New York müziksel açıdan bakıldığında da yeni bir başlangıç anlamına gelmektedir: 1983'de çıkan Swordfishtrombonee Frank figüründeki üiçlemin ilk uzunçalarıdır: "Frank Swordfishtrombones'de doğdu, Rain Dogs'da çok iyi bir dönem geçirdi ve Franks Wild Years'da nihayet büyüdü." Swordfishtrompones onun yeni yollar aramaya başladığı taslaklar ve müziksel nüanslamalarla dolu bir albümdür: Bunlar müzik dısi olayları müziğin içine çekebilme yollarıdır. "Ben, kafamdaki gürültüleri muhafaza etmeye ve paramparça bir orkestra ile tekrar çalmaya çalışıyorum. Bir keresinde de sadece sokakta bulabildiğim şeylere müziğimle eşlik etmek isterdim."' Ralf Steidmans'a göre de, "Sanki kendi kendini kesiyor ve kanlı parmaklarıyla resim yapıyor.' Swordfishtrombones'in resimleri etkileyici, yapısı ise sinematografiktir.
1985'de çıkan Rain Dogs, müziğindeki somut gelişmenin tipik bir sonucudur. "Egzotik enstrümanlara olan Önsevgisi" (Lurie) ve çoksesli orkestralaması,' spektrumunu genişletmiştir: Borular, kornolar, banjo, marimba, armonika, akordeon, şarkı söyleyen testereler, ve kemanlar hep onun repertuvarna dahildir...
İşinde ilerlemeyi mide ülseri ve kalp hastalığı ile ödeyen bir insana hayatta muvaffak oldu denebilir mi? İnsan sıhhatini kaybederek bütün dünyayı kazansa ne faydası olur? Bütün dünyaya sahip olsa bile bir yatakta yatacak, günde ancak üç yemek yiyecek. Bir rençber bile bu kadarını yapabilir, belki de büyük bir iş adamından daha rahat uyur, yemeğini daha lezzetle yer. Doğrusu, ben bir demiryolu yahut sigara şirketi idare etmeğe uğraşarak kırk bes yaşında sıhhatimi mahvetmektense Alabama eyaletinde gündüz ekin biçerek, akşamı dizine bir banjo alan rençberlerden biri olmayı tercih ederdim.
Sayfa 32 - Ahmet Halit Yaşaroğlu 1953 BaskısıKitabı okudu
Banjo
George eve varana kadar banjo çalışmalarına ara vermek zorunda kaldı. Gelin görün ki evde de pek umduğunu bulamadı. Bu sefer de Bayan Poppets, "Sakın yanlış anlamayın, ben sizi dinlemekten keyif alıyorum ama malum üst kattaki hanımefendi hamile, doktoru çocuğuna zarar vereceğinden korkuyormuş," diye uyarıyordu.
George da gece banjosuyla evden çıkıp meydanda pratik yapmaya çalıştı. Ne yazık ki semt sakinlerinin şikayeti üzerine, bir gece polis pusu kurup onu yakaladı. Aleyhindeki kanıtlar tartışmasızdı. Huzuru ve asayişi korumak adına altı aylığına banjosundan uzaklaştırıldı.
Sayfa 169Kitabı okudu
Kiminin çöpü, kimi için altın değerindedir.
Gençti, güzeldi, ruhu vardı. Bir kez daha aşık olabilirdim. Mümkündü. Öpüştük. Gözlerinin içine düştüm. Ayağa kalkıp koşmaya başladım. Nerede olduğumu biliyordum. Bir kartalla bir karafatma sevişiyorlardı. Zaman banjo tutan bir ahmaktı. Koşuyordum. Uzun saçları yüzüme düştü
"Hepinizi öldüreceğim!" diye bağırdı minik Anna. Sabahın üçünde kafesin tellerini sarsıyordu.
Sayfa 63 - ParantezKitabı okudu
Düşsel Passajlar | Ayla Yılmaz
25.06.2017
Tanıksız siliniş. Çoktan beri ait olduğu bir devingenlikle. Tuhaflığın açığa vurduğu arayışlar ve hatıraları.
Tarihsiz ilişkiler. Hakikatini yitiren diyaloglar gibi tasasız.
Bir Dickens yaratımı gibiydi gün:
Saatler, dualar, olaylar.
İskambil kâğıtları gibi dikkatli.
Baktı, karıştırdı ve kardı.
Daha yalnızdı artık. Asi bir devrim gibi uyumsuzken ben.
Bilerek ve vererek hakkını.
Banjo müzisyenleri kadar inanılmaz.
Tiyatral, çıplak ve haşmetli farkındalık, gerçeğin yararına bir çeşitlilik sunarken.
Fetişi plaklar olan, bir fikre âşıktı o!
Nasıl böylesine güzel kalabilirdi.
Ve biçimsiz bir düşüşü savunmak neden yokuş yukarıydı hep.
" Çok pahalı bir kabusun içinde yaşıyorum..."
Sayfa 14 - TudemKitabı okudu
“Kiminin çöpü, kimi için altın değerindedir.”
Sayfa 36 - TudemKitabı okudu
Jeremiah Birnbaum kendi kendine söylendi: “Çok pahalı bir kâbusun içinde yaşıyorum.”
Sayfa 14 - TudemKitabı okudu
Hakiki müzik daima ruha hitap eder.
Sayfa 86Kitabı okudu