Öğrendiydim kapalı tutmamayı konuklara kapımı yüzyıllar boyunca. Ama bir gün açtım gözlerimi ve gördüm ki neyim var neyim yok yağma Hasan'ın böreği. Ve gördüm ki asmışlar karımı, ve yavrumun sırtında na şöyle şöyle yara izleri. Konuk değilmiş onlar, anladım, düşmanmışlar. Mayınlar, bıçaklar topladım eşiğimden. Sonra ant içtim bütün yaralarım adına: Atmayacak eşiğimden adımını, dedim, bir tek konuk yirminci yüzyılda. Bir şairden başka bir şey değildim yüzyıllar boyunca tanrıdan medet uman. Oysa şimdi ben bir volkanım, yirminci yüzyılda. Patlayan bir volkan!
Katy: "Seni çekici bile bulmuyorum." (Yalan! Ding! Ding! Yalan.) "Birazcık bile. Sen..." Daemon bir anda önümde belirdi, yüzümden bir santim bile uzakta değildi. "Neyim ben?" "Cahilsin." dedim geriye bir adım atarak. "Ve?" O da öne bir adım attı. "Kibirlisin. Kontrol manyağısın." Geriye bir adım daha attım ama hala benim alanımdaydı ve yaklaşıyordu. "Bir de, bir de... Hıyarsın."
Reklam
Orada otururken ben neyim diye sordum kendime. Tanrı’nın yaptığı şakalardan biri sadece.
Ben bir gün giderim ki neyim kalır eksik bıraktığım her şeyim kalır
Nisan yağmuru hep aynı kalıyor da,galiba sorulması gereken soru şu:Ben neyim? Yılan mı, istiridye mi? Nisan yağmuru yılanın ağzında zehre dönüşüyor da, istiridyenin karnında sedef oluyor. Ben neyim ben.
Akşam çökmek üzereydi, akşam soğuktu. Mevsimlerden sonbahardı. Uzakta ağaçlar yapraklarını titreten bir rüzgâra direniyor, çehrelerine inen kahverenginin o kasvetli tonuna hazırlanıyordu. Benim içimde adım adım bir kış büyüyordu. Bir de hasret… Hasret bir ayaz gibi yüzümü, ellerimi, bedenimi, neyim var neyim yok, her şeyimi esir alıyordu. Onsuz geçen ilk saatlerimde zaman sadece aleyhime işliyordu. Zaman, silahsız bir düşmandı; yalnızca gelip geçmekle bile canıma okuyordu. Adımın üstü çizilmişti o bahar ülkesinden. Ben bundan böyle sonsuz bir kış ülkesinin sakiniydim. Sevdiğim adamın hayatından ebediyen silinmiştim, onun evinden, yöresinden… Ve sonunda kalbinden… Nasıl dayanacaktım? Ruhumun yarısını değil tümünü, kalbimin misafirini değil sahibini ardımda bırakarak yeni bir hayata nasıl alışacaktım? Alışamazdım...Biliyordum...
Reklam
1,000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.