günümüzün özeti !
Biliyor musunuz, diye ekledi, Bay Butler’a acıyorum. Doğru dürüst harcayamayacağı otuz bin dolar kazanmak için hayatını boşa harcamış. Niye mi, çünkü artık otuz bin dolar nakit verse bile çocukken on sente alabileceği şeyleri alamaz, mesela şeker, fıstık veya tiyatroda en üst balkondan bir bilet.
“ Biliyor musunuz,” diye ekledi, “ Bay Butler’a acıyorum. Doğru dürüst harcayamayacağı otuz bin dolar kazanmak için hayatını boşa harcamış. Niye mi, çünkü artık otuz bin dolar nakit verse bile çocukken on sente alabileceği şeyleri alamaz, mesela şeker, fıstık veya tiyatroda en üst balkondan bir bilet.”
Sayfa 84Kitabı okuyor
"Biliyor musunuz," diye ekledi, "Bay Butler'a acıyorum. Doğru dürüst harcayamayacağı otuz bin dolar kazanmak için hayatını boşa harcamış. Niye mi, çünkü artık otuz bin dolar nakit verse bile çocukken on sente alabileceği şeyleri alamaz, mesela şeker, fıstık veya tiyatroda en üst balkondan bir bilet."
Bay Butler için üzülüyorum. Bunu anlamayacak kadar gençmiş ama yılda otuz bin dolar uğruna açıkça kendini ziyan ederek hayattan mahrum kalmış. Çünkü artık bu otuz bin dolar, ki büyük para, çocukken bir kenara on sent ayırıp şeker veya fıstık alabileceği zamanı geri getiremez ya da tiyatroya gidip ucuz balkonlardaki koltuklardan birini alamaz.
"Size Bay Butler’ı anlatayım," dedi. "Önceleri ötekilere göre hiçbir üstünlüğü yoktu. Babası bankada veznedardı. Yıllarca çektikten sonra Arizona’da veremden öldü ve Bay Butler, Charles Butler, dünyada yapayalnız kaldı. Babası Avustralya’dan gelmişti ve California’da hiç akrabası yoktu. Bir matbaada işe girdi. Birçok kere kendi
Sayfa 82 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okuyor
“Biliyor musunuz, diye ekledi, Bay Butler’a acıyorum. Doğru dürüst harcayamayacağı otuz bin dolar kazanmak için hayatını boşa harcamış. Niye mi, çünkü artık otuz bin dolar nakit verse bile çocukken on sente alabileceği şeyleri alamaz, mesela şeker, fıstık veya tiyatroda en üst balkondan bir bilet.”
Biliyor musunuz, diye ekledi, Bay Butler’a acıyorum. Doğru dürüst harcayamayacağı otuz bin dolar kazanmak için hayatını boşa harcamış. Niye mi, çünkü artık otuz bin dolar nakit verse bile çocukken on sente alabileceği şeyleri alamaz, mesela şeker, fıstık veya tiyatroda en üst balkondan bir bilet.”
"Bay Butler'a acıyorum. Doğru dürüst harcayamayacağı otuz bin dolar kazanmak için hayatını boşa harcamış. Niye mi, çünkü artık otuz bin dolar nakit verse bile çocukken on sente alabileceği şeyleri alamaz, mesela şeker, fıstık veya tiyatroda en üst balkondan bir bilet."
Sayfa 84Kitabı okuyor
Zamanı, zamanında ve doğru yaşamak…
"Bay Butlera acıyorum. Doğru dürüst harcayamayacağı 30 bin dolar kazanmak için hayatını boşa harcamış. Niye mi, çünkü artık 30 bin dolar nakit verse bile çocukken on sente alabileceği şeyleri alamaz, mesela şeker, fıstık veya tiyatroda en üst balkondan bir bilet."
Sayfa 84Kitabı okudu
"Biliyor musunuz," diye ekledi, " Bay Butler'a acıyorum. Doğru dürüst harcayamayacağı otuz bin dolar kazanmak için hayatını boşa harcamış. Niye mi , çünkü artık otuz bin dolar nakit verse bile çocukken on sente alabileceği şeyleri alamaz,mesela şeker, fıstık veya tiyatroda en üst balkondan bir bilet ."
Sayfa 84Kitabı okudu
Fakat yolun ortası uzun ve zorludur,
Sayfa 377Kitabı okudu
Hiçbir kaza hasar almadan atlatılmaz.
Sayfa 360Kitabı okudu
Fakat eylem olmadan anlayış ve iyi niyet boş bir duygudan ibarettir.
Sayfa 150Kitabı okudu
David bir denizcinin hava durumuna bakış açısıyla kı yaslamaya başlamıştı bu durumu: İster kasırga kopsun isterse de yaprak kımıldamayacak kadar durgun olsun bu, katlanılması gereken ama kontrol edemeyeceğiniz bir şeydi. Önemli olan üstesinden gelmek, fırtınadan sağ salim çıkmaktı.
Sayfa 114Kitabı okudu
Evinin gizli bir köşesinde bir başına ağladığına ağladı
Sayfa 109Kitabı okudu