Günlük basın, radyo, televizyon gibi kitle iletişim araçları insanların zihni kapasitelerini artırarak bilgi sahibi olmalarını değil şartlanarak ve psikolojik tuzaklara düşerek çarpık bir zihniyet (fausse conscience) sahibi olmalarını kolaylaştırıyor.
İsmet ÖZEL,
İrtica Elden Gidiyor
12, 13 yaşındaki kız çocuğunun başörtüsü takması anne-babasının dayatması olarak değerlendirilirken, aynı ve hatta 5,6 yaşındaki çocukların bütün vücutlarını ortaya koyan kılık kıyafet giyinmeleri, bedenlerini zorlayacak sportif faaliyetlere dahil edilmeleri, sanat adı altında bazı bedensel açıdan zor faaliyetlere yönlendirilmeleri anne-baba dayatması olarak değerlendirilmemektedir. Elbette ki her iki durumda da çocuğun iradesi söz konusu değildir ve anne ve babanın tercihi devreye girmektedir. Ama birisinde anne-baba dini ve toplumsal değerleri referans alırken, diğerinde ise cinsiyetçi modem zihniyeti referans almaktadır. Aslında konunun özü ne çocukların cinsiyetlerine göre farklılaşması, ne de başın örtülüp-örtülmemesi meselesidir; problem gerçekleştirilen uygulamanın din adına mı yoksa paganist, cinsiyetçi, erotik, müşrik modern kültür adına mı yapıldığıdır.