91 syf.
8/10 puan verdi
Uzun zamandır karşıma çıkan bir kitaptı. Kapakta yazan yazı ilgimi çekmişti.
"Kitap o dönene ya da Julian onun dönmeyeceğine emin olana dek sürüyor."
Julian'ın gözünden anlatılıyor eser. Julian, Veronica ile evlenmiştir. Veronica'nın önceki evliliğinden bir çocuğu vardır. Adı Daniela.. Julian Öğretmenlik yapmaktadır. Ekstra olarak da Pazar günü yazıları yazmaktadır. Ve bitiremediği bir de Romanı vardır.
Veronica bir gün resim kursundan eve dönmez. Evde 8 yaşındaki kızı Daniela ve kocası Julian dönüşünü beklemektedir.. Kitap bu şekilde başlıyor. Ve sonra Julian'ın Daniela'yı uyutmak için anlattığı ağaçların hayatını karşımıza çıkar. Sanırım 
Küçük Prens 'te de olan "Baobab" ağacı ile Kavak ağacının konuşmaları.. Ama zaman geçtikçe anlatılanlar masalsı olmaktan çıkar. Hikayeler gerçek hayata ayna tutmaya başlar.
Ve Julian bir karar verir... Verdiği bu kararla bekleyişinden daha anlamlı bir amaç bulmuştur kendine...
Gerçek hayattan bir kesit.. Daha doğrusu Latin Amerika'dan.. Okurken düşündürücü bolca öğe barındırıyor...
İyi Okumalar..
Ama bilgece taşı gediğine koymaktan da geri kalmadı:
“Baobablar o boya gelmeden önce küçük değil midirler?”
“Orası böyle ama koyunlar küçük baobabları neden yesin istiyorsun?”
Apaçık bir gerçeği belirtmeyi gereksiz bulurcasına, “Amma da yaptın!” dedi. Bu sorunu kendi başıma çözümlemek için büyük çaba göstermem gerekti.
Sonunda Küçük Prens’in gezegeninde de öteki gezegenlerde olduğu gibi iyi bitkilerin yanı sıra kötülerin bulunduğunu öğrendim. İyilerin iyi tohumları, kötülerin kötü tohumları vardı. Ama tohumları kolayca göremezsiniz. İçlerinden biri uyanma hevesine kapılana kadar toprağın derinliklerinde öylece uyurlar. Günü gelince küçük tohum gerinir ve güneşe doğru ürkek, sevimli bir filiz sürer. Bir gül fidanının ya da bir turpun filizi söz konusuysa istediği gibi gelişip serpilmesine karışmasak da olur. Ama kötü bir bitkiyse görür görmez kökünden söküp atmalıyız onu.
Küçük Prens’in yurdu olan gezegende korkunç tohumlar da varmış: Baobab tohumları. Bu tohumlar gezegenin yüzeyine dal budak salmış. Boabab öyle bir bitkidir ki erken davranmazsanız bir daha kolay kolay baş edemezsiniz. Gezegeni baştan başa sarar. Kökleriyle toprağını delik deşik eder. Hele bir de gezegen küçük, baobablar başa çıkılır gibi değilse parçalayıverirler gezegeni.
Sayfa 37 - Can Çocuk
Onu ne zaman ektiğimizi hatırlıyor musun? On yaşındaydın ve 'Küçük Prens'i henüz okumuştun. Sana sınıf geçme armağanı olarak almıştım o kitabı. Öyküye bayılmıştın. Bütün tipler arasında senin sevdiklerin gül ve tilkiydi; baobab'ı, yılanı, pilotu ve o minnacık gezegenlerinde avare oturan kendini beğenmiş boş adamları hiç sevmemiştin. Böylece bir sabah kahvaltı ederken şöyle deyiverdin: "Bir gül istiyorum." Zaten pek çok gülümüz olduğunu söyleyerek karşı çıktıysam da sende yanıt çoktu: "Ben, yalnızca bana ait olan bir gül istiyorum, ona bakmak, onu büyütmek istiyorum." Doğal olarak gülün yanısıra bir de tilki istiyordun. Çocuklara özgü kurnazlıkla, basit arzunu, o neredeyse olanaksız olanından önce dile getirmiştin. Bir güle olur dedikten sonra seni bir tilkiden nasıl yoksun bırakabilirdim ki?
Sayfa 7 - CanKitabı okudu
Küçük Prens'in dokunduğu minik bir kalp
Bu sabah, bahçede senin gülünün önünde durdum uzun uzun. Sonbaharın iyice ilerlemiş olmasına karşın, artık solmuş olan öteki bitkilerin arasında o eflatun rengiyle mağrur ve yapayalnız ayakta duruyor. Onu ne zaman ektiğimizi hatırlıyor musun? On yaşındaydın ve 'Küçük Prens'i henüz okumuştun... Öyküye bayılmıştın. Bütün tipler arasında senin sevdiğin gül ve tilkiydi; baobab'ı, yılanı, pilotu ve o minnacık gezegenlerde avare oturan kendini beğenmiş boş adamları sevmemiştin. Böylece bir sabah kahvaltı ederken şöyle deyiverdin: " Bir gül istiyorum." Zaten birçok gülümüz olduğunu söylerek karşı çıktıysam da sende yanıt çoktu: "Ben, yalnız bana ait olan bir gül istiyorum, ona bakmak, onu büyütmek istiyorum."
Korkunc tohumlar..
Küçük Prens’in yurdu olan gezegende korkunç tohumlar da varmış:
Baobab tohumları.
Bu tohumlar gezegenin yüzeyine dal budak salmış.
Boabab öyle bir bitkidir ki erken davranmazsanız bir daha kolay kolay baş edemezsiniz.
Gezegeni baştan başa sarar.
Kökleriyle toprağını delik deşik eder.
Hayat, zehirli bal gibi, arkadan vuran bir hain.
Küçük Prens'in yurdu olan gezegende korkunç tohumlar da varmış: Baobab tohumları. Bu tohumlar gezegenin yüzeyine dal budak salmış. Boabab öyle bir bitkidir ki erken davranmazsanız bir daha kolay kolay baş edemezsiniz. Gezegeni baştan başa sarar. Kökleriyle toprağını delik deşik eder. Hele bir de gezegen küçük, baobablar başa çıkılır gibi değilse parçalayıverirler gezegeni.
