“Bir gün tutunacaklar
Bir gün başları yukarda
Yüceltip kendi kendilerini
İnanacaklar yalnız kendilerine
Bunun için
Onlara yol göstermelisin
Çok bekledin ama geldin
Ama hoş geldin”
Sayfa 47
Ne güzeldin, uzayan, hep uzayan ellerin vardı
Duraklarda hep kendini bekledin
Herkesin indiği otobüslere bindin usulca
Sayfa 440
“Seni yeniden görmek beni de sevindirdi.
Uykumu bekledin, bir bekçiye ihtiyacım yoktu
ama gene de teşekkür ederim. Nereye yolculuk
böyle, dostum?”
“Demek bana tuzak kurup bekledin!” diye haykırdı Georg.
Küçük insanlar, büyük denizleri kaçıramazlar. Direnmeyi büyük şeylerde denemeyi bekledin, küçüklerin yıkıcılığına karşı koymadın, direnecek büyüklerse gelmedi. Elde olanı çekiştirdin durmadan, uzattın, yamadın, onardın; yeni bir deniz aramayı aklına getirmedin. Ellerini açmadın; ama dayadın ve bekledin. Çiçeksiz bahçelere, kuşsuz pencerelerden baktın, bekledin: Çınarlar yaklaşılmazdı, kavaklar ulaşılmaz, otlar kısacık, denizse şuracıkta, yani uzak. Koşmadın, denizin bile sana gelmesini bekledin.
Sayfa 110Kitabı okudu
"Hep konuşayım diye yalvardın, hep gelmemi bekledin, hep beni görmeyi istedin. Bak şimdi buradayım, senin için konuşuyorum, sana geldim, sana kendimi gösterdim. Şimdi neden sen susuyorsun, Mania?"
