Anneyle ilişkimiz dünyaya gelişimizle başlar. Yaşamımızın ilk nefesini alırız, korunma ve sevgi için onun varlığına ihtiyaç duyduğumuz bağımlı dönem başlar. Rahimde ve doğum masasında bir bütünüzdür. O kadın, annemiz -olduğu ve olmadığı her şeyle- bize hayat verir. Onunla bağlantımız bu andan itibaren ömür boyu sürecek psikolojik bir yük yaratır. Tuhaftır ki, ben buna hiç inanmak istemedim.
Sık sık ben diyorsun ve gururla söylüyorsun bu kelimeyi, inanmayacaksın ama bedenin ve büyük aklın çok daha büyüktür oysa, o 'Ben' demez aslında 'Ben'i oluşturur.
Reklam
Yanaklarımızında ihtiyacı vardır ıslanmaya
Ağlıyorsunuz Günseli ben de ağlayabilseydim ne yazık bu huyumu unutalı yıllar oldu bana da öğretin nasıl ağlanır onun arkasından nasıl yas tutulur
Bu yarı tanrılar bugün üstünde yaşadığımız dünyanın edebiyatını, müziğini, resmini politikasını belirlemiş olanlardı. Ve ben onları sokakta göremiyordum. Kapalı kapılar arkasındaydı. Avrupa'yı yönetenler. Halkın karşısına çıktıkları anda çiğ çiğ yeneceklerini bildiklerinden, ukala taktıkları yüksek kültür maskesini sadece birbirlerine gösteriyorlardı. Sömürmeye ve sömürülmeye hayatın amacı olarak bakan bu açık tenli ırk, belki de doğanın en büyük hatasıydı.
"Her şey ben ve benim düşüncelerimden ibaret olsa da bu dünyada yaşamak zevkli bir şey" diyordu, "Sen! Oğlum! Sen benim zihnimde bir düş, bir düşüncesin. Bana şu anda dokunuyorsun. Ama ben sana dokunamıyorum. Çünkü düşlere dokunmak mümkün olabilir mi?".
Sayfa 127 - iletişimKitabı okuyor
Benden bir şey saklamayın lütfen, o zaman ben de sizden bir şey saklamam. ŞEHİR HAYATININ DERİNLİĞİ SAKLADIKLARIMIZIN DERİNLİĞİNDEN GELİR. Bu şehirde doğdum, bütün hayatım bu sokaklarda geçti.
Reklam
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.