Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
“Annem kitaplara inanıyordu”, dedi Demirtay. Bizim de inanıp inanmadığımızı anlamak ister gibi baktı. “Bazı geceler elindeki romana dalıp beni unuttuğunda veya içtiği sigaraların sayısı arttığında, kalbinde yeni bir yara mı açıldı diye merak ederdim. Ben sormazdım, o da anlatmazdı. Suyun dibinde çırpınan, soluk almak için yüzeye ulaşmaya çalışan çocuk gibiydi. Ne suda boğuluyor ne de yüzeye çıkıp sokup soluk alabiliyordu. Hayallerle değil hesaplarla inşa edilen bu kente sitem ediyordu. İstanbul’u süslü kitap kapaklarına benzetiyordu. Üstündeki nakış ve motifler, insanı yanıltıyor, içindeki gerçekten uzaklaştırıyordu. Çocuk aklımla bazen soruyordum: Anne neden bu kadar çok çalışıyorsun? Demirtay, diyordu sen ileride rahat yaşayasın diye bir ev satın almak istiyorum. Sana şimdi iyi bir hayat veremiyorum, ama gelecekte mutlu olman için gayret ediyorum. Gelecek uzak görünmesin sana, aslında çok yakında. Kitaplardaki hayatları okuduğunda bunu daha iyi anlarsın. Annem böyle konuştuğu zamanlar onu sadakatle dinledim. Kitaplara inanmayı ondan öğrendim.
Sayfa 168
Yaratılışımızdan gelmeyen bir şekilde, bazı görevleri ancak belli bir yaşa kadar yapabileceğimiz sistemlerin içine sokuluyor ve oralarda zorla çalıştırılıyoruz. Neden? Para kazan ki yarın rahat yaşayasın... Fakat o “yarın” geldiğinde genellikle sudan çıkmış balık gibi kalan, kendi başına ne yapacağını bilemeyen birçok yaşlı insan üretiyoruz... Böyle bir sisteme razı olmak deliliktir ama bazen yeterince uzun bir süreyle paylaşılan böyle delilikler “teâmül” ve “norm" haline gelebiliyor.
Sayfa 139Kitabı okudu
Reklam
Çinlilerin bir bedduası varmış, kızdıkları kişilere 'İlginç zamanlarda yaşayasın' derlermiş. Biz de hem ilginç hem de karışık zamanlardayız.
Bize kim beddua etti acaba :)
"Çinlilerin bir bedduası varmış, kızdıkları kişilere 'İlginç zamanlarda yaşayasın' derlermiş."
Sayfa 29 - Bindik Bir AlameteKitabı okudu
48 öğeden 31 ile 40 arasındakiler gösteriliyor.