Bejing

Bejing
@bejing
Bu dünya da açlık ve soğuktan ölen çocuklar olduğu sürece kimse beni - herkesin hakettiği hayatı yaşadığına - inandıramaz.
“Beklemek de bir uğraş. Hiçbir şey beklememek korkunç.” Cesare Pavese
Reklam
“Kaderin amansız oluşu değildir sorun; çünkü insan bir şeyi inatla isterse onu elde eder. Korkunç olan, istediğimiz şeyi elde ettikten sonra ondan bıkmamızdır. O zaman suçu kaderde değil, kendi isteğimizde bulmalıyız.” Cesare Pavese
Dostoyevski epilepsi hastası, homofbik ve iflah olmaz bir kumarbazdı. Oğuz Atay sevdiği kadına yakın olabilmek uğruna karısından boşanıp sevdiği kadının kocasıyla arkadaş oldu evlerine daha sık gidebilmek için. Salinger yaklaşık kırk yıl evinden dışarı adım atmadı, tek bir kare bile fotoğrafı çekilemedi. Yusuf Atılgan Türk Edebiyatının kilometre taşları sayılabilecek iki büyük eseri yazdıktan sonra (Anayurt Oteli ve Aylak Adam) insanlara küstü, bir köye yerleşip otuz yıla yakın neredeyse tek bir satır bile yazmadan çiftçilik yaptı. Althusser elli yıldır birlikte olduğu ve taparcasına sevdiği karısı Helen’i bir sabah yanıbaşında uyurken elleriyle boğdu, bu boktan hayata daha fazla katlanmasına seyirci kalmaması için. Stephan Zweig’de tıpkı Althusser gibi yaptı, tek farkla, o tabanca kullandı karısı ve kendisi için. İnsan ırkına duyduğu güvensizlik Walter Benjamin’i Fransa sınırında kendi kafasına sıkmaya zorladı. Hemingway yalancının tekiydi, Jean Genet gasptan tecavüze kadar bulaşmadık suç bırakmadı ve ömrünün yarısını hapiste geçirdi. Kierkegaard çok sevdiği nişanlısı Regine Olsen’i terk etti, çok sevdiği için. Ömrü boyunca hep acı çekti bu yüzden ama soranlara da yaptığının doğru olduğunu söyleyip durdu. O kadar çok seviyordu ki Regine’i ve o kadar nefret ediyordu ki kendisinden, evlenip onun kendisine ‘maruz kalmasına’ izin veremezdi!.. En sevdiğim yazarlardan bir kaçının kısa yaşam öykülerini anlatmaya çalıştım. Bir yerlerde bir terslik var ama nerede bilemiyorum.. Ali Lidar

Reader Follow Recommendations

See All
“Ölmeye yatıyorum, eğer bir sonsuzluk varsa; sonsuzluk olmak istiyorum. İsmi anılmayan, gözleri görmeyen, yaşamayan bir sonsuzluk.”
Yağmur yağdı.  Saat olağanüstü bir gözdür.  İçine girer çıkarız yansımalar olarak.  Müziğin ırmağı  girer kanıma.  Beden dersem, rüzgâr der,  Dünya dersem, der ki nerde? Açılır dünya, çift katlı çiçek gibi:  gelmenin hüznü,  ve burada olmanın  neşesi Kendi merkezimde yitirdim yolumu. Octavio Paz 
Reklam
Ölüm çok güzel olmalı, yumuşak, kahverengi toprakta yatmak, birinin başının üzerinde çimlerin dalgalanması, ve sessizliği dinlemek. Dünün olmaması, ve yarının olmaması. Zamanı unutmak, hayatı affettmek, barışta olmak… Sylvia plath
bu suskun çağın boyutlarında sokağı algılama metnindeki sokak şarkısının tadından daha yalnızım gel yalnızlığımın büyüklüğünü anlatayım sana Sohrap Sepehri
ben uyurken ıslanan yanakları anlat kaç martının denizden havalandığını söyle Sohrap Sepehri
çağır beni senin sesin iyidir senin sesin hüznün samimiyetinin sonunda yeşeren o tuhaf bitkinin yeşilliğidir. Sohrap Sepehri
''Dile gelmeyen acı, kalbe yüklenir ve kırar onu.'' William Shakespeare
Reklam
Dostoyevski, Ölüler Evinden Anılar eserinde bütün zamanlara damgasını vuracak şu çarpıcı tespitte bulunur: "Bir insanın karakterini uzun süren psikolojik araştırmalardan çok, gülüşünden anlamak mümkündür."
''Hayatın en hüzünlü anı, mevsimine kapıldığın kişinin bahçesinde açabilecek bir çiçek olmadığını anladığın andır..'' Mayakovski
Bejing

Bejing

, Joined 1000Kitap.
Geri198
1,483 öğeden 1,471 ile 1,483 arasındakiler gösteriliyor.