"Kim Milyoner Olmak İster" yarışmasındaki 1 milyon TL'lik soru: 🙂🕊️🏠 Hangisi Dede Korkut Hikayelerindeki karakterlerden biri değildir? A) Bala Hatun (doğru cevap✔️) B) Banu Çiçek C) Bamsı Beyrek D) Bayındır Han
223 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
72 günde okudu
Okuyun sıkılmayacaksınız inş. İlla Spohiler içerir mi demem lazım. :))
Hayırlı günler arkadaşlar… İbretlik ve derslerle dolu ve ısrarla tavsiye edebileceğim, akıcı çok güzel ve sıkılmadan okuyabileceğiniz bir kitap diyebilirim. Ben çok yorum yapmayı düşünmüyorum size kitabı özetleyecek birkaç alıntı yapmak istiyorum. Buyurun; 1.) Öncelikle insanlar ne der korkusundan kurtulup Allah ne der korkusuna yönelmemiz
İmamın Manken Kızı
İmamın Manken KızıEmine Şenlikoğlu · Mektup Yayınları · 19975,9bin okunma
Reklam
Eski Türklerde kadın...
Yaratılış'ta yaratmak ilhamını veren Akana, Dede Korkut'ta Beyrek'le kıran kırana mücadeleye tutuşan Banu Çiçek, Alper Tunga'da vatanını korumak için ordunun başına geçen Tomris, namus timsali Ayzıt... İşte bu kültürel kodları taşıyan Türk tefekkürüne göre ""Hakan"nın temsilcisi olan Ay Ata göğün altıncı katındayken, "Hatun"un temsilcisi olan Güneş Ana'nın yedinci katta bulunması kadının değeri, kutsallığı ve yüksekliğinin işaretidir. Cemlerde olduğu gibi Şaman törenleri de kadınlara açıktır. Hatta kadın Şamanların erkeklerden daha keramet sahibi olduğuna inanılır..
Kız der: "Ya ne yapmaya geldin, yiğit" dedi. Beyrek der: "Bay Bican Bey'in bir kızı varmış, onu görmeye geldim!" dedi. Kız der: "O, öyle kişi değildir ki sana görünsün!" dedi. "Ama ben Banu Çiçek'in dadısıyım, gel şimdi seninle ava çıkalım. Eğer senin atın benim atımı geçerse onun atını da geçersin! Hem seninle ok atalım, beni geçersen onu da geçersin ve hem seninle güreşelim, beni yenersen onu da yenersin," dedi.
Sayfa 71 - KORİDOR YAYINCILIK İstanbul 2020 Hazırlayan: Salih Mehmet ArçınKitabı okudu
Hem de çok :)
"...Salur Kazan'ı, Bamsı Beyrek'i, Banu Çiçek'i, Deli Dumrul'u da yakından görsek. Çok güzel olmaz mıydı?"
Sayfa 192Kitabı okudu
Eski Türklerde Kadın
Eski Türk toplumlarında aile en önemli sosyal birlik olduğundan, ailenin temelini teşkil eden kadın, Türk destanlarında ve Türk felsefesinde öyle yüce bir mertebeye kurulmuştur ki kadını öylesine yüce bir varlık haline getiren töreye ve kültüre hayran olmamanın imkanı yoktur. Kadın, erkeğin biricik yoldaşı ve çocuklarının anası olmak gibi önemli
Reklam
“…yerini değiştirmemizi istediğinde kimse itiraz etmedi elbette.Kimse hiçbir şeye itiraz etmiyor zaten.Hatta onu onaylayan ufak tefek cümleler kurmaya gayret ediyoruz.Bazılarımız, bazı zaman, cümlesinin ortasında bir kırılma yaşıyor ; cümlesini dışarıdan birinin gördüğü gibi görüyor o an,utanıyor.Yapacak bir şey yok.Birinin getirdiği bir çiçek üzerine,masada duran kurabiyenin markası üzerine dakikalarca konuşuyoruz.Şansımız varsa,onu da bu sohbetlerine bir yerinden katarak”
Sayfa 48 - Everest Yayınları
Bir çiçek yanındaki açıyor diye açmaz. Onunla yarışmaz. Kendi vaktini bekler.
Hep kız istemeye gidilmesin lütfen oğlanlarda istensin mesala bizim Ali'yi
Karşı yatan kara dağını aşmaya gelmişim ; suyunu geçmeye gelmişem ; geniş eteğine, dar koltuğuna kısılmaya gelmişim ; Tanrı'nın buyruğuyla, Peygamber'in kavliyle,aydan arı, günden görklü kız kardeşini Banu Çiçek' i, Bansı Beyrek 'e dilemeye gelmişem.
Sayfa 61
Bir çiçek yanındaki açıyor diye açmaz. Onunla yarışmaz. Kendi vaktini bekler.
Sayfa 40 - Doğan YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Entelektüellerimizin ve edebiyatçılarımızın Dede Korkut kitabına olan ilgisizliği neden? "Yanlışlık bizde. Örneğin; "Zenginden alıp, fakire veren destan kahramanı kim? diye sorsanız, pek çok kişi hemen Robin Hood'u hatırlayacak ve onun adını verecektir. Oysaki bizim kültür tabanımızda bu rolü üstlenmiş kişinin Köroğlu olduğu pek çok kişinin aklına gelmeyecektir. Yalancılığının sembolü olarak Pinokyo'yu; aşkın muhteşem anlatısı olarak Romeo ve Jüliet'i pek çok Türk genci bilmekte ve bu bilgi ile kendisini okur-yazar kabul etmektedir. Diğer taraftan Dede Korkut Kitabı'ndaki Yalancı Oğlu Yaltacuk kimsenin aklına gelmiyor veya Deli Dumrul için canını vermeye hazır olan Dumrul'un eşinin aşkı kimse tarafından hatırlanmıyor. Dahası, İzmir gibi bir kentte 'Homeros Vadisi' kuran büyükşehir belediye başkanları Türk kültürünün anıt eseri Dede Korkut kitabından esinlenerek bir 'Oğuz Yurdu' adı altında bir piknik alanı kurmayı hayal edemiyorlar. Bornova meydanına 'Amazon Kadın' heykelini dikenler, Konak Meydanına Selcan Hatun veya Banu Çiçek heykeli dikmeyi düşünemiyorlar. Bu eziklik psikolojisi hem kent yöneticilerinde mevcut hem de sanatçılarımızda."
Söğüt - Sayı 1 (Ocak-Şubat 2020)
Söğüt - Sayı 1 (Ocak-Şubat 2020)
248 syf.
7/10 puan verdi
·
4 günde okudu
Banu Başeren ve Altun Çiçek Çalasın bir olup, tarihte siz erkeklerin erkek kahramanları yok sadece biz de vardık hep de olacağız diyerek çalmışlar sazı. Buna binaen birkaç ülkenin mitolojik kadın kahramanlarından tutun dünyaya aslında mal olmuş da farkedilmeyi bekleyen kadın öncüleri,kahramanları derleyerek kitap haline getirmişler.Bir de tüm bu kadın güzellerin içinde bir de erkek güzeli olarak Özgecan Arslan' ın babası Ahmet Arslan da var. Her şey bir yana da, okursanız siz de göreceksiniz gerçi, adı duyulan her kimsenin tek bir ortak yönleri var ki o da kendisini yaşamaları. Bedelini çoğunlukla yalnızlıkla, eziyetle, içlerine ölüm ekile ekile ödeseler de hiçbiri kendini sürmekten vazgeçmemiş. Ayrıksı otu olmalarına gülümsemiş bu kişiler. Sanırım hayatın en büyük düşmanı da bu, kendine benzetilemeyenler ordusu. Gerçi hepimiz soyunduğumuz an bir olduğumuzu görüp, aynılığımıza şaşıracağız. Şaşıracağız da o vakte kadar siz siz olmaktan vazgeçmeyin olur mu? Sağlıcakla...
Tanrıçalar Cadılar ve Aykırı Kadınlar
Tanrıçalar Cadılar ve Aykırı KadınlarBanu Başeren · Totem Yayınları · 201629 okunma
248 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Kitabı sizlere nasıl anlatmam gerektiğinden emin olamadım. Ama bu kitap benim için çok özel bir kitap oldu. Bu kitabın içerisindeki bazı kadınlara zaten hayran biriydim. Kendilerinin hikayelerini biliyorum. Ama bu kitabı okuduktan sonra önceden tanımadığım tanrıçalar keşfettim. İçerisinde birçok özel kadın vardı. Ve yine bu kadınlar beni kendilerine hayran bıraktılar. Kitabın içerisinde kırk altı tane kadın, bir tane erkeğin hikayesi var. İki yazarımız kendi yorumlarını da katıp çok güzel bir eser ortaya çıkarmışlar. Dili ve üslûbu ile kitap kendine çekiyor bizleri. Eğer sizlerde böyle özel kadınların hikayeleri merak ediyorsanız kitap tam sizlik diyebilirim. Bu kitabı okuduğum için kendimi özel hissediyorum. Kitap sayesinde daha önce tanıdığım ve tanımadığım birçok özel kadının yaşamlarını, hikayelerini ve savaşlarını öğrendim. Yeni insanlara hayran oldum.
Tanrıçalar Cadılar ve Aykırı Kadınlar
Tanrıçalar Cadılar ve Aykırı KadınlarBanu Başeren · Totem Yayınları · 201629 okunma
“Bir çiçek yanındaki açıyor diye açmaz. Onunla yarışmaz. Kendi vaktini bekler.”
Sayfa 40 - Doğan YayınlarıKitabı okudu
Dede korkut dedi: Aydan arı, günden görklü kız kardeşin Banu Çiçek'i Bamsı Beyrek'e dilemeye gelmişim..
88 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.