Aşık dedi ki: Kusuruma bakma... bakayım, bana uyacak mısın, yoksa namuslu musun diye seni sınadım. Senin namuslu olduğunu sınamadan da biliyordum ama haber alma, gözle görmeye benzer mi ya? Sen bir güneşsin; adın sanın meşhur olmuş, aleme yayılmış! Güneşi böyle bir tecrübeye aldımsa ne ziyanı var? Sen bensin, ben kendimi her gün fayda da, ziyanda sınar dururum. Düşmanlar, peygamberleri de sınadılar, sınadılar da onlardan mucizeler zuhur etti. Gözümü, nurla sınadım, ey gözlerinden kötü gözler, uzak olasıca sevgili! Bu dünya bir viraneye benzer, sense definesin... definede seni aradıysam incinme bana! Seni küstahça sınadım... bu suretle düşmanlara da her zaman söyleyeyim; Dilim seni anınca gözüm de gördüğüne tanık olsun! Hürmet yolunu bulduysan ey ay yüzlü sevgili, işte boynumda kefen, elimde kılıç... huzuruna geldim! Ben bu eldenim başka elden değil ... lûtfet, elimi ayağımı sen kes de beni, başkasına öldürtme! Ayrılıktan dem vuruyorsun... dilediğini yap, fakat beni kendinden ayırma, bunu yapma! Şimdi söz ülkesine yol aldık... fakat vakit geçti, söylemeye imkan yok! İşin dış yüzünü söyledik, içyüzü örtülü kaldı... sağ olursak böyle kalmaz, onu da söyleriz elbet!
Ben Ufuk'tan daha geç geldim, geciktim. Çünkü onun, Eskişehir Şeker Fabrikası'nın orada, ağaçlara, direklere işaretler koya koya yaptığı koşulların hiçbirini yapmadım ben. Ben yalnız, yakıcı bir kadın teni tenime değer değmez, yanık kokuları içinde...
Sayfa 22 - Everest YayınlarıKitabı okudu
Reklam
“Az önce insanların neşesine neşe kattığım bir partiden geldim; dudaklarımdan nükteler döküldü, herkes güldü ve bana hayran kaldı -fakat ben ayrıldım- bu çizgi dünyanın yörüngesi kadar uzun olmalı----------------- ve kendimi vurmak istedim.”
Zavallı Raif
Belki bu da kafiydi. Bir insana bir insan herhalde yeterdi. Fakat o da olmayınca? Her şeyin bir hayal, aldatıcı bir rüya, tam bir vehim olduğu meydana çıkınca ne yapılabilirdi? Bu sefer inanmak ve ümit etmek kabiliyetini ben kaybetmiştim. İçimde insanlara karşı öyle bir itimatsızlık, öyle bir acılık peyda olmuştu ki, bundan zaman zaman kendim de korkuyordum. Kim olursa olsun, temasa geldiğim herkesi düşman, hiç değilse muzır bir mahlûk telakki ediyordum. Seneler geçtikçe bu his kuvvetini kaybedeceğine şiddetlendi. İnsanlara karşı duyduğum şüphe, kin derecesine çıktı. Bana yaklaşmak isteyenlerden kaçtım. Kendime en yakın bulduğum veya bulacağımı zannettiğim insanlardan en çok korkuyordum. “O bile böyle yaptıktan sonra!..” diyordum…
Sayfa 147Kitabı okudu
Bende suçluyum ya siz?
Ben de suçluyum bu rolü oynadığım için suçluyum. Beni tanımlamasına razı geldiğim için. Rolü gerçekliğin nerede başlayıp nerede bittiğini idrak edemeyecek kadar özümsediğim için. Bunun başkalarına bakışımı etkilemesine izin verdiğim için.
Sayfa 250 - İthaki Modern. 1. Baskı. Aralık 2021. Çev: Avi Pardo.
Reklam
Geri199
1,000 öğeden 991 ile 1,000 arasındakiler gösteriliyor.