Neydi o
Gece yüzüne vuran ay ışığının parlaklığımı?
Hani şu gözlerinin ışıltısının yanında sönük kalmıştıda umursamamıştım bile.
Dudaklarında gölge yapmıştı;kuytu köşelerine saklanmam için
Loştu, sokak lambalarının kesişmeyen ışıkları gibi
Saklanacak yeteri kadar yer varken
Öylesine ortadaydı savunmasiz bir bebek misali tertemiz.
Bazen tamamen anlamsızdi aşık olmuş saçmalarcasına bazen sessizdi büyüsü kaçmasın diye Evet büyülüydü ellerinin sıcaklığı hani bir kor parçası için için yanar ya içten içe alevlendiriyordu ateşlendiriyordu Mum ışığının değişen renkleri gibiydi hallerin ya da şarabın katmanlarındaki farklı tonlar gibi
Her birinde ayrı bir tat
İçmesini bilene bakmasını bilene
Kavga etmek güzeldi mesela
Sevmek ve sevişmek de.
Her defasında bedeninden çıkan bir halat sıkıca düğümlüyordu beni
Çekiyordu karşı konulamaz bir kuvvetle
Benzin dökülmüş gibi alev almış tenine
Kuş tüyü bir yatakta uzanmak gibiydi
Huzurdu bunun adı cesaret ve tehlikeydi aynı zamanda
Güzeldi deliceydi kalbinin derinlikleri
Öylesine çoşkulu
Rüzgarda kendisini akışa kaptıran bir martı gibi Sonsuzdu sonsuzluktu yapabildikleri ruhunun
Tutkuluydu
Tutkuydu