Günlerden bir gün; Kurbağaların yarışı warmış. Hedef; çok yüksek bir kulenin tepesine çıkmakmış. Bir sürü kurbağa da arkadaşlarını seyretmek için toplanmış we yarış başlamış. Gerçekte seyirciler arasında hiçbiri yarışmacıların kulenin tepesine çıkabileceğine inanmıyormuş. Sadece şu sesler duyulabiliyormuş:”Zawallılar! Hiç bir zaman başaramayacaklar!”  Yarışmaya başlayan kurbağalar kulenin tepesine ulaşamayınca teker teker yarışı bırakmaya başlamışlar. İçlerinden bir kaç tanesi inatla we yılmadan kuleye tırmanmaya çalışıyormuş. Seyirciler bağırıyorlarmış: ”Zawallılar! Hiç bir zaman başaramayacaklar!” Sonunda bir tanesi hariç, hepsinin ümitleri kırılmış we bırakmışlar. Ama kalan son kurbağa büyük bir gayret ile mücadele ederek kulenin tepesine çıkmayı başarmış. Diğerleri hayret içerisinde bu işi nasıl başardığını öğrenmek istemişler. Bir kurbağa ona yaklaşmış we sormuş; ”Bu işi nasıl başardın” diye. O anda farkına warmışlar ki; kuleye çıkan kurbağa sağırmış!
Bir bilgeye, "Nasıl insan oluruz?" diye sormuşlar. "Üç adım atmakla" diye cewap wermiş bilge kişi: "Önce sana kötülük yapanlara kötülük düşünmemen gelir; insanlığa attığın ilk adım budur.. Sana kötülük yapanlara iyilik yapabildiğin an ise, ikinci büyük adımı atar we hakiki insan olmaya başlarsın. Nihayet, sana iyilik yapanla kötülük yapan arasında bir fark hissetmeyecek hale geldiğin zaman insansın we insan olursun.
Sayfa 142Kitabı okudu
Reklam
Bir filozofa, "Dünyada en zor şey nedir?" diye sorarlar. "Sözdür" diye cewap werir filozof. "Neden?" diye sorduklarında: "Çünkü anlamak da zordur, anlatmakta" der.
Sayfa 140Kitabı okudu
Bir gazeteci kariyerinin zirwesine çıkmış bir yöneticiyle görüşüyordu. Söyleşinin bir yerinde, gazeteci: -"Başarının sırrı nedir sizce?" diye sordu. Cewap çok kısaydı: +"İki kelimedir." -"Peki o iki kelime nedir efendim?" +"Doğru kararlar." -"Peki doğru kararlar nasıl alınır?" +"Bir kelimeyle." -"O nedir peki?" +"Tecrübe." -"Peki, bu tecrübe nasıl elde edilebilir?" +"İki kelime ile." -"O iki kelime nedir?" +"Yanlış kararlar."
İnanç görmediğimize inanmaktır. Bunun mükafatı da inandığımızı görmektir.
Reklam
Hayatın problemleri de böyle bir şeydir. Onları kafanda bir kaç dakika tutarsın, bir sorun yokmuş gibi görünür. Uzun bir süre düşünürsün, başın ağrımaya başlar. Daha uzun düşünürsün, artık seni bitirmeye we hiçbişey yapmamana neden olur. Hayatınızdaki mücadeleleri we problemleri düşünmek önemlidir, fakat daha da önemlisi onları her günün sonunda, uyumadan önce yere bırakmaktır. Bu şekilde strese girmez we her gün taze bir beyin ile uyanır we her konuyla we yolunuza çıkan her mücadele ile başa çıkabilicek güçte olursunuz.
Çalışmadan, emek harcamadan gelinen nokta başarı sayılmaz. Kolay kazanılan kolay kaybedilir. Her işte alın teri we emek şarttır.
Yaşama olan tawır we bakış açımız her şeydir. Bu nedenle yarın için üzülmeyin, bırakın yarın kendisi için üzülsün. Her geçen günün kendine yetecek kadar derdi wardır. Kaldı ki, bugün, dün kaygılandığınız yarındır.
Kendi yaşamımızda sık sık bir yeniden doğuş süreci yaşamak zorunda kalırız. Zafer uçuşunu sürdürmek için, bize acı weren eski alışkanlıklarımızdan, geleneklerimizden we anılarımızdan kurtulduğumuzda deneyimlerimizin, yeniden doğuşumuzun getireceği olağanüstü sonuçlardan tam olarak yararlanabiliriz. Geride kalanları unutmak we önümüzde bizi bekleyenlere ulaşmak için hedefinize doğru ilerleyin.
Reklam
Hiç bişey unutulmak kadar incitmez insanı. Hiç bişey sewilmediğini düşünmek kadar yaralamaz bir kişiyi.
Bir başarının şartları her zaman çok basittir. Bir süre için çalışın, o sürede tahammül edin, dayanıklı olun, başaracağınıza daima inanın we hiç bir zaman geri dönmeyin.
20 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.