Dünya görüşümüzü kurulularımızda somutlaştırdık ve şimdide onların tutsaklarıyız. Fabrikalar, basın-yayın araçları hastane ler, yönetimler ve okullar, dünyayı görüş tarzımızı kontrol altına alacak şekilde paketlenmiş ürün ve hizmetler üretiyorlar. Biz -yani zenginler- ilerlemeyi bu kurumların büyümesi olarak algılıyoruz.