“Tâlût, ordu ile hareket edince dedi ki: ‘Allah sizi bir nehirle imtihân edecek. Kim ondan içerse, benden değildir. Kim de onu tatmazsa, işte o bendendir. Ancak bir avuç içmenin zararı yoktur.” İçlerinden pek azı hariç, hepsi de sudan içtiler. Tâlût ve berâberindekiler nehri geçince geride kalanlar ‘Bizim bugün, Câlût ile ordusuna karşı duracak
“Ey Rabbimiz!
Bize zorluklara tahammül gücü (sabır) ver, adımlarımızı sağlam kıl ve hakikati inkâr eden bu topluma karşı bize yardım et!”
(Bakara Sûresi / 250.)
“Ey Rabbimiz! Bize zorluklara tahammül gücü (sabır) ver, adımlarımızı sağlam kıl ve hakikati inkâr eden bu topluma karşı bize yardım et!”
(Bakara Sûresi / 250.)
201. Onlardan, "Rabbimiz! Bize dünyada da iyilik ver, ahirette de iyilik ver ve bizi ateş azabından koru" diyenler de vardır.
202. İşte onlara kazandıklarından bir nasip vardır. Allah, hesabı pek çabuk görendir.
203. Sayılı günlerde(54) Allah'ı anın (telbiye ve tekbir getirin). Kim iki gün içinde acele edip (Mina'dan Mekke'ye)
Ey Rabbimiz! Üzerimize sabır (ve sebat) yağdır ve ayaklarımızı sabit (bizi metanetli) kıl ve kâfirler toplumuna karşı bize yardım et/zafer ihsan eyle.
Bakara Sûresi / 250.Ayet
Savaş için , Calût ve askerlerine karşı meydana çıktıklarında şöyle dediler. " Ey Rabbimiz ! Üzerimize sabır ( ve sebat ) yağdır ve ayaklarımızı sabit ( bizi metanetli) kıl ve kâfirler toplumuna karşı bize yardım et / zafer ihsan eyle."
"Ey Rabb'imiz, bu çetin imtihanda üzerimize sabır yağdır, zorluklar karşısında bize dayanma gücü bahşet; dizimize derman, yüreğimize cesâret vererek adımlarımızı sağlam kıl ve inkârcı topluluğa karşı bize yardım eyle!"