"Yaşamak için ne çok neden var! Balıkçı teknelerinin etrafında o sıkıcı rutin, sıkıcı dönüp dolaşmadan başka nedenler de var yaşamak için. Cehaletimizi kırabiliriz, becerilerimizi, yeteneklerimizi ve zekâmızı kullanarak kendimizi bulabilir, kendimiz olabiliriz. En önemlisi, özgür olabiliriz! Uçmayı öğrenebiliriz!"
| -Yeşil yosun, beyaz bulut, beyaz martı, mora çalan ıslak kayalar, karşıdaki mor dağlar, çıplak adalar... |
Reklam
Yeşil yosun, beyaz bulut, beyaz martı, mora çalan ıslak kayalar, karşıdaki mor dağlar, çıplak adalar...
"Yaşamak için ne çok neden var! Balıkçı teknelerinin etrafında o rutin, sıkıcı dönüp dolaşmadan başka nedenler de var yaşamak için. Cehaletimizi kırabiliriz, becerilerimizi, yeteneklerimizi ve zekamızı kullanarak kendimizi bulabilir, kendimiz olabiliriz. En önemlisi, özgür olabiliriz! Uçmayı öğrenebiliriz!"
Balıkçı: — Çok açgözlüdür, dedi. Bu huyunu sevmem ama, martı bu. Bu martı mahluku doymak nedir bilmez. — İnsan gibi, dedim. — Yok dedi, insana taş atma, insandan insana fark vardır, tok gözlüsü de olur. — Ama, azdır. — Çoktur, dedi.
Minik dalgacıkları üzerinde, güneşin altın gibi ışıldadığı pırıl pırıl bir sabahtı. Sahilden bir mil uzaklıkta, denizi kucaklarcasına ilerleyen bir balıkçı teknesi, martılara kahvaltı zamanının geldiğini haber veriyordu. Binlerce martı, bir lokma yiyecek için mücadeleye girişmişti bile. İşte zor bir gün daha başlıyordu..
Reklam
843 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.