360 syf.
10/10 puan verdi
·
Read in 38 days
Tozlu, acı ve haksızlık dolu, kıskançlık ve çaresizlik dolu, kendisi yahut çevresiyle çelişki içinde insanoğlu dolu, soğuk ve şiddetli ama aynı zamanda sıcak ve samimi Napoli sokaklarında yaşıyormuş gibi hissettim. Bazen dile getirmekten hatta düşünmekten bile utandığımız veya çekindiğimiz duyguların ve düşüncelerin, çevrenin konuşulmasını istemediği gerçeklerin bir kız çocuğu ağzından yaşandığı, öğrenildiği, sindirildiği ve çıplaklıkla dile getirildiği bir öykü. Öyle ki serinin ilk kitabı olan bu kitabı bitirdiğimde son satırlar bana fırtına öncesi bir sessizliği, hatta Lila'nın "sınırsızlanma" adı verdiği anın betimlemelerini anımsattı, hissettirdi. Etkileyici ve abartısız diliyle okuması çok zevkliydi. Kitabı okurken zamanla isimleri tanıyıp kim kimin nesiydi direkt hatırlamaya başlayınca sanki artık burada bir yabancı değilmişim gibi okuduğumu fark ettim. Bu da kişileri ne güzel tasvir ettiğinin bir göstergesidir diyebilirim, tabii kendi fikrimce. Devam eden bir dizisi olduğunu kitabı bitirince öğrendim ve kitabı diziye uyarlama konusunda dizinin de çok başarılı olduğunu düşünüyorum. Mutluluktan ağlayacağım artık. Seriyi bitirmeyi dört gözle bekliyorum.
Benim Olağanüstü Akıllı Arkadaşım
Benim Olağanüstü Akıllı ArkadaşımElena Ferrante · Everest Yayınları · 20151,619 okunma
253 syf.
10/10 puan verdi
·
Read in 13 days
Aşk ile ilgili kitaplar çoktur fakat bir kadın olarak kendi varoluşunu konu edinen kitaplar bulmak zordur. Küçüklükten beri insanın üzerine yapışan kalıplar, yüzyıllardır devam etmiş ve hâla sürdürülen birçok yanlış şey ile başa çıkmak da çok zordur. Bazen çıkmazda hissederiz kendimizi, ne yapacağını bilemez halde oradan oraya koşturur bir şekilde kendimize yer edinmeye çalışırız pes etmeden. Bazense çevremize bağımlı hale gelir, kendi benliğimizden uzaklaşırız. Genel geçer yargılarla bir kalıba girmek zorunda kalırız ve en acısı bunun farkında olmayız. Bizim potansiyelimiz neydi? Hayattan ne bekliyorduk? İnsanlığa ne katmak istiyorduk? Bunların hepsini unutur monoton, kendisi hariç herkese faydalı biri olur çıkarız. Bir erkekle aile kurmak yerine çocukların annesinin zeki olup olmadığı sorusuna yanıt veremediği pasif birine dönüşürüz, daha sonra hayat bütün bunları çok ağır bir şekilde bize ödetir. Hayata geliş amacımız neydi ? Neden kendimizi bu kadar geri plana atıyoruz? Bunun gibi daha birçok soru.. Bu kitabı okuyan her kadının az çok sorularına cevap bulacağını ve farkındalık kazanacağını düşünüyorum. Örnekleri ile çok beğendiğim ve hayatım boyunca ulaşmak istediğim bir kitap oldu. İyi okumalar.
Sindrella Kompleksi
Sindrella KompleksiColette Dowling · Öteki Yayınları · 1999673 okunma
Reklam
165 syf.
10/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 40 days
Öyle bir çırpıda okuyup kenara koyabildiğim bir kitap olmadı. Ayşe Sevim'i çocuk kitaplarından bilirim. Kızıma okutmustum fakat kendim için ilk kez okudum. Kintsugi bir öykü kitabı. Yalnız kapağında altta bir de "Değerli Yaralar" yazıyor. Kitabı en iyi bu cümlenin özetledigini düşünüyorum. Yaşadığımız veya tanık olduğumuz yaraları okuyoruz. Bazen arka arkaya okudum öyküleri bazen okuyamadım. İçime hüzün öyle bir çoktu ki. Ben çok beğendim. Öykü okumayı sevenlere tavsiye ederim. Çift kitap şeklinde ilerleyip aralarda kendinize bir öykü yüklemesi yapabilirsiniz :) Bazılarında Güray Süngü tarzını çok hissettim. Anliyamadim. Noluyor simdi dedim :) İşte böyle bende bıraktığı duygular ;) Kitapla kalın...
Kintsugi
KintsugiAyşe Sevim · Şule Yayınları · 202367 okunma
188 syf.
·
Not rated
Gözümüzü açtığımız andan itibaren hiçbir şeyini bilmediğimiz dünyayı sosyal çevremizle öğrenerek hayatı yaşamak kadar hayatta kalmayı öğreniyoruz. Öğrendiğimiz her şey hayatın devamlılığının gerekliliği. Gelişen ve uygarlaşan toplumlar bu süreçleri hayatta kalmak yerine hayatı yaşamak boyutuna taşıyabilmiştir. Bu süreçte aileden başlayarak topluma
Okuyucu
OkuyucuBernhard Schlink · İletişim Yayıncılık · 20143,224 okunma
184 syf.
10/10 puan verdi
HAYRET EDİYORUM. Hem de ne kadar çok... Bedenimin taşıyamayacağı bu kadar yükü zihnim nasıl taşıyor Allah ım? Ya da bir başka şekilde ve daha güzel bir deyişle Cemil Meriç in dilinden anlatayım: "Beni yakan kelimeler nasıl oluyor da kağıtları yakmıyorlar. Her gün yeni yeni olaylar ve her an yeni bir dert sinemize oturuyor. Dünya bir başka
O Balonda Babamın Nefesi Var
O Balonda Babamın Nefesi VarFatih Duman · Nesil Yayınları · 2020133 okunma
92 syf.
9/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 27 hours
Arayış...
Otobiyografik beşlemenin ikinci kitabı Kiler. Sırasını merak edenler için: Neden Kiler Çocuk Soğuk Nefes
Thomas Bernhard
Thomas Bernhard
, kelimeleri cümle haline cümleleri de kompozisyon haline getirebilme ustası. Resmen sanat icra ediyor. Nasıl ki mobilya atölyelerinde tahtalara can verip tamamen farklı nesneler elde ediliyorsa, bu adam da kelimelerle harikalar yaratıyor. Okumaktan öyle büyük zevk alıyorum ki ne desem az kalıyor. Bazen sayfanın yarısı tek bir cümleden oluşabiliyor ama sizi öyle bir etkisi altına alıyor ki, değil yarım birkaç sayfa da olsa, kelimeler nereye siz oraya gidiyorsunuz.. Hipnoz gibi bir şey bu. Her kitapta hayatının bir evresini ve o evrede yaşadığının ruhsal, düşünsel tarafının yanı sıra; onu etkisi altına alan çevresel faktörlerden, savaş sonrası insan psikolojisinden, hayatını olumlu ve olumsuz yönden etkileyen kişilerden söz ediyor. Yaptığı şahane tespitler de cabası. Ve aslında bu bir arayış romanı.. Herkes gibi hepimiz gibi.. Yani kısacası onu Thomas Bernhard yapan ne var ne yoksa bunu bize harika bir anlatımla sunuyor. Yazacak çok bir şey de yok. Diğer kitaplarını vakit kaybetmeden okumayı düşünüyorum ki okumamak zayi olur. Şuraya bir alıntı iliştirmek isterim: “Yaşamayı biz seçmedik, kendimizi birdenbire burada bulduk ve o anda üstümüze so­rumluluk yüklendi. Dayanıklılık kazandık, bizi artık hiçbir şey yıkamaz. Artık yaşama tutunmaya çalışmıyoruz, ama yine de onu kenara atıvermiyoruz. Söylemek istediğim buydu, ama söylemedim. Başımızı kaldırıp doğruyu ya da doğru görünen şeyi söylediğimize inanmak istediğimiz zamanlar oluyor, son­ra başımızı tekrar eğiyoruz. Hepsi bu.”
Kiler
KilerThomas Bernhard · Sel Yayıncılık · 2015511 okunma
Reklam
256 syf.
·
Not rated
·
Read in 5 days
Bu kitaba karşı oluşan duygularımı ifade etmeye nerden başlasam diye düşünüyorum çünkü bu kitabı okurken ve bitirdikten sonra içimde oluşan duyguları doğru bir şekilde ifade etmek istiyorum. Bu kitabı okurken ve okuduktan sonra içimdeki duyguları belirtmek gerekirse o da şudur ki hayranlık,huzur ve Allah'a karşı mahcubiyet. Bu kitap Nefs konuşturularak, Aziz Mahmud Hüdâyî'nin hayatı anlatılmış.Nefs hepimizin için de var ve her an bizimle savaş halinde. Bizi doğru yoldan kaydırmak için elinden geleni ardına koymuyor. Şimdi gelelim içimde oluşan duyguların sebebine.Aziz Mahmud Hüdâyî'nin Allah'a dost olmak adına terk ettiği makam,şöhret,mal,mülk... Beni hayran bıraktı.Onun bi yolda sabırla,şükürle,bazen çok zorlanarak,bazen sessizce bir köşede ağlayarak Allah'a yaklaşmak için gösterdiği çabası içimi huzurla doldurdu.Ve nefsimizin her an bizimle olması,Ona uyup doğru yoldan uzaklaşıp,günahlara yaklaşmamız beni Allah'a karşı mahcup bıraktı. Daha söylenecek çok şey var kitap üzerine ama heyecanı da kaçmasın istiyorum. Bir farkındalık oluşturmak isterseniz kendi içinizde,huzurla doldurmak isterseniz içinizi bu kitabı mutlaka okumanızı tavsiye ederim. Ben çok beğendim,çok etkilendim.
Ene 'Sus Ey Nefsim'
Ene 'Sus Ey Nefsim'Fatih Duman · Nesil Yayınları · 20225.5k okunma
283 syf.
6/10 puan verdi
·
Liked
Bazen sahte bir insan daha insandır
Gece Yarısı Kütüphanesi kitabından sonra diğer eserlerini itina ile merak ettiğim Matt Haig'in İnsanlar kitabını yeni bitirdim ve koşa koşa inceleme yazmaya geldim. Ne övüp göklere çıkaracak ne de sövüp yerin dibine sokmayacağım ama spoiler içerebilir... Şimdi durum şöyle ; Ünlü matematik profesörü Andrew Martin kendinden önce kimsenin sonuçlandırmadığı / sonuçlandıramadığı bir matematik hipotezini çözümler ve olayların çıkış noktası bu olur. Başka bir gezegende yaşayan "yaşam formları" bu hipotezin çözümlendiği bilgisinin insanların bilmemesi gerektiği düşüncesiyle gerçek Andrew Martin yerine kendi içlerinden birini gönderir. Görünüşte Andrew Martin olan bu kişinin görevi bellidir "Hipotezin çözümlendiğine dair bilgisi olan ve olabilecek herkesi ortadan kaldırmak"... Görev aynı evde yaşadığı kişilerle -Karısı ve Oğlu- bağ kurması sebebiyle zora girer. Konu olarak -yazardan dolayı tabii ki- farklı olduğu için merak ederek aldığım bir kitaptı. Beklentimin biraz altında kaldı çünkü sahte Andrew Martin'in gezegeni hakkında biraz daha bilgi verebilir veya karısı ve oğluyla daha fazla anısı olabilirdi diye düşünüyorum ama genel olarak farklı ve akıcı bir kitaptı. Merak edenlere tavsiye ederim.
İnsanlar
İnsanlar
Brian D. Haig
Brian D. Haig
İnsanlar
İnsanlarMatt Haig · Domingo Yayınları · 20237k okunma
736 syf.
9/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 5 days
Başlıyoruz
Serinin 3. kitabını az önce bitirdim. Novella beni ne kadar mutlu ettiyse bu kitap bir o kadar da süründürdü. Çok duygusal bir insan olduğum için (karakterler kavga ettiğinde bile ağlıyorum bazen) bu kitabı okurken cidden ağlamaktan içimin dışına çıkacağını düşündüm ama öyle olmadı. Birçok sahnede evet gözlerim doldu, içim kan ağladı ama
Deliler ve Cellatlar
Deliler ve CellatlarN. G. Kabal · Dex Yayınevi · 2024270 okunma
·
Not rated
Su Gibi Aktı
Gayet akıcı ilerleyen ve basit anlaşılabilir bir dile sahip bir kitap. Betimleme yönü gerçekten başarılıydı. Anlatılan dünyayı kafamda yaratabildim. Aynı zamanda fantastik bir film izler gibiydim sahne sahne izliyordum okurken. Konunun gerçekten yaratıcı olduğunu düşünüyorum. Lakin kurgunun zayıf olduğunu düşünüyorum. Okuyucunun tahmin ettiği, beklediği şekilde gitti çoğunlukla hikaye o yüzden çok da heyecan verici değildi. Kitabı okumaya başladığım ilk andan beri şunu düşündürdü kitap bana. Acaba ben bu dünya da yaşayan birisi olsaydım nasıl barışı, tanrı-insan arası eşitliği sağlardım. Ya da dünyanın bunu sağlaması için bir kişiye ihtiyacı mi vardı? Kitap da bana en keyif veren nokta ise karakterler arası iletişimdi sevgi-kavga-alışma-ihanet okurken hepsini değerlendirdim bazen helal olsun bazen yazıklar olsun dedim. 10/7 bir kitap. Bizi yormayan, keyif veren günlerin karmaşasından saklanacabileceğimiz bir kitap. Kişiden kişiye değişir tabii olgunluktur vs. Ama bence 14 yaş altında okusaydım kitabı,zevkten dört uça uça okur bayılacak düzeyde olurdum.
Tanrıkatili
TanrıkatiliHannah Kaner · Olimpos Yayınları · 202395 okunma
1,000 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.