Mü’minler Kimlere Karşı Merhametli Olmalı :
Mü’minler Kimlere Karşı Merhametli Olmalı? İblis gibi hatasında ısrar eden; kendisi O’nun rahmetinden umudu kestiği gibi, başkalarını da O’nun rahmetinden uzaklaştırmak için her tür şeytanlık düşünen kimseler ilahi rahmetten ebediyyen mahrum kalacaklardır. Mü’minler Kimlere Karşı Merhametli Olmalı? “ Muhammed (sav) Allah’ın elçisidir ve onun
O Arkadaşım
Hayatta fikirler çok büyük, kafalar çok küçük... İnsanların kafaları sizin içinizi dolduran şeyleri istiap edemeyecek kadar mini mini... Ben seni derin, muğlak gördüm. Beni anlayacak kadar derin... Ama... Kendim o kadar basitleştim ki sen bile -bu belki benim hüsn-i zannımdır, belki sen bana ait en ufak bir hisle dahi musab olmamışsındır- şaşırdın bana: - Sen de herkes gibisin!.. dedin. Değilim... Değilim yavrum... Ben herkes gibi değilim... Ben herkes gibi olsaydım... Bu vaziyette sana mektup yazabilir miydim? Sen herkes gibi olsaydın benim mektubumu okur muydun?
Sayfa 18 - Yapı Kredi YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Mus'ab b. Umeyr
Uhud’ta bir kez daha taşıma şerefi bahşedilen mübarek sancağı. Son Peygamber sanılarak önce sağ kolu kesilen, sancağı sol eline alınca sol koluna kılıç indirilen. İki kesik kolla sancağı göğsüne bastırıp “Muhammed ancak rasûldür. Ondan evvel daha nice peygamberler geçmiştir” âyetini okuyarak Hz. Peygamber’e siper olmaya devam eden. Sonunda İbn Kâmia’nın mızrağıyla şehadet makamına yükselen… Son Peygamber’in şehit olduğundan habersiz “İleri ey Mus’ab! İleri!” diye bağırdığı arkasından. Mus’ab suretinde sancağı taşıyan meleğin, “Ben Mus’ab değilim!” dediği an. İşte o an!
ASR-I SAADETTEN BİR GENÇ PORTRESİ: MUSA’B B. UMEYR
Takvim yaprakları miladi 610 yılını gösterirken Musab bin Umeyr 25 yaşlarındaydı.İslam Mekke’de yavaş yavaş yayılmaya başladığında; Mekke’nin en zarif,en kibar ve en yakışıklı delikanlısı da duymuştu bu daveti... Musab üç erkek kardeşinin en küçüğü, en nazlısı, annesinin göz bebeğiydi.En güzel elbiseleri, ayakkabıları o giyinir, en güzel
Hayatta fikirler çok büyük, kafalar çok küçük... İnsanların kafaları sizin içinizi dolduran şeyleri istiap edemeyecek kadar mini mini... Ben seni derin, muğlak gördüm. Beni anlayacak kadar derin... Ama... Kendim o kadar basitleştim ki sen bile -bu belki benim hüsn-i zannımdır, belki sen bana ait en ufak bir hisle dahi musab olmamışsındır- şaşırdın bana: - Sen de herkes gibisin!.. dedin. Değilim... Değilim yavrum... Ben herkes gibi değilim... Ben herkes gibi olsaydım... Bu vaziyette sana mektup yazabilir miydim? Sen herkes gibi olsaydın benim mektubumu okur muydun?
Bu ümmetin fidanları çocuklarımız kitabından yaptığım geniş özet
Bu ümmetin fidanları çocuklarımız yazar Nurettin Yıldız. Öncelikle kitabın 2 ana temasını verip sonrasında başlıklar ve altında not aldığım maddeleri sıralayacağım. 1.Aile Allah'ın onlara verdiği bir emanete sahip olduğu bilincinde olmalıdır. 2.yarının ümmetine bir fert yetiştiriyorsun. Unutma! senin çocuğun yarınki ümmeti Muhammed'in şekli
Reklam
Hadis, siyer, târih ve ensâb âlimi İbni Sa’d’ın (v. 230/845) et-Tabakâtü’l- kübrâ' adlı eserinde rivâyet ettiğine göre, Uhud Gazvesi’nde sancaktar olan Mus’ab ibni Umeyr şehid düşünce, sancağı sîmâsı ona benzeyen bir melek almıştı. Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem ona: “Mus’ab ilerle!” buyurunca, melek: “Ben Mus’ab değilim.” dedi. O zaman Peygamber Efendimiz onun melek olduğunu anladı. | İbni Sa’d, et-Tabakâtü’l-kübrâ, III, 121.
Sayfa 239 - Tahlil Yayınları
Ben herkes gibi değilim...
Hayatta fikirler çok büyük, kafalar çok küçük... İnsanların kafaları sizin içinizi dolduran şeyleri istiap edemeyecek kadar mini mini... Ben seni derin, muğlak gördüm. Beni anlayacak kadar derin... Ama... Kendim o kadar basitleştim ki sen bile -bu belki benim hüsn-i zannımdır, belki sen bana ait en ufak bir hisle dahi musab olmamışsındır- şaşırdın bana: - Sen de herkes gibisin!.. dedin. Değilim...
Hayatta fikirler çok büyük, kafalar çok küçük... İnsanların kafaları sizin içinizi dolduran şeyleri istiap edemeyecek kadar mini mini... Ben seni derin, muğlak gördüm. Beni anlayacak kadar derin... Ama... Kendim o kadar basitleştim ki sen bile - bu belki benim hüsn-i zannımdır, belki sen bana ait en ufak bir hisle dahi musab olmamışsındır--şaşırdın bana: Sen de herkes gibisin!... dedin. Değilim... Değilim yavrum... Ben herkes gibi değilim... Ben herkes gibi olsaydım... Bu vaziyette sana mektup yazabilir miydim? Sen herkes gibi olsaydın benim mektubumu okur muydun?
39 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.