İnsanın ölümsüzlük isteği de var tabii. Yazmaya iten nedenlerin başında bu geliyor belki de. Yazmak, dünyadan göçüp gitmeden evvel anlatıp yüklerinden kurtulmak, ben de varım ve öldükten sonra da var olacağım demek gibi. Bir nevi geride bir mana bırakma isteği.
Bizle yaşlanır bazı dizeler
Deniz kadar eski ve hâlâ ilk gibi
Belleğimizi sızdırmaz kimseye
Sanki şiir ölmez deniz ölmedikçe
Denizim ben batık aşklarla dolu
Gök, "Ben denize göçüyorum", dedi.
Bense kımıldamadan yerimden
İçimde akan şiirlerin döküldüğü
Onca deniz yazdım uzağa
Bekledim beni örtecek suların yükselmesini
Dünya eskisi gibi olmadı bir daha
Belki ben öldükten sonra
beni hemen anlamalısın, çünkü ben kitap değilim, çünkü ben öldükten sonra kimse beni okuyamaz, yaşarken anlaşılmaya mecburum, ben Van Gogh'un resmi değilim, öldükten sonra beni muzeye koyamazsınız
Ben öldükten sonra mezar taşıma ‘Vurulduk ey halkım, unutma bizi’ diye yazılmasını istiyorum
-O nasıl istek! İnsan ancak öldürülürse öyle yazılır.
Nasıl bir son olur ki?!..
Beni hemen anlamalısın çünkü ben kitap değilim çünkü ben öldükten sonra kimse beni okuyamaz, yaşarken anlaşılmaya mecburum, ben Van Gogh'un resmi değilim, öldükten sonra beni müzeye koyamazsınız.