıştı. Diyorlardı ki, Sakarya Savaşı'ndan sonra aylar geçtiği halde, ordu niçin saldırıya geçmiyor? Mutlaka saldırmalıdır. Hiç olmazsa, sınırlı, belirli bir cephede saldırı yapılmalıdır ki, ordumuzun taarruz yeteneği olup olmadığı anlaşılsın! Bu harekete karşı direndik. Maksadımız, bütün hazırlıklarımızı tamamlayarak genel ve kesin sonuca götürücü bir saldırı yapmak olduğu için, sınırlı bir cephede saldırı görüşünü benimseyemezdik; bunda bir yarar yoktu.
Sayfa 450 - Alfa YayınlarıKitabı okuyor
Sakarya Meydan Savaşı
Savunma hattı yoktur. Savunma alanı vardır. O alan bütün vatandır. Vatanın her karış toprağı vatandaşın kanıyla ıslanmadıkça terk olunamaz. Onun için küçük büyük her birlik bulunduğu mevziden atılabilir. Fakat, küçük büyük her birlik, ilk durabildiği noktada yeniden düşmana cephe kurup savaşa devam eder. Yanındaki birliğin çekilmeye mecbur olduğunu gören birlikler ona bağlı olamaz. Bulunduğu mevzide sonuna kadar dayanmaya ve karşı koymaya mecburdur.
Sayfa 437 - Alfa YayınlarıKitabı okuyor
Reklam
Bütün dünya tarihinde, sizin İnönü Meydan Muharebeleri'nde üzerinize yüklendiğiniz görev kadar ağır bir görev yüklenmiş komutanlar pek azdır. Milletimizin bağımsızlık ve varlığı, dahice idareniz altında görevlerini şerefle yapan komuta ve silah arkadaşlarınızın kalbine ve vatanseverliğine büyük bir güvenle dayanıyordu. Siz orada yalnız düşmanı değil, milletin makus talihini de yendiniz.
Sayfa 410 - Alfa YayınlarıKitabı okuyor
İstanbul Hükumeti
Tevfik Paşa ve arkadaşları Anadolu'yu İstanbul Hükümeti'ne bağlamaya çalışıyor. Öyle bir hükumete ki, dünyada varlığına göz yumuluyorsa düşman emellerinin gerçekleşmesini kolaylaştırmaya yardımcı olacak nitelikte kabul edildiği içindi.
Sayfa 399 - Alfa YayınlarıKitabı okuyor
Panislamizm ve Panturanizm
Çeşitli milletleri, ortak ve genel bir ad altında toplamak ve bu çeşitli unsurlardan oluşan kitleleri eşit haklar altında bulundurarak güçlü bir devlet kurmak, parlak ve çekici bir siyasi görüştür. Fakat aldatıcıdır. Hatta, hiçbir sınır tanımayarak dünyadaki bütün Türkleri bile bir devlet halinde birleştirmek, varılması imkansız bir hedeftir. Bu, yüzyılların ve yüzyıllarca yaşamakta olan insanların çok acı, çok kanlı olaylarla meydana koyduğu bir gerçektir.
Sayfa 310 - Alfa YayınlarıKitabı okuyor
Efendiler, bilirsiniz ki, hayat demek, mücadele ve kavga demektir. Hayatta başarı kazanmak, mutlaka mücadelede başarı kazanmaya bağlıdır.
Sayfa 309 - Alfa YayınlarıKitabı okuyor
Tarih bilinci
Bu bakımdan ben, bütün bu olayların genel akışını işaret ve tespit etmekle yetineceğim. Amacım, inkılâbımızın incelenmesinde tarihe yardımcı olmaktır. Bütün bu olay ve hadiselerin akışında, Türkiye Büyük Millet Meclisi ve Hükumeti'nin Başkanı, Başkomutanı ve Cumhurbaşkanı sıfatlarını taşımış olmaktan çok, teşkilatımızın genel başkanı olarak kendini bu görevi yerine getirmeye mecbur sayarım.
Sayfa 308 - Alfa YayınlarıKitabı okuyor
Reklam
Meclis açılıyor
Büyük Miller Meclisi'nin toplanmasını ve açılmasını sağlamaya çalıştığımız günlerde, bizi en çok uğraştıran, Düzce, Hendek, Gerede gibi Bolu bölgesindeki yerlerden başlayıp, Nallıhan, Beypazarı üzerlerinden Ankara'ya yaklaşacak kadar genişleyen gericilik ve isyan dalgaları olmuştur. Ben bir taraftan bu dalgaların durdurulmasına çalışırken, bir taraftan da Ankara'da toplanmakta olan ve genel durumu daha iyice bilmeyen milletvekillerini dehşete düşürecek olaylar karşısında bırakmamak ve böyle durumların ortaya çıkmasıyla, Meclis'in toplanamaması gibi uğursuz ihtimalleri önlemek çarelerini düşünüyordum. Bunun için, Meclis'in açılmasında acele ediyordum. Nihayet, gelebilmiş olan milletvekilleriyle yetinerek, Meclis'in, Nisanın 23. Cuma günü açılmasına karar verdik.
Sayfa 306 - Alfa YayınlarıKitabı okuyor
Bağımsızlık
İnsaf ve merhamet dilenmekle millet işleri, devlet işleri görülemez. Milletin ve devletin şeref ve bağımsızlığı korunamaz.
Sayfa 264 - Alfa YayınlarıKitabı okuyor
İşte ben de Maud'un açık kumrak saçlarını öyle süzdüm ve sevdim ve aşk hakkında, ozanlarla şarkıcıların tüm şarkı ve şiirleriyle bana öğrettiklerinden fazlasını öğrendim.
Sayfa 259 - İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
Yaşamın kendisi tatminsizliktir, ama ölümün yolunu gözlemek bundan daha büyük bir tatminsizlik.
Sayfa 104 - İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
AMASYA GENELGESİ
Milletin bağımsızlığını, yine milletin istek ve kararı kurtaracaktır.
Sayfa 24 - Alfa YayınlarıKitabı okuyor
1.503 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.