Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Batı Trakya'nın Yunanlılar tarafından işgali 14 Mayıs 1920'de başladı. İtilaf Devletlerinin yardımıyla Yunan kuvvetleri kısa bir sürede Batı Trakya'yı işgal etti. Yunan işgali, Batı Trakya Türklerini ayrı bir hükümet kurmaya yöneltti. 25 Mayıs 1920'de Gümülcine'nin Hemetli (Organi) nahiyesinde "Batı Trakya Hükümeti" adıyla kurulan yeni hükümetin reisliğini Peştreli Tevfik Bey, genelkurmay başkanlığını ise Yüzbaşı Fuat (Balkan) Bey yaptı. Batı Trakya Türk Hükümeti, 24 Temmuz 1923 tarihinde imzalanan Lozan Barış Antlaşması ile ortadan kalktı. Böylelikle farklı tarihlerde hükümet kurma girişimleri başarısız olan Batı Trakya Türkleri Yunanistan'a bağlandı.
Sayfa 8 - ATATÜRK ARAŞTIRMA MERKEZİ BAŞKANLIĞI YAYINLARIKitabı okudu
456 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Son Cüret
Yaklaşık olarak dört aydir kitaplığımda duran bir kitap. Elimi uzatıp defalarca geri çektiğim okumaya bir türlü cesaret edemediğim sayılı kitaplardandı. Aylar sonra elime alınca da bırakmak istemeyeceğim bir kitap oldu. Okurken duygusal olarak zorlandığım, bu kadarıda olmaz bunu da yapmamışlardır diye sayıkladığım bir kitaptı. Defalarca kez
Son Cüret
Son CüretYılmaz Özdil · Sia Kitap · 20202,946 okunma
Reklam
440 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
13 günde okudu
Samim Akgönül, Strasbourg Üniversitesi’nde 30 yılı aşkın süredir görev yapan ve özellikle azınlıklara ilişkin çalışmaları ile tanınan başarılı bir tarih ve siyaset bilimci. Kendisi ile tanışmam “Azınlıklar“ kitabı ile olmuştu. Türkiye Rumları’nın 1923-2007 dönemindeki hikayesini anlattığı “Türkiye Rumları“ çalışmasını da çok sevdim. Akgönül
Türkiye Rumları
Türkiye RumlarıSamim Akgönül · İletişim Yayıncılık · 20072 okunma
Zaferden bir gün önceki Türkiye’yi hatırlıyorum. Yunan ordusu bütün Batı Anadolu’da, Bursa’da, Trakya’da. İstanbul hükümeti, yenen devletlerin diktasına boyun eğmiş. Eğer İs­tanbul barışı olursa, Venizelos Anadolu Rumları ile Batı Ana­ dolu Türklerini değiştirecek. Şimdi İzmir, Selânik kadar bir Yunan şehri olacaktı. İstanbul milletlerarası bir nitelikte ka­lacaktı. Çoktan bu şehirde azınlıkta olacaktık. Bir defa ne çarşılarda, ne bankalarda, ne ithalât ihracatta Türk’ün payı olmıyacaktı. Doğu’da Ermenistan kurulmuş olacaktı. Kapitülas­yonlar yürürlükte kalacaktı. Türk toplumu medreselerin eğitimine bırakılacaktı. Kadın köleliği devam edecekti. Anadolu ve Trakya çarşıları hıristiyan azınlıkların elinde bulunacaktı. Hıristiyan azınlıkların refahı durmadan artacak ve Kürde, Çerkeze, Şiiye, Sünniye parçala­ nan Türklerin yoksulluğu gittikçe çoğalacaktı. Çünkü biz Arap ülkeleri gibi, bir bütün olamıyacaktık.
Sayfa 134
Bulgarlarla yapılan antlaşma Osmanlı hükümeti için Edir­ne' nin Türk toprağı olduğunun kanıtı olmasına rağmen Batı Trakya Türkleri için yeni zulümlerin başlangıcı anlamını taşıyordu. Süleyman'ın Ordusu, Batı Trakya'dan çekildikten sonra bir daha adalet o topraklara uğramadı.
Sayfa 185Kitabı okudu
Anadolu'ya şimdi Türkiye'den işgal masrafı isteyen efendilerinin emri ve müsaadesiyle saldıran Yunanlıların yaptıkları tahribat bahsinde ise, en ibret verici olan, Yunan Başmurahhası ve Anadolu saldırısının baş teşkilâtçısı Venizelos'un birinci komisyonun I numaralı zabıtnamesinde yer alan şu sözlerdir: "Yunanistan, sadık
Sayfa 116 - Remzi kitabeviKitabı okudu
Reklam
Trakya denilen topraklar, Batı Trakya ve Doğu Trakya olmak üzere ikiye ayrılır. Batı Trakya, Meriç'in batısında, Ege Denizi ile Rodop Dağları arasında kalan ve batıda Mesta Karasu nehrinde Makedonya ile sınırlanan topraklardır. Gümülcüne, İskeçe, Dedeağaç, Ferecik bölgeleri buraya dahildir. Lozan Konferansı sırasında Batı Trakya'da nüfusun ezici çoğunluğu Türk'tü. Fakat ne var ki bu topraklar, daha Balkan Harbinde bizden alınmıştı. Gerçi zaferden sonra Batı Trakya'ya giren bazı çete örgütleri orada "Garbi Trakya Hükümeti" şeklinde mahalli bir teşkilatlanmaya da girişmişlerdi. Fakat başarı sağlanamadı. Lozan'da karşı taraf, Batı Trakya'nın Balkan Harbi ile meydana gelen sınırları üstünde tartışma kabul etmediler. Gene Batı Trakya'nın, Meriç nehrinin hemen batısını takip eden bir kısmı ile eski kısmın Dimtoka kazası vardı ki, Almanlar, Birinci Dünya Harbine katılması için bu parçayı Bulgaristan'a peşkeş çekmişlerdi. Türk Murahhas Heyeti Lozan'da bu parça üstünde direndi. Batı Trakya'da 1913 sınırının iadesini ve Bulgarlara peşkeş çekilen ve o sıralarda Yunanlıların işgali altında bulunan toprakları istediler. Bunda da olumlu netice alınamadı.
Sayfa 106 - Remzi kitabeviKitabı okudu
1913’te kurulan ve dağılan Batı Trakya Türk Hükümeti sancağı.
Falih Rıfkı Atay
_Çocukluğumuzda Türk, kaba ve yabani demekti. İslam ümmetinden, Osmanlı idik. Vatan sözü yasaktı. Padişahın kulları idik. Okul çıkışında ’Padişahım çok yaşa’ diye bağırırdık. Arap’a Arap, Arnavut’a Arnavut, Rum’a Rum, fakat kendimize Osmanlı derdik. Bütün ekonomi, bütün iç ve dış ticaret, bakkallara kadar çarşılarımız, kadrolarında bir tek Türk
_Atatürk_ İktisat, ingiliz'in çekilmesi, Lenin, Şapka...
_İzmir İktisat Kongresi Açış Söylevi -1923_ _Ekonomi demek, her şey demektir. Yaşamak için, mutlu olmak için, insan varlığı için ne gerekse onların tamamı demektir. Efendiler, tarih, milletlerin yükselme ve düşmesi sebeplerini ararken birçok siyasî, askerî, sosyal nedenler bulmakta ve saymaktadır. Fakat bir milletin doğrudan doğruya hayatıyla,
Reklam
_Türkler, hür ve bağımsızdırlar. Gururları çok yüksektir. Gururludurlar fakat asilzadelik taslamazlar. Türklerin karakterinde büyük tezatlara rastlanır. Hem sert ve dik başlı hem de yumuşak ve sabırlıdır. Yırtıcılığı İskitlerden, yumuşaklığı da Yunan'dan almışlardır. Fetihçi ve cahil olduklarından bütün uluslara tepeden bakarlar. Aralarında
71 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.