Bu ruhsuz ölümlü şehir,
Yine bana zehir bugün.
Ve akşamı zor getirecek bir yaşlı ruh,
Sanki gencecik hâlimin göz altlarında mahsur.
Beni tüketen ve üzerime bir leş hava,
Bu ruhsuz ölümlü şehir ne zaman ölecek acaba?
Çok konuşanlar boşa dolduramıyorlar,
Hep konuşması gerekenler susuyorlar.
Ve bugünde biraz daha beynim uyuşuyor,
Ve hep aynı
Boş insanlarla konuşmaya değmez,
Vakit kayıptır her bir şekil.
Şu malûm Pazar gününü,
Zehir etmeye aday bir yığın insan.
Boş insanın bir de çenesi durmaz,
Doluya koysan dolmaz.
Şimdi içimi döküyorum diye,
Musa ATEŞ Amcamıza…
Ben seni dağ gibi yüreğimde sakladım
Çok sevdiğim vatana adamıştım ismini
Gözlerine bakarken gözlerimi sakladım
O sensiz akşamlarda koklamıştım resmini
Yıllar önce bedenim kurşunlara uğrarken
Gönül aşk mı seni bu hale getirdi
Sen mi aşk a meylettin ,
Bir kibrite dayanmaz idin
Aşk ateşine mi değdin,
Yanmakla bitmez bu yol
Neyle sen bu yola girdin,
Yokluk ister ,yok olmaya mi istedin
Hiç idin sen ol bakiye mi meylettin..
Ruhum bedenimle bir değil
Zihnimden geçenler adres sormuyor.
Mengenede sıkışmış düşüncelerim
Bir soruya cevap vermiyor
İnsanlara bakıyorum yüzler aynı değil
Yollara bakıyorum varılacak yer değil
Kitaplardan okuduğum bulmak istediğim değil
Geçmişim geleceğime burun kıvırmış
İstemelerim bana hak değil
Gün geceye dönmüş
Geçen saatler gün değil
Takvim yaprağından düşen bakiye
Kavuşmak için düşen şafak değil…
B.M
Mor sümbüllü dağlar
Gül verin bana
Resulun kabrine koymak isterim
Orada ölmek nasib ise eğer
Bir avuç zemden yunmak isterim
Eğer mevladan izin var ise
Cennetul bakiye konmak isterim🥲🥲❤️
İyi ki sevmişiz diyorum
Aşık olmuşuz, acı çekmişiz, sevinmişiz
Sonra hayat öyle sayfalar açıyor ki ömürde
Harcıyorsun yüreğine sinmiş güzellikleri bakiye…