"Sana buraya bazı şeyler koyuyorum. Yol boyunca aklında olsun. lazım olursa açar okursun. Olmazsa da olsun, bir zararı yok, burada dursun."
Birhan Keskin, fakir kene
"Sabahları kitap mürekkebinin kokusunu içime çekmeyi severim."
"Düşünce ve yazıda özgür olmak isterim, dünya davranışımızı yeterince sınırlıyor."
Wolfgang Van Goethe
______
Osman Şahin'in okuduğum ikinci kitabı oldu. İlki otobiyografik öğelerin ağırlıkta olduğu Kolları Bağlı Doğanlar kitabıydı. Selam Ateşleri- Ay Bazen Mavidir kitabında birbirine yer yer tema, konu veya ele alınan duygu
Albert Caraco uzun zamandır dikkatimi çeken bir yazardı. Basılı okuduklarımla birlikte telefondan da okuduğum bazı kitaplar var. Sayfa sayısı 32 olunca, hemen e-kitap olarak başladım. İyi ki de okumuşum.
Yazarda hissettiğim en kuvvetli duygu yabancılaşmaydı. Hüznünde dahi, sanki bir başkasından bahseder bir sakinlik ve kayıtsızlık vardı. Misal,
İyi olmak ya da olmaya çalışmak bir neden aramak, neden bulamamak ve sessiz gidişler; "neden giderler?" Cevabı bilinse dahi kişinin gururuna yediremeyeceği zor bir soru!
Ve halen bu sorudan sonra iyi kalabiliyorsa insan. Kafasındaki milyon soruyu bir kenara itip uzaklaşmak istiyorsa insan. İşte düşünmenin zamanı gelmiştir. Çünkü insan her ne olursa olsun. Tutunmak ister. Hayata yaşama ve yeniden başlamalara...
O zor soruya mı ne olur. Bunu sormamış sayın kimininize göre zamanla, kiminize göre başka etkenlerle cevaplanamayan bu soru unutulmaya yüz tutmanın adıdır. Bu da geçer bunu da unutursun dediğiniz her soru bu zor sorulara dahildir. Çözülemeyen bu soru bir sır olarak geçmişe gömülecek. Zor sorulara inat hayat yeni sayfalar açmaya değiyor çünkü....
Gurur kısmına gelince. İnsan çoğu zaman satırların içindeki gizli özne olarak kalmayı tercih eder. O beni bir türlü yakıştıramıyor kendine işte gurur budur. Oysa cümlelerin gizli öznesi konumundaki insan ne kadar da gizlenmeye çalışsa da o gurur dediği şeyin dışardan görünemeyeceği bir şey sanarsa da aslında bilir ki kendisi kendine biraz mahcuptur. Ve kendisine yakıştıramadığı gurur karşısında hep biraz eziktir. Yine de tüm gurur unsurlu olaylar karşısında biraz cesaretlidir insan bilir ki gurur yaptığı şey aslında onu ileriye taşımayacaktır. Bu nedenle ilerlemek için gururunu da ezip geçmeyi bilmiyordur insan....
Bunun gibi daha fazla yazı için blogsitemi Ziyaret edebilirsiniz. heft-reng.blogspot.com
Sitede beni yakından tanıyanlar az çok bilir, tarihi yaşanmışlıklardan dolayı Arap halkına karşı genelde olumsuz gözle bakmışımdır. O yüzden baştan belirteyim incelemedeki yorumlarım objektif yönde olmayacaktır, ama bu durum kitap hakkında doğru bilgi vermeme engel değildir.
Kitabın yazarı Arap bir gazetecidir. Yazar, genel anlamda objektif
KİTABI OKUMAM AMA NEYMİŞ MERAK ETTİM DİYORSANIZ DOĞRU YERDESİNİZ!
Kişisel gelişim kitabı okumayı sevmiyorum. Ancak ismi ilgimi çekerse o zaman durum farklı ve bu da ismi yüzünden okuma ihtiyacı hissettiğim kitaplardan biri. Kitabı ilk olarak 2 ay önce gördüm (allah bilir nerede gördüm…) ve arka kapak yazısını okuyunca bir şans vereyim dedim. Adı
Ebubekir Sifil hocanın kaleminden (İnkişâf Dergisi, Ekim 2009) enfes bir yazı:
- Modern zamanların modası hiç geçmeyen temel tartışma konularından birisi taklid meselesi. Kimilerinin, "bilgi çağı"na yakıştıramadığı için –kıvırcık saçlarını düzleştirmek uğruna kendisine en olmaz işkenceleri reva gören zenciler misali– "kendinden
Cehennem Acı Çektiğimiz Yer Değil Acı Çektiğimizi Kimsenin Bilmediği Yerdir...
Hallac-ı Mansur'u anlatan bu kitabı yayıma hazırlayan Mesud Topal; hem büyük alimin hayatını ve felsefesini anlatmış, hem ondan alıntılar kullanmış, hem de kendi söylemleri ile eşsiz güzellikte bir eser meydana getirmiş.
Hallac-ı Mansur kimdir?
Hallac-ı Mansur IX.