144 syf.
5/10 puan verdi
Bu kadar kasma, paranoyak olursun ;)
"Buldum. Buldum. Son soru. Sen hala bir nebze olsun, kalbinin herhangi bir köşesinde, evliliğin bir aşk ilişkisi olduğu yanılsamasını taşıyor musun? Eğer taşıyorsan, bu birçok sorunun nedeni olabilir." Soruyu soran karakter, bunun bir yanılsama olduğunu kabul ederek, içine kendi yargısını da katarak sormuş ama, siz ne düşünürsünüz?
Aldatma
AldatmaPhilip Roth · Ayrıntı Yayınları · 2010113 okunma
Reklam
432 syf.
9/10 puan verdi
Bu defa romanı bitirmeden katili buldum diyordum ki Ahmet Ümit beni yine yanılttı. Hiç beklemediğim bir karakterin beklemediğim sebeplerden cinayet işlemesi... Çok şaşkınım hala. Ahmet Ümit'in eserlerinde disiplinlerarası bir anlatıma başvurması çok hoşuma gidiyor. Eserinde hem günümüzden hem de tarihten izler görüyoruz. Geçmişe gittiğimizde Patasana'nın hikayesi çok güzeldi. İlk tabletinde "Ben zalimler çağında yaşayan bir alçaktım" cümlesini kurmasından dolayı kendisine biraz haksızlık ettiğini düşünmüştüm. Ama tabletleri okudukça neden bu düşüncede olduğunu daha iyi anladım. Okuduğum her eseri gibi Patasana da mükemmeldi. Tavsiye ederim :)
Patasana
PatasanaAhmet Ümit · Yapı Kredi Yayınları · 201923,9bin okunma
Her şeye rağmen yaşamak
Mesela ben: Zor günler geçirdikçe daha işe yaramaz hale geldim, ama uzun bir hayatım oldu. Sevdiklerim birer birer öldüler, ama ben hala hayattayım.
Sayfa 201 - JaguarKitabı okudu
"Geçmiş geri geldikçe beni mutsuz ediyor ise geçmemiş midir? Hala burada benimle mi yaşamaktadır? Zaman yolculuğu dedikleri bu mudur? Yolcu, zaman'ın kendisi de, yolculuk mekanı ben miyim? O esnada kalbim neden yanıyor? Arz ederim."
Reklam
Senden sonra çok saatler, günler, haftalar geçti ama ben hâlâ aynı mesajda aynı duygular içerisinde kaldım. O son mesajla veda ettin bana daha önce veda etmek istedim ben ama bağışla beceremedim bunu herşeyi en iyi yapan yine sen başardın.. Veda ettin ama ben yine senden gidemedim...
Sevmek neymiş ?
Bakın sevmek öyle cümlelerde filmlerde gördüğünüz gibi bir şey değil. Yani öyle birkaç sevgi mesajı, birkaç gece, birkaç sahiplik fotoğrafları falan öyle değil. Daha farklı. Mesela onu görünce hızlanan kalbiniz, her adımda ona yaklaşma, onu görme hissidir sevmek. O adımları onun için atmaktır. Bir sokak arasında elini tutmak,
"Bugün günlerden salı ve ben seni çok özledim.." Çocuklar gibi şen değilim belki ama çocuksu bir aşkla seviyorum hala seni...
Ailesine yazdığı mektuplardan.
Ve sizi gördüğümde kendim olmak istiyorum, gülmeyen, konuşmayan ve fakat bir köşeye sinip çöken biri değil. Benim en büyük derdim sizin beni tanımamış olmanızdır ve hiç bir zaman da tanımak istemediniz ve belki de hâlâ siz benim hakkımda düşündüğünüzde, beni uçarı, ve aşk romanları ve Tahran Musavver dergisinin öykülerinden kafasında aptalca düşünceler oluşan bir kadın olarak biliyorsunuz. Keşke öyle olsaydım ve mutlu olabilseydim. İşte o zaman dünya küçücük bir odacık olurdu ve ben, dans partilerine gitmekle ve güzel ve şık elbiseler giymekle ve komşu kadınlarla çene çalmakla ve kaynana ile dalaşmakla ve kısacası pis ve anlamsız binlerce işlerle yetinirdim ve daha büyük ve daha güzel bir dünyayı tanımazdım ve bir ipek böceği gibi kendi kozamın sınırlı ve karanlık dünyasında kıvranır ve büyürdüm ve hayatımı sona getirirdim. Fakat ben böyle yaşayamazdım. Ben kendimi bildiğim andan beri, benim başkaldırım ve isyanım bu aptalca görünüşü ile başlamıştır. Ben büyük olmak istiyordum ve istiyorum. Ben, bir gün doğup ve bir gün bu dünyadan çekip giden ve artlarında bu geliş ve gidişlerinden her hangi bir iz.
Reklam
Tatlı bir rüzgar esintisinde; kuş seslerini ve doğayı dinleyeceğimiz bir müzik keşfetmek üzereyken ve tam ritmi yakalamışken, kendisini henüz ve hala göremediğim bir kuş,tüm o müziğe karşı şarkısını söylemekte. Sanki. Asıl kuş benim, asıl ritm benim ve asıl doğa tüm bu şehirleşmeye rağmen bak burada der gibi. İnanabilmek mi? Yoksa nefesini tutup gözlerini kapatıp, kapılıp gitmek mi o ritme? Biraz daha sakinleştiren bu ses de uyumak mı istersin ya da daha fazlasını yaşamak mı? Tam o an da kanatlarının var olduğunu anlıyorsun. Tutmak isteyip kokusu içime çekmek, fakat uçacak. Korkmak mı? Hayır korkak değilim insanlar kötü. Ama der gibiydim, bekle der gibiydim, lakin sesim soluğum kesilmişti. Ve birazdan kanatlarını çırpıp uzaklaştı, yarım kalmış tüm şarkıları şiirleri de ve kalp ritmini kanatlanıp götürdü. Ve ben bi daha nefesimi tutamadım. Şarkı susmuştu, rüzgar dinmişti ve o ben kuş olmuştum onun kalbine konmuştum... Sanırım söyleyeceklerim bu kadardı...
Gunahlar ve Af
İnsanlar ALLAH'ın affedebileceği şeyleri, kendi kafalarında farklı yere evriltip her zaman yargılamaya çalısıyor. Düşünmüyorlar " Ben o durumda olsam ne yapardım. " diye. Geçmişinde hatalar yapmış her birey kendi günahlarını kimseye anlatmamalı. Bugunun dostu yarininda düşmanı olabilir. [Bunlari yazma sebebim çevremizin umudunu yitirip daha da kötü yollara düşmemesi. Sen hala yaşıyorsan her zaman kurtulmaya veya daha iyi olmaya çabalayabilirsin.]
Kürşat ERKOL
Kürşat ERKOL
Ben de bu yeni mi, çok eski mi, be­nim mi, kimin bilmediğim çevremde, hala şu halimle, ken­dim diye bir şeye sahip çıkmaya çalışıyorum
210 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
“Nihayet kimin ne olduğunu da anladım. Ben size her zaman kendi çocuklarım gibi sahip çıktım, ama benim başım derde girince yanımda sadece şansım vardı. Hiçbiriniz yardım etmeye çalışmadınız.” “Ne olursa olsun mantıklı düşünmek zorundasın. Ölüler hep dirilmek ister. Sense hâlâ hayattasın ve mücadele ediyorsun, ölemezsin!” Sonra devam ettim. “Hayat sana anne ve babandan bir hediye. Eğer yaşamak istemiyorsan bunu önce onlara sormalısın.” "Şimdi çocuğunuz olacak, bu daha da güzel. Öldükten sonra Fengxia’yı gömecek birisi olacak.” “Bir söz vardır, yeşil dağlar olduğu sürece yakacak odun için endişelenmeye gerek yoktur.”
Yaşamak
YaşamakYu Hua · Jaguar Kitap · 201632,8bin okunma
Ev geçindirdiğini iddia eden her erkek ev geçindiriyor mu
Toplumumuzdaki pek çok erkek kendilerinin ve ailelerinin geçimi­ni sağlama becerilerinin erkekliklerinin bir ölçütü olduğuna inanı­yor olabilir; ancak erkekler genelde kaynaklarını gerçekten başka­larını geçindirmek için kullanmıyor. Ben dahil feminist teorisyenler bir süredir, bazı davranışların erkeklerin bakım sağlamaya ve ev geçindirmeye hevesli olduğu konusundaki ataerkil iddiaya meydan okuduğuna dikkat çekiyoruz: Para kazanan ancak nafaka ya da çocuk bakım parası ödemeyi reddeden erkekler ya da aile reisi olup maaşlarını kişisel hazlar peşinde har vurup harman savuranlar gibi. Barbara Ehrenreich'ın The Heart of Men (Erkeklerin Kalpleri) adlı kitabı erkeklerin ev geçindirmeye istekli olmadıklarını, "playboy" fikrinin bu rolden kaçma ve erkekliklerini başka araçlarla kanıtlama arzusundan kaynaklandığını vurgulayan ilk kitaplardan biriydi. Ailelerinin ihtiyaçları için maaşlarının az bir kısmını ayıran erkek aile reisleri, hala ev geçindirdikleri yanılsamasına sahip olabilir. Günümüzde ev geçindirdiğini iddia eden birçok ataerkil erkeğin maaşını uyuş­turucu, alkol, kumar ya da cinsel maceralarda çarçur etmesine imkan sağlayan para, kadınların geliri olabiliyor.
Sayfa 104 - Bgst Yayınları, 2.Basım, Haziran 2021.
Resim