Canın çok mu sıkılıyor? Sıkılmasın yavrucuğum. Her sı­kıntılı ve üzüntülü zamanında pencereden tabiata, gökyüzüne, ağaçlara ve denize bak. O zaman bu muazzam kâinat içinde seni üzen sebeplerin bütün hiçliğine ve senin kadar sevilen, bir insan tarafından bile olsa, bir kadının sıkılmaması lazım geldiğini his­sedersin.
Sayfa 50 - YKY
ufak tebessümler ile taş, duvar ve sanki hiç doğmamış kadar geçimsiz bir sonbahar kadını biz kırk metrekareye dört kişi sığdık zahmetine katlanılmış şu soğuk şu hain şu hüsrana mahkûm yontmaları duvarlara dizdik çeşitli el işleri çekiyor canım işte kocakarı çeyizlerinden kımıldaması zor geliyor hangi kolum ulaşmak istese yahut hangi ruhun
Reklam
Hayat ne kadar kısa OKUYUN ARKADAŞLAR!
Torun, pamuk gibi bembeyaz sakallı, nur yüzlü dedesine merakla sorar: “Dedeciğim! Bir insanın ömrü ne kadar olur?” Dede tatlı bir gülücükle: “Ezanla namaz arası kadar yavrucuğum.” deyince torun: “Nasıl yani, ömür bu kadar kısa mı?” der. Dede: “Evet yavrum. Ömür, namazsız ezanla, ezansız namaz arası kadardır.” diye cevap verir. Torun yeniden sorar: “Namazsız ezan ve ezansız namaz sözlerinden ne kastettiğini anlamadım dedeciğim. Bu ne demek açıklar mısın?” Dede şefkatle ellerinden tuttuğu torununa: “Bak yavrum, geçenlerde komşumuzun çocuğu doğdu. O çocuğun kulağına ezan okundu değil mi? İşte o ezanın namazı kılındı mı? Kılınmadı. O ezan “Namazsız ezan”dı. İnsan öldüğü zaman kılınan cenaze namazının da ezanı yoktur. O da “Ezansız namaz”dır. Aslında o namazın ezanı insan doğunca okunmuştu kulağına. “Bak ey insan! Doğdun, ama öleceksin, ömür çabuk biter, hayatını iyi değerlendir. Boşa vakit harcama!” ikazını yapıyordu o ezan. İşte yavrum ömür, ezanla namaz arası kadardır. Sakın boşa geçirme.
Şarkı ne diyordu hatırla
Bak ben az önce ölmüşüm. Şarkılarım nasıl da çıkıyor içimden birer birer. Al topla hepsini. Yavaş yavaş. Acele etmeden. Korkma hemen buhar olup dağılmazlar. Bir süre asılı kalırlar havada. Usulca al hepsini teker teker avucuna. Doldur ceplerini, içine çek, gözlerini derinlerine dik şarkıların, anlamaya çalış ne diyorlar. Doktorcuğum ne diyor bunca şarkı?Neden insanlar binyıllardır şarkı söylüyor? Anlamaya çalış. Şarkı sözün de ötesidir doktorcuğum yavrucuğum. Şarkı ne diyordu hatırla: Vie qui veut me tuer, beni öldürmek isteyen hayat, c'est magnifique, muhteşemdir! Muhteşem doktorcuğum! Ölmek muhteşem!
Lokman (as)oğluna dedi ki: Yavrucuğum! "Kötülük kötülükle söndürülür" diyen yalan söyler. İnanmıyorsan iki ayrı ateş yak. Bak biri diğerini söndürüyor mu? Kötülüğü ancak iyilik söndürür. Tıpkı suyun ateşi söndürdügü gibi.
Ben Deli miyim?
- Anne savaşlar niçin oluyormuş, biliyor musun? ... - ..fen adamlarının iddialarına göre dünya çoğalan nüfusu besleyemediği için olurmuş. ... - ..Açlığa çare bulmak için insanlığı kırmak gerekliliği fenne uygun şekilde kesinleştiğine göre birtakım masum gençleri harp ateşinin karşısına dizip iki tarafı birbirine kırdırtmaktansa toplum içinde en zararlı adamları seçip gebertmeli. Milyonerleri idam edip paralarını paylaşmalı. Bak o zaman altın üstüne altın yığmaya kimse cesaret edebilir mi? Genel servet birtakım vurguncu bankerlerin kasalarında hapsolmaktan kurtulur. ... - Oh yavrucuğum, böyle zararlı şeyleri aklından çıkar. Sinirlerini yatıştırmak için hani ya doktor sana bir hap verdiydi. Onu yut. - Vah zavallı anneciğim, biz hepimiz hapı çoktan yuttuk. Haberin yok mu?
Reklam
247 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.