Son olarak, iyimserliğin kötümserliği ayıplaması genelde ukalaca ve maço bir tavır içerir (bu ayıplama erkeklerin tekelinde olmasa da). Kötümserin, durumu "gülümseyip sineye çekmesi" gerekirken hayıflanması bir zayıflık olarak algılanır ve hor görülür. Bu tavır da maçonun diğer acılara yaklaşımı kadar yanlıştır. Acıya kayıtsız kalmaktır ve acıyı inkar etmektir. Bu acıyı kişinin kendisi ya da başkası çekiyor olabilir. "Bardağın dolu tarafını görmek" tavsiyesine şüphecilik ve sinizmle yaklaşmak gerekir. Bardağın dolu tarafının her zaman bakılması gereken tarafı olduğu kanısı ideolojiyi ispatın önüne koymak anlamına gelir. Benzetmeyi değiştirelim. Evet, her gecenin bir sabahı vardır fakat kendimizi aldatmaktan kaçınmak istiyorsak, bazen üzerinde durmamız gereken, sabah değil de gecedir. Depresif insanların kendi hayatlarını algılayış şekli neşe saçan iyimserlerinkinden çok daha gerçekçidir.
Bardağın dolu tarafı...
1. Dünya savaşı çıktı ve penisilin keşfedildi, milyonlarca insanın hayatı kurtarıldı. ABD koreyi işgal etti ve G. Kore'nin bir diktatörün elinde olmasını engelledi. Veba başta olmak üzere bir çok virüs insanlığın büyük bir kısmını yok etti ve bugün oluşabilecek nüfus patlamasının önüne geçti. İnsanlık birbiriyle savaşması bilimin ve teknolojinin ilerlemesini sağladı.
Reklam
Bardağın boş tarafı gibiyim, kimse doldurmuyor, kimse tamamlamıyor eksiğimi. Bardağın dolu tarafı gibiyim, kimse boşaltmıyor taşan acılarımı, boğuluyorum.
273 öğeden 341 ile 273 arasındakiler gösteriliyor.