520 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
Rüya, Tutku ve Toplumsal Eleştiri
"Martin Eden," Jack London'ın yazdığı bir roman olup, başkahramanı Martin'in sınıfsal mücadelesini ve sanatçı kimliğini keşfetme sürecini anlatır. Roman, 20. yüzyılın başlarında geçer ve yazarın kendi deneyimlerinden etkilenmiştir. Martin Eden fakir bir gençken bir kadına duyduğu aşk ve ona ulaşma arzusuyla edebiyat
Martin Eden
Martin EdenJack London · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202389,9bin okunma
244 syf.
7/10 puan verdi
·
17 günde okudu
Çizginin dışındakilerin -yani normal beklentilerin ötesinde başarıyı yakalayan kişilerin- hayatları tuhaf ve alışılmadık bir mantık izliyor. Gladwell bu mantığı basitleştirirken insanın kendi potansiyelinden en yüksek seviyede nasıl yararlanacağı konusunda heyecan verici bir plan sunuyor. Tabii çizginin dışına geçebilmek sadece bireysel yetenekleriniz sayesinde olmuyor. Bunun için; aileniz, çevreniz, doğum tarihiniz, doğum yeriniz, fırsatların bol olduğu bir çağda doğup doğmadığınız gibi şans faktörünün de içerisinde yer aldığı oldukça kapsamlı bazı şeylerin de sizden yana olması gerekiyor. Hokey sporu, bilgisayar programcılığı gibi meslekler üzerinden örnekler vererek fikirlerini açıklıyor. Başarı için 10 bin saat kuralının önemine de ayrıca değiniyor. Ne kadar diğer faktörler etkili olsa da uzmanlaşmak istenilen alanda en az 10 bin saat çalışmanın gerektiğini savunuyor. Kitapla kalın, keyifli ve feyzli okumalar…
Outliers
OutliersMalcolm Gladwell · MediaCat Yayınları · 20228bin okunma
Reklam
Beklentilerin ötesinde seni arıyorum seni kendimden öte arıyorum Ve artık seni ne kadar sevdiğimi bilmiyorum Hangimiz eksik...
Paul Eluard
Paul Eluard
Bu erkek ve kadınları kişisel çekim gücü ile bu denli donatan nedir?
Kendi coşkularıyla size esin kaynağı olan ve enerjileriyle size motivasyon sağlayan, duygularınıza olduğu kadar zihninize de hitap eden insanlarla olasılıkla karşılaştınız. Ve siz, gönüllü olarak onlara çekildiğinizi ve belki de onların amaçlarını gerçekleştirmek için beklentilerin ötesinde performans gösterdiğinizi fark ettiniz.Fakat siz kendinize sordunuz mu: Bu tür bir mükemmelliğin kaynağı nedir? Bunun oluşmasını sağlayan kuvvetler nelerdir?
192 syf.
9/10 puan verdi
·
6 günde okudu
“İhsan Oktay Anar kitapları, kolayca incelenecek ve uzunluğu ile derinliği ne olursa olsun “tamamlanmış” incelemeler yapılabilecek kitaplardan değil. İyi ki de değil. Öncekilere nispeten Galîz Kahraman, dili itibariyle daha yüzeyden, olaylar itibariyle daha yakın dönemden gitmesine rağmen İhsan Oktay Anar kitapları ile ilgili bu geleneği bozmuyor.
Galiz Kahraman
Galiz Kahramanİhsan Oktay Anar · İletişim Yayınevi · 20143,302 okunma
"Beklentilerin ötesinde sonuçlar almak içten bile değil... Ben bunu denedim. Kendimde denedim... Düşlerin, vehimlerin gerçek dışı boşluğunda katlanıp uçan soyut kelimeler olarak söylemiyorum."
Reklam
330 syf.
9/10 puan verdi
·
4 günde okudu
Ne bekledim, ne çıktı..
Hayretler ve şaşkınlıklar içinde okuyarak bitirdim kitabı.. İki hikayeden oluşuyor. İki hikayede beni inanılmaz şaşırttı. Böyle bir hikaye böyle bir son hatta böyle bir kitap düşünmemiştim alırken. Kitabın ana konusu aldanmak ve aldatmak üzerine.. Bunu gerçekten çok iyi işlemiş. Aklınızı ve vicdanınızı tartmayı, empati yapabilmeyi okuyucuya ziyadesiyle hissettirdi. Çok başarılı buldum. Bazen kızdırsa da gerçekleri yüzümüze tokat gibi indirmeyi başardı. Kitapta şöyle bir cümle geçiyordu, herşeyi özetler nitelikte : "Her ferdi, her cemaati hoşlandığı yem ile avlarlar. Keyfiyet böyle oltalara tutulmayacak kadar insanlığımızı terbiye edebilmektedir." Kitap sürükleyici, eski sözcükler olmasına rağmen akışta bunu pek hissettirmiyor. Arka kısımda sözlük mevcut, dilendiği taktirde başvurulabilir. Kendini okutturuyor, sonunu öğrenmek için çaba sarfediyorsunuz. Beklentilerin ötesinde kitaplarla karşılaşınca insan bi afallıyor, afalladığım kitaplardan oldu. Yazarın okuduğum ilk kitabıydı bu arada, kalemini beğendim, başka bi eserde bizi ne bekliyor acaba diye merak içinde kaldım. Herşey bi tarafa önyargılar bi tarafa bırakılarak okuyunca kitaplardan mesaj alıyoruz, bence herkes o mesajları almalı.. Keyifle okuyunuz, selametle..
Efsuncu Baba - Gönül Bir Yeldeğirmenidir Sevda Öğütür
Efsuncu Baba - Gönül Bir Yeldeğirmenidir Sevda ÖğütürHüseyin Rahmi Gürpınar · Everest Yayınları · 200934 okunma
Buraya kalbimi bırakıyorum "Hepimiz aynıyız"
" Hepsinin aynı olduğunu düşünmek istiyorum. " Finlandiya homojen bir yerdi fakat her geçen gün bu homojenlik biraz daha azalıyordu. 1990 yılından bu yana yabancıların sayısında yüzde 600'lük bir artış olmuş. Çeşitliliğin titizlik kültürünü nasıl değiştirdiğini anlamak için çocukların üçte birinin göçmen, bunların çoğunun da
SEN GİBİ ÖZLEDİM SENİ.!!!
Sorma işte nasıl diye sen gibi özledim seni. Hani yazılamayan şiirler vardır ya gece sancılarına gebe, Hani dilinin ucundadır da derdini anlatamazsın ya kâğıtlara. Sonra. Sonra ilk dizeyi buluşturduğunda kâğıtla, Yüreğin bir kuş gibi çırpınır, mutluluktan uçarsın ya havalara. İşte ben seni o ilk mısra gibi özledim. Hani o kırk mumluk ampullerin
184 syf.
·
Puan vermedi
Tokyo Üniversitesi'nde Fransızca profesörü Sen-nen, Fransız Mathilde ile evlenerek Paris'e yerleşir. Bir kızları, mutlu bir evlilikleri ve huzurlu bir yuvaları olur. Bu mutlu evlilik Mathilde amansız bir hastalığa yakalanana kadar devam eder. Elbette sadece bunu anlatan bir kitap değil Bin Yılın Aşkı. Bunun çok daha ötesinde bir tutku var içinde: Müziğin evrensel gücü. Sen-nen'in gençlik yıllarından başlayan ve yıllar sonra tekrar uyanan Figaro'nun Düğünü operasına olan tutkusunu okumak bu kitabı beklentilerin ötesine taşıdı benim için. Sanki kitapta kelimeler yerine notalar vardı, bütün bir hikaye bu dört perdelik operayla anlatıldı, hayatın acı tatlı bütün tesadüflerini müzikle doldurdu yazar. Çok güzel, çok nahif ve tutkulu bir kitaptı.
Bin Yılın Aşkı
Bin Yılın AşkıAkira Mizubayashi · Yapı Kredi Yayınları · 202357 okunma
Reklam
"Etrafına bakıyorsun, her yerde uzun duvarlar ... Boğuluyor gibi oluyorsun ve gökyüzünü görmek istiyorsun ama gökyüzü bile tüm renklerini yitirmişçesine kasvedi bulutlarla kuşanıyor. Bir köşeye çekiliyorsun, belki de bir duvar dibine ... Sonra uzun uzun bakıyorsun gökyüzüne. Bulutların ötesinde bir ışık görmek istercesine bakıyorsun ancak ne kadar bakarsan bak, hep aynı kasveti görüyorsun. Nefret saklandığı yerden çıkıyor, kuşatıyor seni, özlemini çektiğin her şeye duyduğun büyük, yakıcı nefret. Bir süre sonra kabullenip asla güzel şeylere sahip olamayacağını anlayarak hayattan beklentilerin düşüyordu. Geriye kalan tek şey ise sana dayanma gücü veren yaşanmışlıklara olan nefretin oluyordu. Sahip olduklarımıza ve asla sahip olamayacağımız şeylere duyduğumuz nefretti bize kalan."
64 syf.
·
Puan vermedi
Kitabın sonsöz bölümünde Mythili G, Rao nun yazdığı bölümden daha iyi bir inceleme olamaz sanırım: Osamu Dazai'nin 1939'da yazdığı Öğrenci Kız - yaşı bilinmeyen bir öğrenci kızın ağzından anlatılan ince ve büyümüş de küçülmüş bir kısa roman - gösterişli ve dönemine göre kışkırtıcıydı. Aradan geçen yüz yıla yakın sürenin ardından kitabın
Öğrenci Kız
Öğrenci KızOsamu Dazai · İthaki Yayınları · 20228,1bin okunma
432 syf.
·
Puan vermedi
"Kanlı olaylar, aylar boyu, beklentilerin de ötesinde çeşitli illerde öylesine sıralanmaya başlamıştı ki, bu sağlıksız ortamda tek başına, neyi, nasıl düşünüp nasıl davranacağını bilmek başlı başına sorundu. Yapanı bilinmeyen tek kişilik cinayetlerle topluca saldırılar iyice sarıyordu ülkeyi."
Yalancı Tanıklar Kahvesi
Yalancı Tanıklar KahvesiVedat Türkali · Ayrıntı Yayınları · 2017989 okunma
75 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.