TOPLUMUN AHLAKA AYKIRI SAYDIĞI KİTAPLAR, TOPLUMA KENDİ AYIBINI GÖSTEREN KİTAPLARDIR..
Hedonist yaşam tarzı, estetiğe ve zevke düşkünlüğü ile döneminin en zeki ve entellektüel sanatçılarından biri olan Oscar wilde, katı ve muhafazakar bir devir olan Viktorya çağı ingilteresinde öyle bir kitap yayınladı ki, üzerinde güneş batmayan imparatorluktaki
“Eğer bir çömlek seviyorsan, çömlek sevdiğini itiraf et. Günün birinde kırıldığı zaman, ne yapayım bu bir çömlekti, kırılacağını zaten biliyordum, diyebilesin.”
İnsan olmak, defalarca doğup defalarca ölmek demek.
Gözlerimizde incecik bir vicdan sızısıyla, hayatı avuçlarımızda tutmak isterken, elimizde ufalan ; narin, kelebek tozuna benzer umutlar, cam kırıklarına dönüşüyor. Önce hiç acımayan ama kestiği yerden sürekli kanayan yaralar bunlar..
Bir nefretin girdabında, bir sevginin yakıcı ateşinde,
Ey vefasız!
Üç beş günlük dostlar bulmakla, yüzünü eski dostlarından döndürdün. Çocukluğunu oyunla, gençliğini habersizlikle, ihtiyarlığını da dermansızlıkla geçirdin; söyle, sana bu işten ne kar kaldı?
Oğuzcan’dan Dörtlüklerin Var Oluşları: Yüz Yıl Yanarım Yanmayı Öğrendimse
Dörtlükler, şiir dilinin anlam ve biçim itibariyle birbirini tamamlayıp bütünlük sağlamasıdır. Dört satırlık şiir birimidir. Varlığında var olan bir duygu, his ve iletişim aracıdır. Türk şiir dünyasında da en çok kullanılan dörtlükler olmuştur. Divan ü Lügat-it-Türk’teki
Herkesin belirli dönemleri olur. Gerçekten dibi gördüm dediği, umudu kestiği. İşte o anlarda gerçek olan her şeyi buluyoruz bence. Gerçek dost, gerçek sevgi kimse üzüntüden ölmüyor belki ama o eşikte hayatından çıkardığın insanlar senin yeniden doğuşun oluyor sanki.Bazı hislerin anlatılır yanı yoktur. İnsanın içinde yaşayarak ayağa kalkmayı
O gün bir kanlı şafak, gökten üflenen ateş;
Birden, dağın sırtında atlılar belirecek.
Atlılar put şehrine gediklerden girecek;
Bir şehir ki, orada insan ayak üstü leş.
Yalnız iman ve fikir; ne sevgili ne kardeş;
Bir akıl gelecek ki, akıllar delirecek.
Ve bir devrim, evvela devrimi devirecek.
Her şey birbirine denk, her şey birbirine eş.
Fertle toplum arası kalkacak artık güreş;
Herkes tek tek sırtına toplumu bindirecek.
Gökler iki şakkolmuş haberi bildirecek.
Müjdeler olsun size; doğdu batmayan güneş!
Gün gelecek Ahmet Necip Fazıl Kısaküreğin bu satırları herkese daha anlamlı gelecek
Kadın..
Maalesef bugünlerde, yaşadığımız ataerkil toplumun içinde sinip kalmış, şiddet görmüş, taciz edilmiş, kendisini aciz bir varlık hissedip intihar etmiş kadınlara rastlıyoruz. Ne acı.. Fakat tarihe damga vuran çok güçlü kadınlar da var feyz alınası. Bu kitapta sadece güçlü kadınlar değil, çıldırmış kadınlar, sadist kadınlar, çok zeki