Haklı.
- Ağabey, Türkiye’deki sağlık çürümesinin nedeni Yunanlılar!
- Nasıl yani?
- Ağabey doktorlara Hipokrat yemini ettiriyoruz. Bizimkiler Allah’ın Yunanlısının yeminini niye tutsun? Çevirtsen yemini Türkçeye bize uygun yemin koysan. Hastaya iyi bakmayanı Allah bildiği gibi yapsın, yüzdeyle çalışan doktor aha böyle olsun gibi. Bir de en sonda vallahi de billahi de çoluğumun çocuğumun ölüsünü öpiim dedirtsen bak olay nasıl çözülüyor. Hep Yunanlılar yüzünden…
Sayfa 125Kitabı okudu
Bana bak ,Peyami, ben en çok beni korumak isteyenlerden, rafta saklanacak bir nevi mahluk gibi beni sakınanlardan nefret ederim. Ben İzmir için ne tüfeng atabilirim ne de İzmir'in düşmanlarını at üstünde kovalayabilirim. Fakat İzmir yolunda gömleksiz, tütünsüz, hatta ekmeksiz, kimsesiz ölenlerin hayatında biraz teselli olabilirim. Hastalıklarına bakarım, ölürlerken bir kardeş gibi gözlerini kaparım. Biraz da onların meşakkatini, yükünü ben taşırım.
Sayfa 94Kitabı okudu
İnsanlar hayatlarımıza bir iz bırakarak uzsklaşırlar bizden.
Ne dersin? Uçsuz bucaksiz gökyüzüne bak!
Bunun içinde küçük bir noktasın.
"Bak
Hiçbir zaman ilerlemedin
Battın sen!"
Onlar
Dışarıdan bakınca bayağı bir adam görünürler
Bir bakarsın en bahalı âlim libasına bürünürler
İbretle bir bak, mânâ âleminde yerde sürünürler
Alimler farklıdır, âzizim onlar tevâzu kokusu sürünürler
KK
Ya resminle bendesin ya benim aşkımla, bak,
Sen hep can evimdesin uzaklara gitsen de,
Kalamazsın bendeki düşüncelerden uzak,
Ben hep onlardayım ya, onlar her zaman sende.
Sayfa 47 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okuyor
"Bak ne diyeceğim." diye mırıldandım. "Sırf sana dokunayım diye yaralanmaktan keyif almaya başladığını düşünmeye başlayacağım artık."
Kai pes bir kahkaha attı. Konuştuğunda gözlerinin üzerimde gezdiğini neredeyse bir dokunuş gibi hissedebiliyordum. "Ah, ben sana bir şey yaptırmıyorum tatlım. Gerekirse yaralarımı kanar hâlde bırakabilirsin. Çünkü ben ancak bana dokunmak istersen ellerini bedenimde isterim."
Sayfa 244Kitabı okudu
“Seni sevmem yasaldır; bak, seviyorsun sen de.”