“Ben herkesin gönlü olsun diye çabalarken kimse bana sen ne istiyorsun diye sormuyor. Sanki ben herkesi anlıyorum ama hiç kimse gerçekten benim ne hissettiğimi anlamıyor gibi. Öyle bir değersizlik hissi.”
Hz.Ömer:
"İster hoşuma gitsin, ister gitmesin; hangi hal üzere sabahlarsam sabahlayayım benim için farketmez. Çünkü ben, hayrın hoşuma gidende mi gitmeyende mi olduğunu bilmiyorum."
Başçavuş hiddetle geri döndü. "Ne yapıyorsun oğlum, yavaş vursana" dedi.
İbo'nun durumunu gören Fehmi'nin, ilk kez yüreğine buzlu su serpildi. Gevşedi, ferahladı. Başçavuşa ters ters baktı. Kara tükürdü. Başçavuş ürperdi, İbo'ya döndü. "Sen de çabuk kalk ulan. Diline de hakim ol" diyerek
durumunu düzeltti.
"Diline hakim olmazsa, bu derede kurşuna dizdireceğim köpeği!"
Dizlerinin üzerinde doğrulan İbo hafif dönerek Üsteğmen'e baktı.
"İkimiz de kahramanlaşırız. Sen sömürücü sınıfların gözünde, ben ise halkın...
Ama nerde o yürek sende...
Ama ben sana karşı kibar davranıyordum!"
"Kibar davranıyordun! Beni olmadığım birine dönüştürmeye çalıştın."
Ben, olmadığım birine dönüşmek istemiştim.