Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Düşünüyorum: Bir insanın bir başka insan üzerindeki hakkı ne kadardır, nereye kadardır? Bir insan, bir başka insanın tüm varlığı üzerinde, yani bedeni, ruhu, aklı, kalbi, vicdanı, hayalleri, umutları ve emelleri üzerinde hak iddia edebilir mi? Bunlar bir nesneymiş gibi, kim olursa olsun, bir başkasının mülkiyet konusu olabilir mi? Üstelik her insanın içinde birçok kişi, birçok kimlik var. Hepsini birden kim mülkiyetine geçirebilir?
- İnsan, beş vasfı taşıyorsa insandır. Bir, vicdanı ölmemişse, iki acıma duygusu varsa, üç adaletli olabiliyorsa, dört kendisini başkasının yerine koyabilecek yetisi varsa. Beşinciyi sen bul.
Sayfa 57
Reklam
REZİL RÜSVA KEPAZE OLAYLAR SİLSİLESİ
Bu zamana kadar cinayet işlemediysem ne mutlu, Bakıyorum israfı bal eden çok, Başkasının israfını yiyen bol. Deli oluyorum birini vurmak üzere, Akşamı getirdim çok şükür. Ömrüm biraz daha tükenmek üzere, Kibirimi yuta yuta kilo aldım.
308 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
6 günde okudu
“Mutlak seveceksin beni, bundan kaçamazsın”
Hüseyin Nihal Atsız
Hüseyin Nihal Atsız
’ı, insanların onun hakkında eleştirilerini duyduğum için eserlerinden uzak dururdum. Ama bu eseri okuduktan sonra bu ön yargının tamamen boş olduğu kanısına vardım. Atsız gerçekten bu eseri çok güzel yazmış.Okurken hiç ama hiç sıkılmadım. Hatta biraz abartmış olmak istemem ama bir günde
Ruh Adam
Ruh AdamHüseyin Nihal Atsız · Ötüken Neşriyat · 202126,7bin okunma
İnsan başkasının değil, kendi vicdanı ile yaşamalı.
Sayfa 136 - İş BankasıKitabı okudu
İnsan başkasının değil, kendi vicdanı ile yaşamalı.
Sayfa 136Kitabı okudu
Reklam
Şeriatte Eşitsizliğin ve Kadını Dövmenin Kutsallaştırılması
Serkeşlik etmelerinden endişelendiğiniz kadınlara öğüt verin, yataklarında onları yalnız bırakın, nihayet dövün. Size itaat ediyorlarsa aleyhlerine yol aramayın"(Nisa-34) denilir. Bu eşitsizlik vicdanı, efendi köle ayırımının meşru kabulünde de kendini ayrıntılandırır. Nitekim Nahl-75'te; "Allah hiçbir şeye gücü yetmeyen ve başkasının malı olan bir köle ile kendisine verdiğimiz güzel nimetlerden gizlice ve açıkça sarf eden kimseyi misal gösterir; hiç bunlar eşit olur mu?" diyerek çağdaş vicdani değerlerden ne kadar uzak olduğunu ortaya koyar.
355 syf.
10/10 puan verdi
·
15 günde okudu
BÜLBÜLÜ ÖLDÜRMEK/HARPER LEE "Bülbülü öldürmek günahtır. Çünkü bülbül yaratılışından ötürü bülbüldür, kendisi bülbül olarak seçemez. Onun ızdırari kaderinde zaten bülbül olmak vardır ve bundan dolayı da suçlu olarak gösterilmemelidir." Amerika’nın güneyinde Maycomb adlı küçük bir mahallede damgalanan, ırkı yüzünden ayrımcılığa uğrayan
Bülbülü Öldürmek
Bülbülü ÖldürmekHarper Lee · Sel Yayınları · 201471,7bin okunma
''Sağlığın yerine İvan, -dedi,- dilediğin gibi gezip tozuyorsun; bense yıllardır sobanın üzerinde yatıyorum diye her şeyi sadece senin gördüğünü, benim hiçbir şey bilmediğimi sanıyorsun. Hayır oğlum, bir şey gördüğün yok; kin senin gözlerini kör etmiş. Hep başkasının günahını görüyor, kendininkini kulak ardı ediyorsun. Ne diyordun? O
İnsanları bir noktaya kadar, kalbinizi son noktaya kadar dinleyin... Unutmayın ki kiminin vicdanı kendi başını, kiminin vicdansızlığı da başkasının başını yakar.
Reklam
"Sadece vicdanı vardı."
eğer maksat halkın gözünde mevki ve makam sahibi olmaksa, onların kalpleri başkasının elindedir. Vallahi çok namaz kılan, çok oruç tutan, çok susan, nefsi ve elbisesi hususunda mütevazı olan birinden kalplerin hoşlanmadığını gördüm. Onun insanların nazarındaki mertebesi böyle değildi. Değerli elbiseler giyen, pek fazla nafile ibadeti olmayan ve tevazu göstermeyen birini sevmeye kalplerin hızla atıldığını gördüm. Bunun sebebini iyice düşündüğümde gördüğüm gönül ve vicdandı. Tıpkı Enes b. Mâlik hakkında söylenen şu söz gibi: “Onun çok fazla namazı ve orucu yoktu. Onun sadece vicdanı vardı."
Vicdan denen şey herkeste aynı değildir. Kimi insanda doğuştan çok katıdır vicdan. Yanlış yapmasına, başkasının hakkını yemesine izin vermez vicdanı. Sanki hiç uyumayan, sürekli nöbet tutan polisler vardır bu insanların içinde. Kendilerine haksızlık eder, kendi duygularını hiçe sayar ama başkalarına asla haksızlık etmez, edemez bu insanlar.
Sayfa 131Kitabı okudu
Vicdanın sesi
İnsan başkasının değil, kendi vicdanı ile yaşamalı.
Çok acı
Kararın verilmesi için delile gerek yoktu. Sanıkların avukat tutmaları çok nadir bir durumdu, zaten ne buna vakit vardı ne de bu gorevı üstlenmeyecesaretli avukatlar. Kararlar hakimierin vicdani kanaatine göre verilirdi ve temyiz edllemedi. Verilen cezalar (ve infazlar) derhal infaz edilirdi. Kararlar o kadar acele ile alınır ve yerine getirilirdi ki, yanlışlıkla başkasının yerine idam edilenler olurdu
404 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.