200 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
7678 günde okudu
Veronika Ölmek İstiyor
"Paula Coelho' nun ustalığı, herkese seslenebilmesinden kaynaklanıyor. Sevecen, ama etkili bir öğretmen.Kitapları tüm dünyada 100 milyon satmış olan Coelho'nun şaşırdığı çekiciliğinin nedeni de bu olsa gerek. Veroniko her istediğine sahip görünen, renkli bir yaşam süren, yakışıklı erkeklerle gezip tozan, genç bir kadın olmasına karşın, mutlu değildir.Yaşaminda birşeylerin eksikliğini hissetmektedir.Başarisiz bir intihar girişiminin ardından, kendine geldiği zaman bir akıl hastanesindedir. Üstelik çok kısa ömrü kaldığını öğrenir.Zaten ölmek isteyen Veronika bu süreçte başka dünyaların insanlarını tanırken kendisinide keşfetmeye başlar. Paulo Coelho'nun ülkemize yakın bir coğrafyada Bosna ve Slovenya'da geçen 'Veronika ölmek istiyor' adlı romanı var oluşumuzun her dakikasına yaşam ile ölüm arasında bir seçim olarak yaklaşıyor.Toplumum alışılmış kalıplarının dışına çıkan, farklı düşünceleri yüzünden önyargıları göğüslemek zorunda kalan insanları anlatıyor Ve..... Yaşamındaki her şey hep aynıydı ve bir kez gençliği sona erdi mi her yokuş aşağı gideceği belliydi: Yaşlılık dönüşü olmayan izler bırakacak, hastalıklar birbirini kovalayacak, dostlar birer birer yok olacaktı. Yaşamını sürdürmekle hicbir şey kazanmayacaktı, tam tersine acı çekme olasılığı hep artacaktı. Farklılık temel felsefi olmuştu.Oysa siz farklı olmayı delilik sayıyorsunuz.
Veronika Ölmek İstiyor
Veronika Ölmek İstiyorPaulo Coelho · Can Yayınları · 201578,6bin okunma
Ayaktakımı korkusu mantıksız bir korku. Zengin ile fakirin arasında, sanki zenciler ile beyazlar gibi iki farklı ırklarmışçasına, esrarengiz, temel bir farklılık yattığı görüşüne dayanıyor. Oysa gerçekte böyle bir farklılık yok. Zengin ve fakir toplulukları sadece gelir oranlarıyla ayrışıyor, başka hiçbir şeyle değil; sıradan bir milyoner sadece yeni bir takım elbise giymiş sıradan bir bulaşıkçıdır. Yer değiştirip "o piti piti" yap, bakalım hangisi adalet hangisi hırsız? Yoksullarla eşit şartlarda bir arada bulunmuş herkes bunun gayet iyi farkındadır.
Sayfa 242 - Can YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Evrensel olarak kabul edilmiş bir haklılık ve adalet kavramı yok. Einstein' in zaman ve mekanın göreceliğini gösterdiği gibi haklılığın da tartışılmaz bir göreceliği vardır. Einstein, tüm evrende standart olarak kabul edilen " mutlak bir zaman" olmadığını ifade etmiştir, ki bu deneysel olarak da kanıtlanmıştır. Zamanın hızlı veya yavaş geçmesi, gözlemcinin bakış açısına göre değişir. Benzer olarak, " mutlak haklılık/ adalet" yoktur. " Haklılık" gözlemciye bağlıdır ve biri için haklı gözüken şey diğerine haksız gözükebilir. Hatta, bir kültürde kabul edilmiş toplumsal kurallar ve ahlaki sınırlamalar başka bir kültürde farklılık gösterebilir. Durumun böyle olmadığını iddia edebilirsiniz ve bireysel ahlaki sisteminizin evrensel olduğunda ısrar edebilirsiniz, ama öyle değil işte!
Sayfa 172Kitabı okudu
Bu kitaba eklediğim notlarla göstermeye çalıştım ki, okuma insanların en bilgesiyle bile olsa, bir konuşmaya indirgenemez; bir kitapla bir dost arasındaki asıl farklılık, bilgeliklerinin büyüklüğündeki farklılık değil, onlarla iletişim kurma biçimidir; okuma, konuşmanın tersine, yalnızlığımızı sürdürürken, yani yalnızken sahip olunan ve konuşunca çabucak dağılan entelektüel güçten yararlanmaya devam ederek, esinlere açık olmaya ve zekanın kendi kendisi üzerindeki çalışmasını bütünüyle verimli kılmaya devam ederek, her birimizin önceden iletilmiş bir başka düşünceyi edinmesidir.
Sayfa 30
Hoşgörü Sapiens'in baskın özelliklerinden biri değildir. Modern zamanlarda bile ten rengindeki, lehçe veya dindeki bir farklılık bir grup Sapiens'in başka bir grubu yok etmeye çalışmasına sebep olabiliyor.
Sayfa 30 - KolektifKitabı okudu
_Pişmanlık da, mutluluk da Cenab-ı Hakk'ın tecellilerini hissediş biçimlerindendir. Her esma'nın ayrı bir rahmeti ve tadı vardır. Rahman isminin başka, Kahhar isminin başka, Müntakim isminin ki başka türlüdür._ *Piyanonun tuşlarından çıkan sesler farklı olsa da, piyanonun iyi tuşu, kötü tuşu yoktur.* _Varlıkta kötülük yoktur, farklılık vardır.Cenab-ı Hak Sani'dir. Biz de onun sanat eserleriyiz.O halde hayatımız ve bedenimiz üzerinde farklı notaları çalan O'dur._
Reklam
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.