Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
“Herkesin acısı kendisine göre çok büyük ve herkes başkasının acısına aynı büyüklükte duyarsız.”
Sayfa 18
Hadi bir kez olsun sabah akşama evriliyor diye hayranı olduğumuz şu dünyanın bir parçası gibi davranıp dürüst olalım. Kaçımızın çektiği acı kaçımızın umurunda? İç sesini dışardan dinleyen birine küçümseyen bakışlar fırlatmaktan çekinmiyorsunuz. Oysa acısı ne kadar da size benziyor değil mi? Bu yüzden kaçıyorsunuz işte, bir kez olsun geri çevrilmediğiniz bir kapıyı görmek sizi nasıl da korkutuyor. Çünkü bir başkasının kalbine açılan davetkâr bir kapı görmek korkutuyor sizi. İçerisi korkutuyor.
Reklam
Başkasının Acısı
Belki de hikâyemizin kalbine geldik. Başkasının acısını, aşkını anlamak ne kadar mümkündür? Bizden daha derin acılar, yokluklar, eziklikler içinde yaşayanları ne kadar anlayabiliriz?
Sayfa 238 - YKYKitabı okudu
27. Bölüm
Bu dünyada herkesin bir acısı vardı, nasıl veya nasıl olduğu önemli değildi. Herkesin acısı kendisine göre küçük ya da büyüktü, kimsenin bir başkasının acısıyla dalga geçmek gibi de bir hakkı yoktu. Birinin acısını dindirebilmek amacıyla bir başkasının acını örnek verip, 'Beterin beteri var,' demek de anlamsız ve de saçmaydı, çünkü biz ne dersek diyelim, o kişinin acısı dinmeyecekti. Acıyı ne dindirebilirdi bilmiyorum, fakat umudun ve de zamanının bu yolda katkısı olduğundan neredeyse emindim.
Sayfa 387 - Nehir AksoyKitabı okudu
Eğer insan yüreği bir başkasının acısı karşısında ilgisiz kalabiliyorsa, her şeyi bitmiş demektir.
Sayfa 29 - Ötüken YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Ve aynı şekilde , mitoloji aşırı erdemli insanı en büyük kahraman saymaz. ... Erdem , ben-merkezli egoyu bastırır ve kişi üstünde merkezlenmeyi olası kılar; fakat bu başarıldığında , bizim egomuzun ya da başkasının egosunun acısı ya da hazzı , kötü huyu ya da erdemi ne olacaktır?
Sayfa 48 - İthaki YayınlarıKitabı okudu
Herkesin acısı kendisine çok büyük ve herkes başkasının acısına aynı büyüklükte duyarsız.
Sayfa 18
Var olmak, bir başkasının acısı olmaktır.
Sayfa 164 - Pegasus Yayınları
17 Haziran 2017 ‘belki’ sözcüğünün ‘kesinlikle’ anlamına geleceğini, bundan dolayı da onlara umudun ancak ufak parçalar halinde sunulabileceğini, aksi takdirde iyimserliklerinde aşırıya kaçacaklarını ve delice şeyler yapmaya başlayacaklarını bilemezdiniz ki. Ama siz onlara gökyüzündeki yıldızları ve ayı vaat ettiniz, onlar
953 öğeden 931 ile 945 arasındakiler gösteriliyor.