"Yalan kürsüleri yıkıp yerine
Sehpaları kuracağız and olsun!
Haini, soysuzu iki kaşının
Ortasından vuracağız and olsun!
Çaresiyiz kanayan her yaranın
Birliğini göreceğiz Turan'ın
Ya da Türk'e yâr olmayan dünyanın
Eksenini kıracağız and olsun!
Hastane yolunda doğan bebeğin
Üstüne beyaz kar yağan bebeğin
Kırkı çıktığı gün donan bebeğin
Hesabını soracağız and olsun!
Aldanmadan makamlara, kürklere
Yoldaş olup saray basan kırklara
Turan adlı nazlı gelin Türklere
Yâr olunca duracağız and olsun!
Gerçek kılıp ecdatların düşünü
Geri alıp her bir mezar taşını
Reziller eğerken rezil başını
Huzura biz varacağız and olsun!"
İki kelimeyle toparlanacak olursa kırk, olgunluk ve tamlık kavramını işaret ediyor.
Kültürümüzde de önemi olan, yeni doğan çocuğa yapılan kırk çıkarma ritüellerinin ardındaki neden de kısaca şöyledir: Yeni doğum yapmış kadının yanına kırk gün boyunca -bir iki yakını dışında- kimse sokulmaz, (ki bunun aslında anne ya da bebeğin sağlığı, bebeğin bağışıklık sisteminin gelişmesi için gereken yaklaşık 6 haftalık süre olduğu da eklenmeli), bu nedenle de "Kırkı çıkınca dua okunur, yemek verilir ve artık görmeye müsaade edilir" der kaynaklar.
Ölünün kırkının çıkmasının beklenmesi, kırkında dua, mevlit, helva yapılmasının da ardında ruhun yaşadığı evi kırk gün sonra terk ettiği inancı var.
Sayfa 23Kitabı okudu
Her şeyin bir kırkı vardır:
"Bebeğin, annenin,gelinin, doğumun, ölümün..."
Bebeğin kırkı çıkana kadar yatağa bıçak konur.Ölene de koyulur..
"Özellikle bıçaklar demonları uzaklaştırır. Avrupa'nın kuzeydoğusunda demir nesneler ekini hem kötü havaya hem de kem gözlere karşı korur. "Metal çağları" arasında tarih olarak en sonuncu olmanın ayrıcalığıyla üstün gelen demir çağının büyük ölçüde kaybolmuş mitolojisi âdetlerde, tabularda ve çoğunlukla hiç sorgulanmayan "boşinançlarda" hâlâ
yaşamaktadır.."
Bizde "olmak" kadar "süre" de önemlidir. Çoğunlukla da 40 sayısıyla verilen süreler. Bebeğin kırkı, gelinin kırkı, şarabın ve likörün kırkı... Sanki "40" olmakla ilişkilidir. O nedenle şarabı daha ilk olduktan, yani kaynadıktan sonra en az 40 gün bekletirler, öyle içerlerdi.
Silva Özyerli
4. BölümKitabı okudu
BENİM FAVORİM GÖBEK BAĞININ GÖMÜLDÜĞÜ YER :)
-Bana bak, çocuk doğdu, eve geldiniz ya, yedi gün bebeğin yanından sakın ayrılma. Ayrılırsan cinler gelir, bebeği götürür, yerine başka bebek getirirler, “değiştirme bebek” derler ona. Ne olduğunu anlamazsın.
-Doğumdan sonra 40 gün evden dışarı çıkmak yok.
Çöplüklerin, mezarlıkların yanından geçersen al basması olursun. Şaftın kayar. Al basması
Yalan kürsüleri yıkıp yerine
Sehpaları kuracağız and olsun!
Haini, soysuzu iki kaşının
Ortasından vuracağız and olsun!
Çaresiyiz kanayan her yaranın,
Birliğini göreceğiz Turan'ın,
Ya da Türk'e yar olmayan dünyanın
Eksenini kıracağız and olsun!
Hastane yolunda doğan bebeğin
Üstüne beyaz kar yağan bebeğin
Kırkı çıktığı gün donan bebeğin
Hesabını soracağız and olsun!
Aldanmadan makamlara, kürklere,
Yoldaş olup saray basan kırklara,
Turan adlı nazlı gelin Türklere,
Yar olunca duracağız and olsun!
Gerçek kılıp ecdatların düşünü,
Geri alıp her bir mezar taşını,
Reziller eğerken rezil başını,
Huzura biz varacağız and olsun!
Caner Kara
Her şeyin bir kırkı vardır: Bebeğin, annenin, gelinin , doğumun , ölümün... Başlangıçların ve bitişlerin üzerinden geçecek olan kırk gün mühimdir. Kırk; çığlıktan kurtuluştur, kabulleniştir, zorluk devresini atlatıştır. Dünyada yaşanan birçok hadisenin kırk sayısıyla bir alâkası vardır.
Sayfa 8
Hiçbir devrimci kamu malına zarar vermez. Hiçbir devrimci bir caddenin ortasında bomba patlatmaz. Hiçbir devrimci orman yakmaz. Ülke içinde ülke kurmaya kalkmaz. Hiçbir devrimci yediği kaba pislemez. Hiçbir devrimci üniversite basıp, bayrakları yerlere indirip, Atatürk portresini parçalayıp, yerlere çöpler döküp duvarlara 'bebek katili'nin ismini önüne 'lider' sıfatını ekleyerek yazmaz. Hiçbir devrimci üniversite kampüsü içerisinde öğrenci şehit etmez. Hiçbir devrimci asker, polis, öğretmen ve sivil katletmez. Hiçbir devrimci kırkı çıkmayan bebeğin üstüne kurşun yağdırmaz. Hiçbir devrimci polise taş atmaz. Devrimci insanlara ve insanlığa zarar vermez. İnsanları ayıran, bölücü hareketlerden kaçınır. Devrimci, terörist değildir. Terör de devrimci eylem değildir.
Radikalizmin Mistik Önderi
@radikalaycan
·23 Kasım 2022 10:12
Her türlü eylem biçimi kitle çizgisinde olabilir. Bir hareketin kitle çizgisinde olup olmadığını tayin eden ölçü, o hareketin kitlelerin uyanışına, milli cephe politikasına hizmet edip etmediğidir. Kitlelerin uyanışına hizmet etmeyen, kitleleri hareketimizden tecrit eden eylemler, kitle çizgisine aykırı eylemlerdir.
Sayfa 358 - Doruk YayınlarıKitabı okudu
