Hayvanlar dünyasında olduğu gibi, bir genç kız da yok ediciyi ana babasının öğrettikleri yoluyla tanımayı öğrenir. Ana babanın sevgi dolu rehberliği olmadan daha yolun başında kaçınılmaz biçimde bir ava dönüşecektir. . . Kar maskeleri takıp dişlerinin arasında bir bıçak ve omuzlarına atılmış bir torbayla çıkagelseler bile, bankacı olduklarını söylediklerinde onlara inanırız.
Sayfa 62 - AyrıntıKitabı okuyor
Erginlenmenin Başlangıcı
Hayvanlar dünyasında olduğu gibi, bir genç kız da yok ediciyi ana babasının öğrettikleri yoluyla tanımayı öğrenir. Ana babanın sevgi dolu rehberliği olmadan daha yolun başında kaçınılmaz bir biçimde bir ava dönüşecektir. Sonradan geriye baktığımızda cezbedici bir düşüncenin ya da bir yönüyle göz kamaştırıcı bir kişinin geceleyin psişik pencerelerimizden süzülüp neredeyse hepimizi hiç değilse bir kez savunmasız yakaladığı hissini yaşadığımızı anımsarız. Kar maskeleri takıp dişlerinin arasında bir bıçak ve omuzlarına atılmış bir torba ile çıka gelseler bile, bankacı olduklarını söylediklerinde onlara inanırız
Reklam
Güllerin kadınlardan eksik ya da üstün yanı,
Ardından Floreal olarak adlandırılmayı hak eden tanıdığım bir kıza rastladım, İlkbahar kadar güzeldi, dün yüzü çiçek bozuğuyla benek benek olmuş bir bankacı kendisini arzulamaya tenezzül ettiği için mutlu, büyülenmiş, kendinden geçmiş bir halde yürüyordu! ne yazık! kadınlar zarif delikanlılar kadar para babalarının da peşinde koşuyor; O dişi kediler kuşu da fareyi de avlıyorlar. Bu kız daha iki ay önce çatı katında oturan kendi halinde bir kızdı, korselerinin bağcık deliklerine küçük bakır halkalar takıyor, dikiş dikiyordu, buna ne dersiniz? Kanepesini yatak olarak kullanıyor, çiçek saksısının yanında halinden memnun görünüyordu. Şimdi bankacı karısı oldu. Bu dönüşüm dün gece gerçekleşti. Bu zavallı ya sabah rastladığımda Sevinç içindeydi. İşin iğrenç yani, bu şıllığın dünkü kadar güzel olmasıydı. Yüzünden o para babasıyla birlikte olduğu anlaşılmıyordu. Güllerin kadınlardan eksik ya da üstün yanı, güllerin üzerinde dolaşan tırtılların izinin belli olması. 
Sayfa 421Kitabı okudu
Doğal Yok Ediciler (Mavisakallar)
"Hayvanlar dünyasında olduğu gibi, bir genç kız da yok ediciyi ana babasının öğrettikleri yoluyla tanımayı öğrenir. Ana babanın sevgi dolu rehberliği olmadan daha yolun başında kaçınılmaz bir biçimde ava dönüşecektir. (...) Kar maskeleri takıp dişlerinin arasında bir bıçak ve omuzlarına atılmış bir torbayla çıkagelseler bile, bankacı olduklarını söylediklerinde onlara inanırız."
Sayfa 62 - Mavisakal öyküsü tüm kadınların psişelerinde bulunan ve onları esir alan o karanlık, doğuştan yok edici olan adam üzerinedir.
Hayvanlar dünyasında olduğu gibi, bir genç kız da yok ediciyi ana babasının öğrettikleri yoluyla tanımayı öğrenir. Ana babasının sevgi dolu rehberliği olmadan daha yolun başında kaçınılmaz bir biçimde bir ava dönüşecektir. Kar maskeleri takıp dişlerinin arasında bir bıçak ve omuzlarına atılmış bir torbayla çıkagelseler bile, bankacı olduklarını söylediklerinde onlara inanırız.
Sayfa 62 - Ayrıntı Yayınları
__ Hayvanlar dünyasında olduğu gibi, bir genç kız da yok ediciyi ana babasının öğrettikleri yoluyla tanımayı öğrenir. Ana babanın sevgi dolu rehberliği olmadan daha yolun başında kaçınılmaz bir biçimde bir ava dönüşecektir. Sonradan geriye baktığımızda cezbedici bir düşüncenin ya da bir yönüyle göz kamaştırıcı bir kişinin, geceleyin psişik pencerelerimizden süzülüp neredeyse hepimizi hiç değilse bir kez savunmasız yakaladığı hissini yaşadığımızı anımsarız. Kar maskeleri takıp dişlerinin arasında bir bıçak ve omuzlarına atılmış bir torbayla çıkagelseler bile, bankacı olduklarım söylediklerinde onlara inanırız. ___
Sayfa 190 - epubKitabı okuyor
Reklam
Bankacı, derhal “iş”ini; Hristiyan, “günah”ını; kız ise “aşk”ını hatırlar.
"Bir keresinde Caladan'da, boğulmuş bir balıkçının cesedinin çıkarılışını görmüştüm," dedi Paul. "Adam..." Damıtıcı-giysi imalatçısının kızı, "Boğulmak nedir?" diye sordu. Paul bir an duraksadıktan sonra "Boğulmak, suya gömülmek ve ölene dek orada kalmaktır," dedi. Kız, "Ne tuhaf bir ölüm şekli," diye mırıldandı. Paul hafifçe gülümsedi. Tekrar bankacıya baktı. "İlginç olan şey, adamın omuzlarındaki yaralardı... başka bir balıkçının botlarındaki kancalar, adamın omuzlarını parçalamıştı. Cesedi çıkarılan balıkçının gemisi batmıştı, yani su seviyesinin altına inmişti... o gemide epey balıkçı vardı; bu arada, bu bahsettiğim gemiler su üstünde yolculuk etmekte kullanılan araçlardır. Cesedin çıkarılmasına yardım eden bir balıkçı, adamın omuzlarındaki yaraların benzerini defalarca gördüğünü söyledi. O yaralar, boğulan başka bir balıkçının su yüzeyine, havaya ulaşmak için o zavallı adamın omuzlarına bastığını gösteriyordu." Bankacı, "Bunun nesi ilginç?" diye sordu. "Babamın o sırada söylediği bir söz ilginç. Denizde boğulan bir adamın kurtulmak için bir başkasının omuzlarına basmasının anlaşılabilir olduğunu, ama bunu misafir salonunda yapmasının affedilmez olduğunu söyledi." Paul bankacının ne demek istediğini anlamasını bekledikten sonra devam etti: "Bence yemek masasında da yapılmamalı."
Sayfa 200 - İthaki YayınlarıKitabı okudu
Hayvanlar dünyasında olduğu gibi, bir genç kız da yok ediciyi ana babasının öğrettikleri yoluyla tanımayı öğrenir. Ana babanın sevgi dolu rehberliği olmadan daha yolun başında kaçınılmaz bir biçimde bir ava dönüşecektir. Sonradan geriye baktığımızda cezbedici bir düşüncenin ya da bir yönüyle göz kamaştırıcı bir kişinin, geceleyin psişik pencerelerimizden süzülüp neredeyse hepimizi hiç değilse bir kez savunmasız yakaladığı hissini yaşadığımızı anımsarız. Kar maskeleri takıp dişlerinin arasında bir bıçak ve omuzlarına atılmış bir torbayla çıkagelseler bile, bankacı olduklarımnı söylediklerinde onlara inanırız
Alfabenin 28 harfi ile yapılan manzumede kadınlara 9 isim erkeklere 19 isim ayrılmış. Uzun olduğu için size okumayacağım, sadece ana özelliklerini vereceğim. Buradaki kadınlara uygun görülen nitelikler şöyle, Duygu terzi olacak aklı dikişte, Hale nazlı bir kız ne konuşur ne güler, Işık'sa yumuşacık nazlı ve şirin bir kız pek çabuk hastalanır hiç zora gelmez, Jale süsüne düşkün modadan ayrılmaz, bakın modadan ayrılmayan çocuk 2. sınıf çocuğu, onun kadar süslenen bulunmaz, hem beceriklidir el işine yakışır, Nazlı küçük ama işe yarıyor ortalık süpürüyor, toz örümcek alıyor. Sonuç olarak kızların ortak nitelikleri, yumuşacık, nazlı, zayıf, zora gelmeyen, şirin, süsüne düşkün ve becerikli olmaları. Erkekler ise şöyle; hesaplı, güçlü, akıllı, yetenekli, kahraman, açıkgöz. Bakın bu erkeklere uygun görülen mesleklerde kısaca şöyle; erkekler yazar, kaptan, bankacı, sporcu, mühendis, ressam, oyuncu, subay, müzisyen vs. her türlü meslek erkeklere açık bu manzumede. Oysa kızlar için ev kadınlığını saymazsak terzilik sadece meslek olarak gösterilmiştir. Oysa yine ben 1945 öncesinden örnek vermek istiyorum. Gazete satan kadından dahi söz edilir, ki 1930'larda gazete satan kaç kadın vardı acaba? Tek tek örnekler toplumun önüne gerçekten örnek olarak konulur o yıllarda.
Sayfa 33 - Can MatbaacılıkKitabı okudu
Reklam
Bilinmeyen bir şeyin izini, geriye doğru iz sürerek bilinen üzerinden izlemek, sakinleştirici, rahatlatıcı ve tatmin edici bir şeydir. Ve daha fazlası bu, insana güç hissi kazandırır. ... Bilinmeyeni açıklayan ilk fikir, aslında, bilinenin "doğru olduğuna inanılmasının" çok iyi bir şey yaptığı inancıdır. Gerçeğin ölçütü olarak hoşnut olma yolunda ispatlama. ... Sonuç: belli bir neden atfetme biçimi yavaşça öne çıkar, sistemin içinde yoğunlaşır ve son olarak, her şeye hâkim olmaya başlar ki bu, diğer nedenleri ve açıklamaları devre dışı bırakmak demektir. Bankacı, derhal "iş"ini; Hıristiyan, "günah"ını; kız ise "aşk"ını hatırlar.