gece düşer barakmuslu mezarlığı dirilir barakmuslu mezarlığı’nda seyran seyran ölüler bir giden bir daha dönmez gitti gider
sen harami yusuf her yaranda bir çiçek açmış
sen hasretli şâkir mapuslarda ölen şâkir
Ben Sakarya'da bir kavak ağacıyım, yel eser inlerim,
Sakarya ığranıp gider, ben Sakarya'yı beklerim.
Selâmsız Duran çavuş Barakmuslu'dan
ah başıma gelenler, yapraklarım gözlerim.
Ben Sakarya'da bir kavak ağacıyım, yel eser inlerim,
benim mezarım yoktur, ben üçüncü taburdan,
bir kahbenin kurşunu geldi, gelip ciğerimi deldi,
at ölür meydan kalır, yiğit ölür şan kalır
ben öldüm, Selâmsız çavuştan bir garib kavak kaldı.
Telli kavak, telli kavak, ne uzarsın boyuna,
suya indi çakallar, suya indi söğüt dalları.
Söğüt yaprağı narin, gözlerim yanıyor, gözlerim,
kuş uçmaz, kervan geçmez, karanlık tuttu yolları,
ben ne inim, ne cinim, siz kimsiniz kimsiniz
Derviş gibi nerden gelip böyle nereye gittiniz?
Barakmuslu Mezarlığı kımıldanır için için,
benim dedem, benim babam yâdellerde öldüler,
yüreğimi zehir ettin sen nasıl gecesin hey gidi,
Kapkara, gözü yaşlı mezar taşına benzersin,
yıldızların, hani yıldızların, çiçeklerin nerdeler?
Barakmuslu mezarlığı cümlenize mekân oldu,
iki elim kızıl kanda Selâmsız oğlu Bekir'im,
hem babam, hem dedem yâdellerde kurban oldu,
Herkesin kökü toprakta, bir ben köksüz gibiyim.
Şavkın yok, ateşin yok, sen nasıl gecesin hey gidi,
Gözün gönlün kararmış, tadın tuzun kalmamış,
yıldızların, hani yıldızların, çiçeklerin nerdeler?
Ben ne inim, ne cinim, Selâmsız oğlu Bekir'im.
Benim babam, benim dedem yâdellerde öldüler,
bir giden bir daha dönmez, gitti gider..
Gece düşer, Barakmuslu Mezarlığı dirilir,
Barakmuslu Mezarlığı'nda seyran seyran ölüler,
bir giden bir daha dönmez, gitti gider.
Sen harami Yusuf, her yaranda bir çiçek açmış,
sen hasretli Şâkir, mapuslarda ölen Şâkir,
evlâdım Kadir, nasıldı o, seni dağda mı vurdular?
Ya Hüsne gelin, yar yoluna serden geçmiş,
Fâdime'm, sıtmalar girdi kanına, Fâdime'm.
Barakmuslu Mezarlığı cümlenize mekân oldu,
Barakmuslu Mezarlığı'nda koyun koyuna girdiler,
bir giden bir daha dönmez, gitti gider.
Kuş uçmaz kervan geçmez, karanlık tuttu yolları,
gözün gönlün kararmış, sen nasıl gecesin hey gidi,
Buğdaysız, çavdarsız kara ekmeğe benzersin.
Yıldızların, hani yıldızların, çiçeklerin nerdeler?
Kalbin neden durmuş rüzgarı kesilmiş değirmen gibi?
Suya indi çakallar, suya indi söğüt dalları,
Barakmuslu Mezarlığı kımıldanır için için.
Barakmuslu Mezarlığı'nda seyran seyran ölüler,
kuş uçmaz, kervan geçmez, karanlık tuttu yolları,
Gözün gönlün kararmış, sen nasıl gecesin hey gidi.
“son yolcunun adı attila ilhan’dı
miyoptu kısa boylu bir adamdı
dostu yoktu yalnızlığı vardı”
Diyerek geçiriyor adını “Tatyos’un Kahrı” şiirinde Attila İlhan. Okuduğum bir şiir kitabı daha oldu. Usta şair
Attila İlhan’ın okuduğum ilk şiir kitabı. Sitede paylaşılan alıntıları, mısraları beğendim ve bu kitabı okumaya karar verdim. Yani şiir kitaplarını
ben ne inim ne cinim ben bir garib âdemim
barakmuslu köyünden selâmsız oğlu bekir
yıkılası hânede sekiz boğaz avcuma bakar
ben kendimi toprak bilirim toprak beni baba bilir
benim köyümde avrat bile toprak gibi sevilir
ben ne inim ne cinim ben bir garib âdemim
nideyim bû mezarda babam yok yalnız anam var
dedem yok bu mezarda fukara ninem yatar
söyleyin dağlar taşlar ben selâmsız oğlu bekir
iki gözüm iki ateş parçası iki taş parçası iki elim
yıkılası hânede sekiz boğaz avcuma bakar
Sayfa 87 - Bilgi Yayınevi, Şair, Mavi Akımı, Ölüm, EdebiyatKitabı okudu
Ben kendimi toprak bilirim, toprak beni baba bilir,
Benim köyümde avrat bile toprak gibi sevilir.
Ben ne inim, ne cinim ben bir garip ademim.
Nideyim bu mezarda babam yok, yalnız anam var, dedem yok bu mezarda, fukara ninem yatar.
Barakmuslu Mezarlığı, Attila İlhan
ben ne inim ne cinim ben bir garib âdemim
barakmuslu köyünden selâmsız oğlu bekir
yıkılası hânede sekiz boğaz avcuma bakar
ben kendimi toprak bilirim toprak beni baba bilir
benim köyümde avrat bile toprak gibi sevilir
ben ne inim ne cinim ben bir garib âdemim
nideyim bu mezarda babam yok yalnız anam var
dedem yok bu mezarda fukara ninem yatar
söyleyin dağlar taşlar ben selâmsız oğlu bekir
iki gözüm iki ateş parçası iki taş parçası iki elim
yıkılası hânede sekiz boğaz avcuma bakar