Birinci Ağıt
Kim duyar, ses etsem, beni melekler katından? Onlardan biri beni ansızın bassa bile bağrına, yiterim onun daha güçlü varlığında ben. Güzellik güç dayandığımız Ürkü'nün başlangıcından özge nedir ki; ona bizim böylesine tapınmamız, sessizce hor görüp bizi yok etmediğinden. Her melek ürkünçtür. Kendimi tutar bu yüzden, yutkunurum.
_İnsan nasıl canını kurtarmak için kaçarsa bir ayıdan, ben de öyle kaçıyorum karım olduğunu iddia eden o karıdan. Ben artık kendimin değilim. Ben bir eşeğim. Bir kadının kocasıyım. Üstümde hak iddia eden kadına aitim. Siz nasıl atınız üstünde hak iddia ediyorsanız o da benim üstümde öyle. Bir hayvana sahip çıkar gibi istiyor beni. Hani beni bir
Öncelikle selam değerli okurlar. Spoiler var ama bence çok da şey değil. Sonuçta bir olay yok kitapta. Mektuplar var. Ben bazı mektupları vereceğim ve mektupları yazanlar hakkında birkaç bilgi. En etkilendiklerimi yazacağım tabii. Her neyse ona göre okuyun.
Fransız direnişçilerinin ölmeden önceki son mektuplarını konu alıyor alt başlıkta da
Hadi Bana Baba Yap..
Hadi bana baba yap sevgilim..
Nasılsa kimse anlamıyor dilimizden
Üstelik ben baba demeyi unutmuşken
Bana baba yap
Varsın bizi deli zannetsin herkes
Muhsin Ünlü kafayı hiç sıyırmadı
Kediler hakikaten rasyoneldi sevgilim
Ister evli,ister bekar olun.Ama mutlaka bu yaziyi okuyun...
Bülent, avucunu açmış kendisine doğru elini uzatan adama ters ters baktı.
Elli yaşlarında gösteren adam, görmeye alıştığı hırpani kıyafetli dilencilere benzemiyordu. Üzerindeki giysiler eski fakat temizdi. Eli yüzü temiz ve sağlıklı görünüyordu. "Sapa sağlam adam gidip
Herkese merhabalar Sizlere çok güzel bir #şiir kitabı ile geldim.
Yazarımızın ilk kitabını da severek okumuştum.
İlk kitap ismi de en az bunun kadar dikkat çekiciydi.
İsim konusunda yazarımız yaratıcı
Ben şiir kitaplarında her zaman #alıntı yapmayı tercih ediyorum.
Bu kitapta da sizler için alıntı bırakıyorum...
ANNE SEVGİLİM
Ütopyamda güneş
GÖRÜCÜ
İşten eve geldiğimde oldukça yorgundum. Elbiselerimi değiştirip hemen odama çekilip uzanmak istiyordum.
--Anne! Ben geldim!
Mutfaktaydı. Sesimi duyunca ellerini havluya silerek yanıma geldi. Gülümsüyordu.
--Hoş geldin, aslan oğlum. Hay maşallah. Seni yaradana kurban olurum ben.
Şaşırmıştım. Ama hemen kendimi toparladım. Ne de olsa böyle bir