...Kadınlarına, çocuklarına, erkeklerine, kōpeklerine, kedilerine, ağaçlarına, derelerine, denizlerine, çöllerine, dağlarına, taşlarına, topraklarına acımayan bu coğrafya; bana da, barış gelinine de acımadı
Akılsız Sokrates kitabıydı. 2017 Türkan Saylan Sanat Ödülü ve 2017 Orhan Kemal Öykü Ödülü alan bu bol ödüllü kitabı hem ben sevdim hem de kitap grubumda okuyan herkes çok sevdi. Yer yer mizahi yönü ağır basan hikayeleriyle yer yer de sarsıcı, acıtan
2017 Orhan Kemal Öykü Ödülü ve 2017 Türkân Saylan Sanat Ödülü alan Akılsız Sokrates, Mehmet Fırat Pürselim’in birbirinden farklı kısalı uzunlu anlatılarının yer aldığı eseri. “Sakarmeke” adlı kitabıyla tanıdığım yazarı bu kez
Dilek dilekünyam vesilesiyle okudum.
Mizahı barındıran öykülerle okurun ilgisini ayakta tutmayı başaran Mehmet Fırat Pürselim, toplumsal sorunlara değindiği anlatılarda yaralarımızı deşiyor.
Etkileyici, sarsıcı öykülerin bulunduğu kitapta “Balık Atlası” benim en beğendiğim öyküydü. Öyküde işten atılan bir adamın çıkmazı kitaplarla, sevilen yazarlarla mevsimlere göre ortaya çıkan balıklarla anlatılıyor.
“Okaliptusun Ruhu’’ nda kahramanın hayatına giren tüm kadınlar, aşık olduğu tek kadın Maria oluveriyor.
Milano’dan yola çıkıp birçok ülkeden geçen ve sonunda Türkiye’de katledilen kadının öyküsü “Barış’ın Gelini Pippa” birileri adına bizi utandırıyor.
“Kadınlarına, çocuklarına, erkeklerine, köpeklerine, kedilerine, ağaçlarına, derelerine, denizlerine, çöllerine, dağlarına, taşlarına, topraklarına acımayan bu coğrafya; bana da, barış gelinine de acımadı.”
Akılsız Sokrates; kederiyle, nüktesiyle, umuduyla, tükenişiyle, kötülüğü düstur edinenle, iyiliği bulmaya çalışanla, unutmak istediklerimizle, hiç unutamadıklarımızla
yenenle, yenilenle, sıkıştığı yerden çıkamayışımızın öyküsü. Okuyunuz efendim.