Themis heykeli/ Adalet Tanrıçası/ Adalet Ana
Themis, Yunan mitolojisinde Uranüs ve Gaia'nın kızı olan adalet ve düzen tanrıçasıdır. İlahi adaletin tecessümüdür. Zeus'un Metis'ten sonraki ikinci karısıdır. Babaları Zeus olan, Horae ve Moirae'nin annesidir.
Kendisi öfkeli veya cezalandırıcı değildir. Ona yeteri kadar saygı gösterilmediğinde veya adaletsizlik yapıldığında, o sessiz kalır ve onun yerine Nemesis gerekli karşılığı, cezayı verir. Themis, aynı zamanda kâhindir, kehânet gücü vardır, kehânet yeri olan Delphi tapınağını o inşa etmiştir.
“Kılıç” adaletin verdiği cezaların caydırıcılığını ve gücünü, “Terazi” adaleti ve bunun dengeli bir şekilde dağıtılmasını simgeler. Aslında evli olmasına rağmen heykelde bakire olduğu ifade edilir. “Kadın” ve “Bakire” olması bağımsızlığı ifade eder. Ayrıca kadının gözü bağlıdır. Bu da tarafsızlığını simgeler. Hukukun evrensel ilkelerini simgesel olarak taşıdığı için Themis heykeli adaleti ifade etmektedir. Themis heykellerinde ayağının alt kısmında yer alan kalın bir kitap görürüz. Ayrıca bacağına tamamen dolanmış bir yılan objesi de gözümüze çarpar. Kitap, Themis’in adalete dayanak oluştururken kurallardan faydalandığını ifade eder. Yılan ise olumsuz durumları betimler ve Themis bu yılanın başını kitabın üzerinde ayağıyla ezer.
Kassam Tugayları Askeri Sözcüsü
Ebu Ubeyde
Siyonist düşman, bugün Gazze Şeridi'nin kuzeyinde ateşkes anlaşmasını açık bir şekilde ihlal etmesi sonucunda Mücahidlerimiz ateşkes şartlarına bağlı kalarak sürece müdahele etmiş ve sahada bazı sürtüşmeler meydana gelmiştir. İnsani Diplomasi müzakerelerinde arabulucu taraflara, Siyonist İsrail'in anlaşmada yer alan tüm şartlara bağlı kalması konusunda baskı yapma çağrısında bulunuyoruz.
"Ancak, görünüşe göre, gelişimin artması ve yoğunlaşması, özgürsüzlüğün artması ve yoğunlaşması ile bağıntılıdır. Endüstriyel uygarlık dünyasının her yerinde, insanın insana tahakkümü, giderek yayılmakta ve etkinleşmektedir. Ve bu eğilim, gelişim yolundaki geçici ve rastlantısal bir gerileyişe de benzememektedir. Toplama kampları, kitle katliamları, dünya savaşları ve atom bombaları «yeniden barbarlığa dönüş» değil; modern bilimin, modern teknolojinin ve modern tahakkümün başarılarının baskı altına alınmamış gereklilikleridir. Ve insanın insana bağlanması ve de insanın insanı yok etmesinin en etken biçimi, insanlığın maddî ve entellektüel yeteneklerinin gerçekten özgür bir dünya yaratmaya yeterli olduğu, uygarlığın doruk noktasında oluşur."
orta çağ skolastik öğretilerinin ironik eleştirisi konumundaki deliliğe övgü'de, cehaletle bilgelik arasındaki mücadelede iki önemli konu vardır. bunlardan ilki yüceltilmiş rasyonel davranışların esaretinden kurtulup hümanizma gereği çocuksuluğa ve saflığa ulaşmaktır. diğeri ise orta çağ entelektüellerinin, din görevlilerinin, soyluların, yani okuma-yazma bilme lüksünü elinde tutan sınıfın halk üzerinde yarattığı baskı ve zorbalığın, içi kof bilgeliğin yıkılmasıdır.
Deliliğe ÖvgüDesiderius Erasmus · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202110,7bin okunma
Siyasal ortam, terör, baskı desen alabildiğine, çorba! DİSK genel grev kararı almış! Başkaca ne ses, ne nefes millette! Boş koyun bakışlarıyla sürüklenip gidiyor! Ecevit efendi de aklınca muhalefet yapıyor kuzu kuzu.
Uzun özgürlük arayışı, geleneksel otokrasilerden tutun da sadece baskı ve beyin yıkama aygıtları modern olan yeni tarz diktatörlüklere kadar, bir dizi süfli tiranlık bırakmıştır.