İnsan bir bilinmezlik denizinde yüzmektedir. Değil çevresindeki ve tüm evrenin yapısında olup bitenleri bilmek, çevresindeki evrende, her atomda, atomdaki her elektronda, her hücrede ve hücrenin her dokusunda olacakları bilmek, bizzat içinde bulunduğu durumu ve kendi içinde olup bitenleri bile bilemez. Büsbütün gayb! Her taraf bilinmezlikle dolu!
Önsöz
Kimdir Mevlana? Bir sufi mi? bir düşünce adamı mı? Bir filozof mu? Bir bilim adamı mı? Bir kâhin mi yoksa bir zaman yolcusu mu? Onun eserlerini okuduğumuz zaman, şu kanaate varılır ki, " O elbette bunların hepsidir hatta bunlardan fazlasıdır. Bundan dolayı, başta Mesnevi'si olmak üzere, eserlerini çok iyi irdelemek gerekir. Malum olduğu
Sayfa 11 - URZENİ YAYINEVİ, 1.Baskı, Aralık 2019Kitabı okuyacak
Reklam
LAZLAR Lazlar Batı Karadeniz bölgesinin en ucunda Rize, Pazar (Rize), Arhavi, Hopa ile sınırlı küçük bir bölgenin yerlisi olan bir topluluktur. Daha önce de belirtildiği gibi halkımız etik bir bakışla (dışarıdan) her Karadenizliyi Laz olarak görür. Bu tamamen yanlıştır. Karadeniz Bölgesi Zonguldak Ereğlisinden Hopa'ya kadar uzanan geniş bir
ANTİK ÇİN UYGARLIĞI
Çin, İlk Çağ’ın en büyük uygarlık merkezlerinden biri oldu. Yarattığı kültür değerleri, yalnız İlk Çağ’la sınırlı kalmadı; ondan sonraki yüzyıllarda da, aynı topraklar üzerinde varlıklarını sürdürdü. Ve çevresindeki Asya toplumlarını derinden etkiledi. YAZI Pratik zorunluluklar, yazının ortaya çıkışını hızlandırırken, bilimlerin gelişmesini de
’Kur’an’ın, Tanrı’nın kelamı olduğuna dair iddiasını doğrulayabilecek sağlam argümanlar mevcut olduğuna göre (bkz. Bölüm 73), Kur’an’ın, sınırlı insan bilgisiyle çelişmesi durumunda büyük bir kafa karışıklığı ortaya çıkmaması gerekir. Hatırlayın, Tanrı, resmin tamama hakimdir, biz ise sadece bir piksele, bir parçacığa hakimiz. 1950’lere kadar
Sayfa 299Kitabı okudu
Kuşkusuz bilim henüz yekpare bir bütün değil; örneğin makro ve mikro fizik arasında nasıl bağlar olduğu sorunu henüz çözülebilmiş değil; ama farkında olunan, muhtemelen gelecekte çözülebilecek bir problem. Ama bütün bunlara rağmen bilimin ontolojik bir bilgi veremeyeceği yine de doğru bir saptamadır. Bu durum geniş ölçüde bilimsel teorilerin, özellikle de fiziğin yapısından kaynaklanıyor; çünkü biyoloji dışarıda bırakılırsa bilimsel teoriler yapılan gereği anlamaya değil, açıklamaya yöneliktir. Bu konunun bazı ayrıntılarına ileride değineceğim. Heideggerci felsefi geleneğin söylediklerine, şöyle yorumlayarak katılıyorum; bilim (fizik) bize evrene ilişkin bazı açıklamalar sunabilir; ama bu bilgiler varlığı kavramamızı, anlamamızı sağlamaz; ontolojik tasalarımızı karşılamaz. Bilim tek başına temel insani meraklarımızı, varoluşa ilişkin temel tasalarımızı karşılayamaz. Bu durum da felsefenin vazgeçemeyeceğimiz önemini vurgular. Ama buraya şunu da eklemek istiyorum: Bilim ciddiye alınmadan yapılan felsefe de ciddiye alınamaz.
Sayfa 34 - Metis
Reklam
84 öğeden 71 ile 80 arasındakiler gösteriliyor.