28/072016 (Harbiyeli olarak son günlerim)
Ve evet yıllar geçmeye devam ediyor.Menteş'teyim ''No More'' dan sonra ''One More Menteş'' (Devre Kaybı) geçiriyorum.Çok tatlı bir başlangıç oldu benim için 2 yıl aradan sonra kampa çok rahat bir başlangıç yaptık.İlk hafta ilk günler adeta intibak kampı gibiydi fakat tempo hızlı bir şekilde artmaya
Yaşar Kemal okuyanlar bilir; onun eserlerini okumazsınız, yaşarsınız. Anadolu'ya dair betimlemeleri ve anlatımları insanı alır götürür başka yerlere. Anadolu'da hissedersiniz kendinizi. Mevcut şu anki Anadolu'dan daha güzel bir yerde belki de. Elbette ki Kemal'in anlattığı, betimlediği Anadolu, günümüzdekinden daha farklı ve daha değerlidir. Bunun
Sevgili 1k dostları, 6 Kasım'da üye olmuşum bu siteye... Aradan geçen 1,5 ayda burada çok farklı yazarlar, kitaplar ve birbirinden değerli okurlar tanıdım ve tanımaya da devam ediyorum. Sitenin varlık amacı ve kuralları çerçevesinde elimden geldiğince de katkı sunmaya çalışıyorum. Yaptığım tüm yorumlar, okuduğum incelemeler, okurlara bakış açım
Kendim de bir moleküler biyoloğum ama nörobiyoloji konusundaki farkındaliğim ilk babaannemin 5.evre parkinson oldugu dönemdeki gözlemlerimden sonra oluşmaya başladı. Gördüğü halüsinasyonlar benim için nekadar sahte ise onun için o kadar gerçekti! Yani aslında bizim dogru kabul ettigimiz seyler ancak algımız ölçüsünde doğru olabilir.. bu düşünceyle
KİTABI OKUDUM.MADONNA'NIN AŞK HAYATINI ANLATIYOR.
"Kürk Mantolu Madonna"yı ilk başta bundan dört sene önce kırtasiyemizin en alt rafında Anna Karenina'nın yanında görmüştüm.O zamanlar yaşım on dört,Madonna'yı bilip bir kaç şarkısını seviyorum falan ama aklıma bir an olsun "Madonna'nın aşk hayatını anlatıyor..." gibi saçma ve
İpek ve Bakır'ı okurken aklımda bilmediğim bi' melodi döndü durdu. Kim bilir bunu ya ben uydurdum, ya da bi' şeylerin anısı bu öykü kitabıyla bağdaştırdı beni.
Bu kitap Tomris Uyar'ın 1965-70 yılları arasında yazdığı on yedi kısa öyküden oluşuyor. Ben meraklı biriyim, kitabın ta en arkasındaki sonu Tomris Uyar'la biten, italik "Sonsöz
Gerçekten çok çalışıyordum
Dünyaya neler yapabileceğimi göstermek için
Ah, sanırım hiçbir zaman
Böyle olacağını hayal etmedim
Bazı resimleri döndürür dünya
Gülmek nasıl hoşuma gider güldüğünde kalabalık da
Ağzına kadar dolu bir tiyatroda
Sevgi sel gibi aktığında
Ancak bebeğim
Kalabalıklar evlerine dağıldığında
Ve geri dönüp de yalnızlığıma
Kitabın kapağında "Bazı insanlar neden daha başarılı olur?" yazısını görünce alışılmış kişisel gelişim kitaplarından biri zannetmeyin Outliers'ı. Başarılı olmanın yollarını hap yapıp yutturmuyor okuyana Kitap , başarı veya başarısızlığı bilimsel araştırmalar ve istatistiksel sonuçları ile ele alarak, yaşanmış hayat hikayelerinden kesitlerle sürükleyici bir biçimde aktarıyor. Örneğin Einstein'dan daha yüksek IQ'ya sahip olmasına rağmen bunu dünya ve kendisi için faydaya dönüştürememiş bir adamın hayatı ve bu durumun sebepleri ilgimi çekti.
️
Başka bir bölümde kişilerin doğduğu yıl ile hayat akışında doğru zamanda karşısına çıkmış fırsatları değerlendirmesinin büyük başarılara dönüşmesi anlatılıyor ki örneklerden ikisi Bill Gates ve Steve Jobs(1955 doğumlular).
️
Uçak kazaları üzerine yapılan araştırmalardan bahseden bölümde, bu başarısız örneklerdeki kazaya neden olan kişilerin tutumuna dair detaylar kan dondurucuydu. Bu detayları okuyucuların keşfetmesi için açıklamak istemiyorum ama beni oldukça düşündürdüğünü söylemeliyim.
️Kitabı zevkle okudum, birçok küçük tüyo edindim,eğitim ya da iş hayatına dair bakış açım zenginleşti. Yapacağım tek eleştirim yayınevine: (MediaCat yayınları) , kitabın 30 sayfası hatalı basılmış, bunu farketmeyip piyasaya sürmüşler. O sayfalardaki bilgileri okuyamadığıma üzüldüm doğrusu.
Oliver Sacks'la ilgili, Wikipedia'dan aldığım çok kısa bir özgeçmiş bilgisi: Hastaları ile ilgili yazdığı kitaplarla tanınmış İngiliz nörolog. Doktor bir ailenin çocuğudur. Tıp öğrenimini Oxford Üniversitesi'nde tamamladı. 1965 yılından yaşamının sonuna kadar, New York'ta yaşamış ve nöroloji profesörü olarak doktorluk mesleğini sürdürmüştür.
"Hangi günü görmedik ki akşam olmamış" -Yaşar Kemal-
Hangi kitabı görmedik ki nihayete varmamış
-Mustafa Diyar-
Herkese selam ederim Breler(Kitabın tarzına uygun bir selam olsun istedim). Kitabın baskısı günümüzde dört cilt olarak neşredilmiş. Okuduğum baskı tek ciltten müteşekkil 2142 sayfa. Ama hiç bitmesin istedim. Ben, bunca yıl
II
Benerci, Somadeva'nın odasından sokağa çıkınca, Roy Dranat'ın «akşamüstü serinlikte bir teferrüçten
dönerken» soğuk alıp zatürreeden öldüğünü duydu. Ve Roy Dranat'ın oteline gitti. Gördüklerini şöyle anlatıyor:
Girdim ki içeriye,