Güngörmez
"Hiç sevmem kışları" derdi. Neymiş üşürmüş de kalın giymek zorunda kalırmış. "Hahh" dedim içimden. "Yazın da, kışın da mahallenin en pejmürdesi sensin..." Bunları o zamanlarda çok yakın olup da sevemediğim, şimdilerdeyse rahmetli olan canım arkadaşıma söylerken yıl 1995 aralığın 17'siydi. Şimdiyse 2006 yazının
Ama çok güzel...
Bütün tabirlere caizim Beni teşbihlerin tamamı hatasız En malum şekliyle ilanım Uzun lafın kısası, çok yoruldum Allah'ım Bazen düşünüyorum da, çok düşünüyorum Aynı yerden kaç kez kırılır ki bir insan Evet, bende tahammül yok ama biliyorum Artık tahammülde de ben yokum Acaba diyorum Allah'ım, bıkmak da benden bıkmış mıdır? Ortanın da
Reklam
KÜÇÜK PRENS ASLINDA KİMDİ
Küçük Prensle ilgili kurguladığım bazı şeyleri paylaşmak istiyorum sizinle . Küçük Prens aslında psikolojik anlamda sorunları olan biri gibi hissediyorum bazen . Bana çok sevgi dolu masum bir çocukmuş da ailesi tarafından ihmal edilip günlerce odada yalnız ve aç bırakılarak büyütülmüş , bu nedenle de hastalıklı bir karaktere sahip yetişkin
Kaygımın kamçıları' -Nihan
Bir çırpıda bitirmek istediğim şeyler var.Söylemek istediğim çokça şey var. Cevabını merak ettiğim ama bir yandan deli gibi korktuğum o cevabın ellerinin boşluğundan beni iteceğinin kaygıları var. Ileriyi zaten göremiyorum geçmiş hepten hapsetmiş beni. Hiçliğin gıyabında düşünüyorum dolanıyorum öyle. Bir üzüntü orucu ayındayım sanki yıllardır.
Herkese merhaba sevgili okurlar.Bugün sizlere bir soru cevap postu hazırladım. Bir kitap seçip o kitap üzerinden aşağıdaki soruları cevaplandıracağım böylece hem kitap hakkında daha fazla bilgi edinmiş olursunuz ve ben de kitap hakkında notlar almış olurum. :) Soru 1:Öncelikle hangi kitabı seçtiğini yazarıyla birlikte söyler misin? Seçtiğim kitap
Karalama2
...?...?/1989... Kendini haddinden fazla duyumsadığı için acıya ve korkuyuda haddinden fazla duyarlı arkadaşım için, burası tam bir cehennemdi. Her şeyiyle farklıydı Ankara'dan. Çok kültürlü, birçok etnik gruptan oluşan, bu etnik grupların bir nevi kabileci bir tutumla diğerleriyle arasına sınırlar koyarak birbirinden ayrıştığı, etnik
Reklam
Mahvolmuş Bir Adamın Dürüstlüğü “Niçin yapmadığımı söyleyeyim ki?” “Çünkü suçsuz olma ihtimalin var ve insanlar seni savunuyor.” “Beni savunan insan kadar nefret eden de var, suçsuz olduğumu söylersem benim yalancı olduğumu düşünecekler. Benim için katil olmaktan daha büyük bir suçtur bu.” “Nasıl yani, yalan söylemek cinayet işlemekten daha
Bazen geçmişe dönüp bir bakıyorum Yaşadıklarıma, başımdan geçenlere Düşündükçe hayatın zıtlığı karşımda beliriyor. Bütün anılarım film şeridi gibi gözlerimin önünde sanki. Acı hatıralarım bende farklı bir şey bırakıyor. Tebessüm oluşturuyor yüzümde.. Geçmişte beni mutlu eden anılarım şimdilerde hüzün bırakıyor bana. Hele o anıların da bir fotoğrafı varsa baktıkça "ne güzel günlerdi" diyorum. Ama bazen de düşünüyorum geçmişe çok takılıp kalıyorum gibime geliyor. Bazen böyle zıtlık içinde oluyorum. Hatta gelecekle bile fazla meşgul oluyoruz. Oysa bir saniye sonrasına bile delilimiz yok...Bugün yok ki. O da gidiyor dün gibi. Saat saat, dakika dakika... O da kayıp gidiyor yavaş yavaş Var olan şuan, şimdi. Başka bir şey yok. Tolstoy'un dediği gibi; "Tek bir zaman var o da şimdi. Kudret sahibi olduğumuz yegane zaman bu"... Ân çok kıymetli Farkına varayım istiyorum
Öhöm öhöm... (hep bir topluluğa konuşma yapmak ve bu şekilde başlamak istemişimdir.) Biraz erken bir konuşma yapacağım çünküüü şu an aklıma geldi ve daha fazla düşünürsem korkup yazamayacağıma eminim. Ben Ebrar Bektaş, takipçilerimin çoğu biliyodur zafen. Günlerden 25 Ocak Perşembe 2024, saat 21 sularında bu konuşmayı sizlere yapsamda
RAGIP - 5
Ne yapayım bilmiyorum Yemin billah beynim duruyor Sağa gitsem çıkmaz sola gitsem daha beter Ümitsizlik gırtlağıma yapışıp namusuma göz dikerken Şu mavi gökyüzü benim gözümde boyanmış bir tavandan ibaret Birde kaç derece bilmem ama lambası var tepemde, kavuruyor Şu şiirler olmasa karşımda bir solukla bir yerlere yetişmeye çalışan insanlar suret
230 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.