Çıkar çıkmaz kanattığın sivilcelerin gibi, yaralarının da kabuk bağlamasını bekleyemedin. Hep deştin, hep hesaplaştın, fazla sorguladın. Hiç gitmez sandıkların bu hayata veda ettiğinde çocuktun henüz.
Sayfa 177Kitabı okudu
Nazım Hikmet
Dostluğumuz otuz yıl bile sürmeyecekti. Ne de az, otuz yıl. 1950'de bizler, Türk halkı ve dünyanın dört bir yanındaki ozanlar seni hapisten kurtardığımız zaman, bir on dört temmuz günü, dosdoğru yaşamın içine daldın. Ama bu yıl, sabırsızlığından, temmuzu bekleyemedin...
Reklam
"Mukaddes Vücud"a
Şair, kendi ruhunu bulandır. Ben bunları, senin ruhunu bulduktan sonra yazdım. Orada, yaratıcı bir şiiriyet dalgalanıyordu. Bu şiiriyeti ben, destana geçirmek istiyordum fakat sen bekleyemedin, onu tarihe sokmaya başladın. O hâlde, ben duruyorum, artık sen yürü!
Kapra YayıncılıkKitabı okudu
mimozaları bekleyemedin mi? a ça cak lar—dı...
Çıkar çıkmaz kanattığın sivilcelerin gibi,yaralarının da kabuk bağlamasını bekleyemedin. Hep deştin, hep hesaplaştın, fazla sorguladın.
Sayfa 177Kitabı okudu
Bekleyemedin
bekleyemedin, oysa ölürüm demiştin. ölümü bekleyemedin, beklemeliydin oysa yoldaydım, ölümü köşeye çekmiş, hizaya getiriyordum ve sana açmıştım kollarımı ama sen ölemedin.
Reklam
43 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.