Dünyaya hak ettiğinden fazla yakınlık, kendine yabancılaşmayı getirir...
Anlaşılabilme umudunu tüketen insanlar, dünyayla ilişkilerini beğenilme üzerine kurma eğiliminde oluyorlar, kurtulması güç bir tuzağa düştüklerini fark edemeden. Çünkü, beğenilmeyi merkez alan bir dünya, insanın kendi içindeki giderek daha sıkı kilitlenmesine ve çıkışı bulunmayan bir yalnızlığa gömülmesine neden olabilir. ......... Bunun sonucu olarak, hayatını beğenilme üzerine kuran insanların derininde, çoğu zaman dışarıdan fark edilemeyecek kadar iyi maskelenmiş bir depresyon yaşanır.
Sayfa 64 - Metis Yayınları, 21. Basım, Aralık 2023Kitabı okudu
Kendinize yabancılaşmanız başladığında dünyaya yabancılaşmanız sona erer.
Beğenilme tutkusuna kapılan insanda, gerçekte yalnızca bir yansıtma ürünü olan görkem kavramı, ulaşılması gereken ya da ulaşılmış olduğu farz edilen bir mertebe olarak değerlendirildiğinde işler daha da karışabilir. Çünkü görkem, için için yaşanan eksiklik duygularına karşı geliştirilmiş yapmaca bir niteliktir. Ego şişmesi arttıkça insanın kendisine atfettiği ya da atfetmek istediği görkem, dış dünyadaki bazı insanlara yansıtılarak bu kişiler yüceltilir. Ya da önce yüceltilir, bir süre sonra hızla değer kaybına uğrarlar. Dolayısıyla böyle birinin dünyası, gerek kendisi, gerekse yüceltilen kişilerin imgelerinden oluşur.
Reklam
Kendinize yabancılaşmanız başladığında dünyaya yabancılaşmanız sona erer.
Anlaşılabilme umudunu tüketen insanlar, dünyayla ilişkilerini beğenilme üzerine kurma eğiliminde oluyorlar, kurtulması güç bir tuzağa düştüklerini fark etmeden. Çünkü beğenilmeyi merkez alan bir dünya, insanın kendi içinde giderek daha sıkı kilitlenmesine ve çıkışı bulunamayan bir yalnızlığa gömülmesine neden olabilir.
Sülemî hazretleri bir başka eserinde şöyle der: "Dünya iki şeyden ibarettir" Herkes tarafından beğenilme ve baş olma arzusu. Kim bu iki durumu benimserse, uzaklaştığını sandığı dünya onu esir almış olur."
Sayfa 43 - Baş Olma SevdasıKitabı okuyor
İnsan derinleşmiş bir beğenilme arzusundadır; o kadar ki kıymet vermedikleri bir insanın takdiri için bile çabalayabilir, yaşamlarını bu uğurda mahvedebilirler.
Bizden uzak olsun..
"Narsist kişiliğin ikinci hastalığı asla tatmin edilemeyen beğenilme açlığıdır. Bu kişinin kendini beğenmesi ve sevmesi yetmez. Herkesin onu beğenmesi ve sevmesi gerekir. Yüksek beğeninin ölçüsü, narsist kişiyi beğenmektir. Bu beğeninin sonu ve sınırı yoktur. Narsist kişi, ne kadar gerçek ve dostane olursa olsun, hiçbir eleştiriyi kabul etmez. Kimsenin aklına ve öğüdüne ihtiyacı olmadığını düşünür. Herkesin onu beğenmesi, sevmesi ve takdir etmesi gerekir. Aksi hâlde asla mutlu olamaz..."
Reklam
İnternetteki sohbet ortamları, evlilikte iki önemli psikolojik ihtiyaç olan beğenilme ve sevilme ihtiyacı karşılanmayan kadın ya da erkeğin sığınacağı limanlardan biri haline geldi.
Timaş yayınlarıKitabı okudu
Hayatın anlamını insana ıskalatacak şey sadece madde de değildir. Bazı arzular da insana bunu ıskalatabilir. Özellikle sosyal medya çağı olarak tanımlayabileceğimiz bu dönemde bu arzulardan birisi de hiç kuşkusuz beğenilme arzusudur. Beğenilmeyi, güç olmayı, bir noktada kendimize yer edinmeyi neden istiyoruz? İşte burada sormamız gereken soru tam da budur. Böylesine suni bir şeye neden ihtiyaç duyuyoruz? Bizi bu noktaya iten neden ne? Bunu gerçek sevgi eksikliği ile açıklayabiliriz. Günümüzde en çok yozlaştırılan şeylerden birisi de şüphesiz sevgidir. Çünkü sevgi çağ itibari ile çıkarlar üzerine kurulan bir ilişki haline geldi. Bunu toplumun her kesiminde görmemiz açık bir şekilde mümkün. İnsan, gerçek duyguları bir kenara itip sahte duygulara anlam yükleyerek gerçekliği kaybediyor. Bir süre sonra kaybettiği gerçekligin yerine tamamen sahte bir yanılsamanın içinde buluyor kendini.
Sayfa 36 - Destek Yay.Kitabı okudu
Ne kadar, ne kadar annesi. Meşum bir irsiyet onda devam ediyor. Koketriyi öldüremeyen bir aşkın kifayetsizliği anasını harap etti, kızını da bitirecek. Benim burnum büyük felâketlerin kokusunu alır. Koketri= Beğenilme merakı
Sayfa 31 - Ötüken Neşriyat, 38.BasımKitabı okudu
Anlaşılabilme umudunu tüketen insanlar, dünyayla ilişkilerini beğenilme üzerine kurma eğiliminde oluyorlar..
Reklam
İnsanlık okumalı
Taçlar toza bulanmış, onları takarlarsa mezarlarında. Gözü yükseklerde hırsa, beğenilme açlığına elveda!!
Yüreğini kabaran dalgalar gibi yıkayabilecek, bir sosyete yüreğini tıkayan bütün insani eşitsizlikleri ortadan kaldırabilecek kapsamlı bir iyilikseverlik eylemi bencilliğin, beğenilme arzusunun ve hırsın binbir mendireği tarafından durduruluyordu...
Sayfa 58 - Marcel ProustKitabı okudu
Sosyal medya?
Anlaşılabilme umudunu tüketen insanlar, dünyayla ilişkilerini beğenilme üzerine kurma eğiliminde oluyorlar, kurtulması güç bir tuzağa düştüklerini fark edemeden. Çünkü, beğenilmeyi merkez alan bir dünya, insanın kendi içindeki giderek daha sıkı kilitlenmesine ve çıkışı bulunmayan bir yalnızlığa gömülmesine neden olabilir. Dolayısıyla, kendini var edebilmesinin tek yolu da beğenilmenin sürekliliğini sağlamaya yönelik bir hayat tarzı. Beğenilme öylesine güç bir iptila ki ihtiyaç karşılanmadığında yaşanabilecek bozgundan kaçınmak için sergilenmekte olan performansın aralıksız sürdürülmesi zorunlu hale gelir. Bunun sonucu olarak, hayatını beğenilme üzerine kuran insanların derininde, çoğu zaman dışarıdan fark edilemeyecek kadar iyi maskelenmiş bir depresyon yaşanır.
Narsisistik kişilik bozukluğu
Narsisistik kişilik bozukluğu çok önemli, üstün ve eşi bulunmaz birisi olduğuna ilişkin yaygın bir duygu, beğenilme gereksinimi ve empati yapamama ile belirli bir kişilik bozukluğudur. Psikanalizin son otuz yılda üzerinde en fazla durduğu çalışma alanıdır.
Anlaşılabilme umudunu tüketen insanlar, dünyayla ilişkilerini beğenilme üzerine kurma eğiliminde oluyorlar...
1.462 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.